Keyifli okumalar 🌸
Yoongi
"Şuan kapatmak zorundayım Sun Ji, işim var. Bana kızma olur mu, en kısa zamanda arayacağım."
"Arama, o'nun yerine yanıma gel." sıkkınca nefes verip karşımda dans eden Maria'ya göz atmıştım.
"Bebeğim bir süre böyle olmak zorunda, her şey senin iyliğin için biliyorsun."
"Biliyorum, ama özlüyorum!" mızmız haline karşın gülümseyerek başımı eğmiştim.
"Bende özlüyorum."
"Peki, kızmıyorum sana. Kızamıyorum ki zaten!"
"Şimdi kapatıyorum."
"Seni seviyorum, güle güle!"
Aramayı sonlandırarak Maria'ya göz atmıştım tekrar, fakat eski yerinde değildi.
Hızla koltuktan kalkarak etrafa bakındım, fakat hiç bir yerde yoktu. İnsanların arasından sıvışarak lavaboların olduğu tarafa ilerledim.
"Bırak be beni!" Maria'nın sesini duyar duymaz hızla sesin geldiği yöne ilerledim.
"Sen kimsin de bana dokunuyorsun, haline bak." tuvaletlerin olduğu kısıma geldiğimde durup şaşkınca Maria ve karşısında ki adama bakmıştım.
"Halimde ne var? Senin istediğin şey heralde, bu?" adam cebinden Ferrarisinin anahtarını çıkartmış ve Maria'nın gözünün önünde sallamıştı.
"O elinde salladığın şeyden bende 2 tane var." diyerek kollarını gögsünde birleştirip bilmiş ifadesiyle karşısında ki adama bakmıştı.
"Bunu da vereyim üç olsun, kendin gelip almaya ne dersin?" adam sırıtarak gevşekçe konuştuğunda yanlarına gitmek için bir adım attım, fakat Maria benden önce davranarak ellerini adamın saçına atıp çekiştirmeye başlamıştı.
"Tam sinirli anıma denk geldin ve beni prenses kız çizgimden kaydırdın. Zaten başımda sinir bir koruma var, birde sizin gibilerle uğraşamam." adam saçını kurtarmak için geri çekilmeye uğraştı, fakat Maria çok sıkı tutuyordu, ayrıca adamın başını aşağı eğmişti.
Yani adamın görüş acısı, sadece Maria'nın ayaklarıydı.
"Benim arabalarımın toplam fiyatını, kaba olacak ama-götünü satsan ödeyemezsin."
"Bırak beni, deli kadın!" Maria deli lafını duyduktan sonra daha fazla asılmıştı adamın saçına.
"Asıl deli sensin! Neyse yoruldum, geri çekileceğim ama eğer üzerime gelmeye kalkışırsan şu parmaklarımı o pis gözlerine sokmaktan çekinmem. Haberin olsun." gülmemek için dudaklarımı bir birine bastırmıştım.
Koca adamın saçını yoluyordu.
Adam saçını kurtarır kurtarmaz kaçmıştı, kaçarkende söylenmeyi ihmal etmemişti tabii. "Manyaksın sen, manyak!"
"Aptal herif, kızlara sarkmadan önce şu yağlı saçlarını yıkasan keşke." ellerine iğrenircesine bakarak lavaboya ilerlemişti.
"Demek ki o videoda ki şeyleri yapmak için buradan kız topluyorlar, pis varlıklar." kaşlarımı çatarak bir süre dediğini anlamaya çalışmıştım, videodan kastettiği porno olabilir miydi acaba?
"Bu aralar acayip sinirlerim tepemde, ölecek falan mıyım acaba? Tanrım.. Nedir çektiğim bu kahır..?" bu çektiğine kahır mı diyordu?
Tanrım, gerçekten şımarık, bencil ve düşüncesiz biriydi. Böyle insanlardan nefret ediyordum. Zorunda olmasam bir dakika bile bu kızın yanında durmazdım.