35

10 1 0
                                    

Ama canım acır diye korkmadım bu sefer, bastım kırıkların üzerine korkmadım hiç...

Hazandan

Amcam çıkınca bende hazırlanmış Dorukla beraber onlara geçmiştim. Akşam yemek yedikten sonra Doruk'un odasında oturuyorduk. Kapı tıklatılınca Doruk;

"Gel" diye seslendi.

Gelen Doruk'un kardeşi İpekti.

"Gelebilir miyim abi?"

"Gelme desem gelmeyecek misin?"

"Hayır, sadece sormak için sordum sen ne dersen de yine de gelecektim."

"Al işte abisinin kardeşi" dedim gülerken.

İpek gelip yanıma oturdu.

"Hazan abla nasılsın?"

"İyiyim canım sen nasılsın?"

"İyiyim bende dedikodu yapmak için geldim."

"Bak sen ne dedikodusu bu?"

"Bir kız var Hüseyin amcayla aynı soyadı taşıyor tanıyor musun?"

"Kim o?"

"Bekle bir saniye?"

Elindeki telefonla İnstagram'a girdi. Hesabı bulunca ekranı bana çevirdi?

"Kim bu biliyor musun?"

Karşımdaki Masalın sosyal medya hesabıydı. Telefonu elinden alıp inceledim ben takip etmiyordum onu. Ama her şekilde karşıma çıkıyordu keşfetimde görmemek için onu engellemiştim ama bir şekilde yine görüyordum onu.

"Masal bu Hüseyin amcamın yeğeni, ablasının kızı yani."

"Peki, neden babasının soyadı yerine amcanın soyadını kullanıyor?"

"Her kapıyı açacak olan soy isim amcamınki de ondan."

Doruk Masalın adını duyunca Doruk yanımıza gelmiş ekranı izliyordu. Telefonu İpek'in elinden aldım ve fotoğrafları incelemeye başladım. Son dört fotoğraf bu akşama aitti Aile yemeğiydi kendi ailemde dâhil herkes oradaydı, ben hariç. Masal ve Deniz her fotoğrafta dip dibeydi, beraber Denize bile gitmişlerdi hem de bugün. Doruk sorun yok dercesine gülümsedi bana.

"Siz ikiniz iyi misiniz?"

"İyiyiz."

Dorukta benimle aynı anda aynı cevabı vermişti.

"Bana yalan söylemeyin. Abi seni anneme söylerim yalan söylüyorsunuz diye."

Doruk'a anlatabileceğini belirten işaretlerle anlaştım. O kafasını sallayıp olayları baştan sona İpek'e anlattı.

"Hazan abla sen iste ben Masalı bu ülkeden kaçırırım."

Gülümsedim ona.

"Masal ülkeden kaçsa neye yarar, Denizin kalbi onda olduktan sonra?"

"Denizin onu sevdiğinden nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz?"

"Bir tek eline megafon alıp dünyaya duyurmadığı kaldı İpek."

"Bence duygularınızı açıklayın" dedi İpek kararlı bir ifadeyle.

"Hiç gerek yok kardeşim hadi çık odadan" dedi Doruk net bir ses tonuyla.

"Çocuk değilim ben bir kere sözümü dinleyin."

"İpek, hadi abim çık odadan."

"Aman ne halin varsa gör, sen üstüne alınma Hazan abla. Çocuk gibi duygularınızı saklamaya devam edin ben bile on dokuz yaşında olmama rağmen duygularımı gizlememem gerektiğini biliyorum."

Sessiz  Merhamet (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin