ー future ♡ hyunho

twenty five

20.03.2019  09.46

"ben ölünce," hyunjin derin bir nefes vererek böldü minho'yu. bu konu onu boğuyordu.

"nereden biliyorsun? belki de ölmeyeceksin. ben de senin doğum gününde gördüğüm rüyada öleceğimi sanmıştım. ama bak, hâlâ yaşıyorum. bırakmadım seni. sen de beni bırakmayacaksın bu yüzden. bırakamazsın. izin vermem, veremem. minho olmaz ya, ölemezsin. henüz çok erken. daha beraber yaşlanmalıyız bu evde. daha çok öpmeliyim seni, daha çok sarılmalıyım sana. olmaz yani, veremem izin. bu kadar erken olmamalı."

kafasını iki yana salladı. "doğum günümü bu saçmalıklarla mahvetmek istediğimden emin değilim minho. sonra konuşmalıyız bu yüzden. belki de hiç."

"hyunjin," dedi gözleri çoktan dolan minho. o da en az hyunjin kadar ölmesini istemiyordu kendisinin. çünkü ölürse hyunjin üzülecekti. "bugün senin doğum günün." madem gorüyorlardı geleceklerini, neden değiştirme şansı verilmemişti ki ellerine? neden onları bulmuştu ya da?

durdu hyunjin.

"bugün senin doğum günün."

"hayır... şaka yapıyorsun değil mi?"

sustu minho.

"eğer bugünse, bu ölmeyeceğin anlamına gelmeli. öyle olmalı?"

"üzgünüm... hyunjin çok üzgünüm."

"bir daha doğum günümü kutlayamayacağımı biliyorsun değil mi? senin öldüğün günü kutlayamam. doğum günüm diye bir şey olmaz sen ölürsen. ben de ölürüm."

"sakın," dizlerinin üzerinde yükseldi ve hyunjin'in ellerinden tuttu. "sakın hyunjin. bunu istemiyorum. tamam mı? benim yüzümden hayatını mahvedemezsin."

"o zaman ölme."

"benim ölmek istediğimi mi sanıyorsun? ben de seninle bu evde yaşlanmak istiyorum. ben de seni daha çok öpmek, daha çok sarılmak istiyorum." hyunjin'in ellerinde olan ellerini birbirine kenetledi. "elinden tutup hiç bırakmamak istiyorum. uzun yıllar boyunca sadece seni sevmek istiyorum. sadece senin olmak ve sadece benim olmanı da. ama ölmek istemiyorum."

"pekâlâ o hâlde," gözlerini minho'nunkilere indirdi. "geleceği değiştirmeyi deneyeceğiz."

minho kaşlarını çattı. bunu yapamayacaklarını ikisi de iyi biliyorlardı. "nasıl?"

"o gün dışarı beraber çıkmıştık. bugün olası bir kazayı önlemek için sadece ben çıkacağım. vakit geçirebileceğimiz bir şeyler alacağım ve geri döneceğim. böylece sana hiçbir şey olmamış olacak."

kafasını salladı minho, iki yana sallamak istese de; aşağı yukarı.

ve ellerini ayırdı hyunjin.

"hemen geleceğim."

evden çıktığında hyunjin, ayaklandı minho ve saklanacak bir yer aradı.

15 dakika kadar yürüdükten sonra duyduğu ses yüzünden duraksadı hyunjin.

ölüm nedeninin trafik kazası olacağından nasıl bu kadar emin olabildin hyunjin?

nefesinin kesildiğini hissetti.

arkasını döndü, eve doğru koşabildiği kadar hızlı koşmaya başladı.