~FİNAL~

139 7 12
                                    

Moonbyul'dan
-----------------------------

Taksiye bindim ve içki alabileceğim bir yere sürmesini istedim şoför den.
Marketin önünde durdu bende beklemesini ve hemen döneceğimi söyleyerek indim taksiden. Solar ve annem durmadan aradığı için telefonumu kapatmıştım. Marketten içeri girdim ve elime bir sepet alıp direk içkilerin bulunduğu reyona ilerledim. Sepeti bira ile doldurduktan sonra kasada ödemeyi yapıp taksiye doğru ilerledim. Kapıyı açıp bindim. Sahile sürmesini istedim.

Sahile geldikten sonra parasını ödeyip indim taksiden. Gece olduğu için pek kimse yoktu sahile indim ayakkabılarımı çıkarıp elime aldım bir elimde içi bira dolu poşet diğer elimde ayakkabılarım sahilde kumların üzerinde yürüdüm. Biraz yürüdükten sonra oturdum kumsala ve denizin huzur veren sesini dinledim. Poşetten bir bira çıkarıp açtım. Aslında bu benim ilk içişimdi ama hiç umursamadan dikledim şişeyi kafama. Acı sıvının boğazımı yakarak mideme inmesine izin verdim. Bir dikişte yarısını bitirmiştim. Bu güzel manzarayla güzel gidiyodu. Gerçi ışık yoktu sadece ay ışığının aydınlattığı deniz vardı ve mükemmel di.

3. Şişeyi de bitirmiştim. Geriye 5 şişe kalmıştı kafam iyice güzelleşmişti. İç çekip bir şişe daha açtım zorla çünkü başım dönüyordu.
4.şişeyi de içerken gözümün önünden hayatım geçiyordu. Küçüklüğümden bu yana olanlar teker teker aklıma geliyordu. Neredeyse hiç mutlu olduğum yada eğlendiğim anım yoktu. Sadece onunla olanların bağzıları vardı o kadar zaten onlarında hepsi mutlu değildi.

Gözlerimden yaşlar dökülmeye başladı deli gibi ağlıyordum şuan canım çok acıyordu. Kalbim sanki parçalanıyor gibiydi bu acı tarif edilemez. Elimdeki şişe de bitince sinirle şişeyi kayalıklara fırlatıp kırdım sonra bir cam parçası alıp bileğime tuttum. Bütün acılara son vermek istiyordum. Acılarımın son bulmasını istiyordum. Sonra ona veda etmeden gitmek istemedim. Cam parçasını yere fırlatıp geriye doğru uzandım gökyüzüne bakarak göz yaşlarımı sildim. Gözlerimi kapattım ve hayallere dalarak uyuya kaldım.

Uyandığımda başımda çok güzel bir kız vardı ve bana iyi olup olmadığımı soruyordu. Ona cevap veremeyecek kadar çok ağrıyordu başım.
Elimi başıma koyup "Başım" dedim isyan eder bir biçimde. Oda bana "Dün gece bâyâ çok içmişsin tabi ağrır " dedi. Daha ilk defa gördüğü birine karşı bu kadar özgüvenli olması şaşırt mıştı yada bilmiyorum sadece bana öyle geliyordu. Gülümsedim ve "inan bu gerekliydi" dedim. Bir şişe su ve ilaç uzattı aldım ve içtim şuan sorgulayacak havamda değildim çünkü. Yavaşça kalktım oturduğum yerden ve belimi esnettim. Kayalıklarda uyumak ağrıtmıştı belimi. Belimi esnettikten sonra etrafa baktım bundan sonra ne yapmam gerektiğini yada nereye gitmem gerektiğini bilmiyordum. O esnada yanımdaki kız elini bana uzatarak "Ben Soojin" dedi. Elini tutarak "Moonbyul" dedim ve elimi geri çektim. Hastaneden çıktığımdan beri insanlarla temas etmemde sıkıntı olmuyordu. Hastalığım falan tetiklenmiyordu sanırım sonunda kurtulmuştum.

"Gidecek yerin yoksa bir yer bulana kadar bizde kalabilirsin" dedi gülerek Soojin. Bizde demesi garipti çünkü o ve benden başka kimse yoktu yanımızda heralde ev arkadaşı var yada ailesiyle kalıyor diye düşündüm. Anlamış olucak ki "Kız arkadaşımla birlikte kalıyoruz tabii senin için sorun olmazsa" dedi tereddüt le sanırım homofobik olmamdan çekiniyordu. "İki insanın birbirini sevmesi neden sorun olsun ki" dedim bir yandan da omuz silkerek rahatlamış gibi nefes verdi ve omuzlarını aşağıya indirdi.

S ; "Evim yakın zaten hemen ilerde bende zaten sabah koşusuna çıkmıştım"

M ; "Sevgilinin benim geliceğimden haberi yok sıkıntı olmasın."

S ; "Shuhua için sorun olmaz o çok iyidir. Yardıma ihtiyacı olan birini geri çevirmez. Yani sakın çekinme "

M ; "Teşekkür ederim. Sen olmasaydın gün boyu orada oturup nereye gidebileceğimi düşünürdüm."

 MOONSUN(문선)💖문별이💖김용선💖 💖  JENLİSA 💖Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin