Sadece Sen

548 37 15
                                    

Gözlerim yavaşça açıldı,uzun süredir uyuyor olmalıydım.Yağmur'da hiç kıpırdamamıştı yerinden, omzumda uyumuş olmam onun hareket etmesini engellemiş olmalıydı. Uyandığımı farkedince ;

- Ha , uyandın sonunda. Amma da uyudun bee ! Dedi yumuşak bir sesle.

Ne kadar çok uyuduğumu  bir kez daha anladım, uyunmıştın ama başım hâlen daha Yağmur'un omuzundaydı,o da rahatsız değildi galiba bundan.Kahverengi saçlarının kokusunu hissediyordum,artık onu görmeden sadece saçlarının kokusununda tanıyabilirdim, elamsı kahverengi gözleri ; bir sonsuzluktu sanki içinde kaybolduğum.

Sanki ben ; kış aylarında sokakta kalmış yavru bir kedi, o ise ; beni sahiplenip koruyan yardımsever biri durumundaydık, her zerrem ona muhtaçtı.Konuşmasakta varlığından güç alıyordum, ben ağlarken yanımda olmuştu benimde onun yanında olduğum gibi...

Onun varlığı benim için muhteşem bir teselliydi ama  aklım tamamen annemdeydi, uyurken bile çıkmamıştı aklımdan aksine rüyamda bile görmüştüm, annemi daha önce çokkez görmüşümdür rüyamda ama ilk defa onu rüyamda görmek bana  acı vermişti, aslında tek istediğim bunların hepsinin  birazdan bitecek bir rüya olmasıydı.Her şey eskiye, hayatımın değişmeye başladığı güne dönebilir miydi ? Hani okul çıkışı nereye gideceğimi bilmeden boş boş yürüdüğüm güne, sahile gitmek yerine eve gidip anneme sarılsam, olur muydu ki ? Belki bunlar bir rüya olmuş olsaydı Yağmur'la hiç tanışmamış, onunla hiç zaman geçirmemiş olacaktım ama anneme olan sevgim onu arka plana atıyordu, fakat onun benim için ne kadar değerli olduğunu da inkar edemezdim.

Nihayetinde şu an burdayım, eskimiş, tek bir penceresi olan küçük bi külübede birkaç gün önce tanıştığım birinin omuzlarına yatmış, ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.Her şey gerçekti yani.

Daha fazla dayanamadım annem hastanedeyken benim burda olmama, hastanenin o büyük mavi duvarlarının hepsinin birden üzerime gelip beni sıkıştıracaklarını bildiğim hâlde gitmeliyim, annemi daha fazla  yalnız bırakamam dedim kendi kendime. Bu fikir aklıma yatmıştı, hızlıca doğrulup ayağa kalktım, Yağmur sadece beni izliyordu bir şey demeden.Külübenim ahşap çürümüş penceresinden dışarı baktım,  yağmur devam ediyordu yağmaya gerçi hırkamı almamıştım, zaten pek umursamıyordum havanın ne kadar soğuk olduğunu.Sadece ;

- Yağmur, benim şimdi  gitmem gerek, sonra anlatırım sana olanları diyip kapıya doğru yöneldim.

Yağmur 'da ;

- Tamam ama hava çok soğuk, bu şekilde dışarı çıkılır mı hiç, bari benim montumu felan al.Dedi.

Dediklerini dinleyip aldırış etmeden kapıyı açıp çıktım dışarı.Soğuğu hissetmiyordum bile, hızlı adımlarla yürüyordum.Yollar sâkindi,herkes bir yere sığınmıştı, rüzgar bana tam ters yönden esip yüzüme vuruyordu, yürümekte zorlanıyordum.Zar zor vardım hastanenin önüne, hemen içeri girmedim ,hastane tâbelasına baktım,  beni buraya girmeye zorlayan tek şey annemin burda yatıyor  olması.Fazla beklemeden içeri girdim,daha içeri adımımı atar atmaz duvarların üstüme gelmeye başladığını hissettim.Hızlıca merdivenlerden yukarı çıkmaya başladım, bir dakika sonra annemin bulunduğu kata vardım.Annemim odasının önünde  üvey babam bir doktorla  konuşuyordu,annemin durumununu çok merak ediyordum.Hemen yanlarına gidip doktorun söylediklerini dinlemeye başladım.

VOTE VE YORUMLARINIZI BEKLIYORUM, GÖRÜŞLERINIZ BENIM IÇIN ÖNEMLI ^^

Son YağmurHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin