Annem

535 39 11
                                    

Beynimden vurulmuştum...Annemi, canımdan çok sevdiğim  annemi hastaneye kaldırmışlardı.Kötü şeyler geliyordu aklıma, onlarla boğuşuyordum içimde.Hayır olamazdı, annemi de kaybedemezdim, dayanamazdım buna. Hemen kaldırıldığı hastaneyi öğrendim , çantamı kapının yanına koyup hızla çıktım binadan.Çevreye bakınıp en hızlı nasıl ulaşırım diye düşünürken bir taksi gördüm,daha fazla zaman kaybetmemek için hemen  taksiyi çevirip bindim.Hastane pek uzak değildi ama  devamli şoförden daha da hızlı gitmemisi istiyordum.Aklımda belli belirsiz onlarca senaryo oluşmuştu, çoğunun gercekleşme ihtimali bile beni ūrkütüyordu.Çok geçmeden vardık hastaneye,  elimi cebime attım,tam parayı verip taksiden inecektim ki  tüm paramın çantamın  cebinde kaldığını anladım, taksici de bunu anlamış olacak ki  bir şey yokmuş gibi ;

-Hadi in dedi.

Hızla taksinin kapısını açıp  indim taksiden,hastaneye yaklaştığım her adımımda  daha da artıyordu içimdeki korku. Hastaneye girince resapsiyondan  annemin kaldığını oda ve kat numarasını öğrendim.Bir an önce annemi görmek istiyordum, asansörü beklemek yerine ;  koşar adımlarla merdivenlerden çıkmaya başladım. 5. kata çıktığımda, üvey babamı , mavi  küçük bir sandalyede oturur hâlde görünce , hızla yanına gidip ;

- Annem nerde ? Nesi var ? Neden burda ?

diye sorulara boğdum onu. O da ;

-Ben mutfaktayken annenin başı dönmüş, düşerken de başını sehpanın kenarına vurmuş.Ben onu başı kanlar içinde görünce direk ambulansı aradım, seni de defalarca aradım ama açmadın.Hastaneye gelince direk yoğun bakıma aldılar, daha da kötüsü beyin tomografisinde beyninde küçük bir tümör olduğu ortaya  çıktı, başının dönmesinin  nedeni buymuş.Dedi.

Bu duyduklarım çok daha ağırdı, bir an da üstüme tonlarca yük  binmişti sanki...Gözüm kararıyordu, inanmak istemiyordum tüm bu olanlara.Ayaklarım vücudumun ağırlığını kaldıramıyordu artık, önce sendeledim, tam düşecekken üvey babam kollarımdan tutup sandalyeye oturttu.Annem, bu hayattaki en sevdiğim kişi, içeride yaşam mücadelesi verirken  hiçbir şey yapamamak, bu çaresizlik beni öldürecekti.Tüm duvarlar üzerime üzerime geliyordu,hemşirelerin konuşmaları beynimi tırmalıyordu.Bunun az sonra bitecek olan bir rüya olmasını istiyordum.Olmuyordu uyanamıyordum bu kâbustan.

Annemin  ordan çıkamama ihtimali,onu bir daha görememek,  sesini duyamak,  bir daha ona sarılamamak ; bu ihtimaller beni deli ediyordu,hiçbirine dayanamazdım.Aklıma her geldiğinde kafamdan aşağı kaynar sular dökülüyordu.

Kendimi biraz toparladıktan sonra ayağı kalkıp camdan içeri baktım, canım annem sessizce yüzükoyun uyuyordu sadece.Ya uyunamazsa ? Ne yapardım ben ?

Her zaman en kötü anlarımda, yardıma muhtaç olduğumda ; annem yanımda olur, bana destek çıkardı.Bugüne kadar tüm zorlukları onun desteğiyle atlatmıştım ama o şimdi camın diğre tarafında.Şimdi kim bana destek çıkacaktı ? Alışmıştım annemin beni kollamasına ama şimdi yaslanacak başka bir omuza ihtiyacım vardı.

Boğulacak gibiydim bu hastanede, her şey üstüme geliyordu sanki...Üvey babam da benden farklı sayılmazdı, sandalyeye oturmuş, düşüncelere dalmıştı, hep onun  annemi sevmediğimi düşünürdüm ama annemi gerçekten çok sevdiğini anlamıştım onu böyle görünce.Annemi bu hâlde bırakıp bir yere gitmek istemiyordum ama üstüme üstüme gelen duvarlar beni hastaneden uzaklaştırmaya çalışıyordu.Daha fazla dayanamayıp çıktım dışarı, üvey babam dışarı çıktığımı farketmedi bile.Sadece hastaneden uzaklaşmaktı amacım, hızlı adımlarla yürüyordum nereye gittiğimi bilmeden.Īki-üç saat  yürüdükten sonra kendimi "Islak Kulübe" adını verdiğim Yağmur'la beraber iki gûn kaldığım kulübeninin önünde buldum.Kapıyı açıp içeri girdim, kimse yoktu içerde, Kapıyı kapatıp oturdum yere. Çok güçsüz düşmüştüm,bir anda tüm gardım düşmüştü.Sessizce  ağlarken ellerimle de göz yaşlarımı siliyordum fayda etmeyeceğini bilerek. Çok geçmeden kapı açıldı yavaşça, Yağmur'du kapıyı açan.Aynı sahneyi iki gün önce de yaşamıştık ama bu sefer yerlerimiz farklıydı...

Son YağmurHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin