BÖLÜM 4

351 30 65
                                    

Selâmünaleykûm ♡

Tardela ile ortak yazdığımız
hikayemize hoşgeldiniz 🖤

Bu bölümü,her bölüm de içten yorumlarıyla kitabımıza neşe getiren kardeşimiz HemhalHerdem'e hediye ediyoruz. Umarız beğenirsin 💛💙

Keyifli okumalar :)

Mehmet'ten

"Oğlum nasıl geçti günün?" Canım annemin sorusuyla gülümseyip ellerimle yüzünü avuçlayarak konuştum.
"Güzel geçti annem. Çok şükür..." deyip yanaklarından öptüm. Memnun bir şekilde gülümseyerek karşılık vermişti güzel annem. Sonra annemden ayrılıp ocaktaki yemeklere göz attım. Mis gibi yemek kokuyordu. Ocaktaki tencerelerin kapaklarını teker teker açıp kapatıyor, bir yandanda gördüklerime memnun kaldığımı gösteren sesler çıkartarak annemin gülüşlerini duyuyordum. Ya bu kadın işini biliyor... Maharetli annem benim... Anneme doğru döndüğümde masaya tabakları dizdiğini gördüm. Masaya göz atarak eksik bir şeyler bulmaya çalışıyordum. Çatal, kaşıklar yerinde yoktu. Gülümseyip çekmeceden çatal, kaşıkları aldım ve yerleştirmeye başladım.
"Oğlum ne yapıyorsun sen?" Annemin biraz yüksek çıkan sesine şaşırıp ona doğru döndüm.
"Oğlum o kadar işten geldin. Bırak ben yaparım. Birde iş tutuyorsun. Ah gelinim olsaydı da senin yardım etmeni görmek yerine onu görseydim..." Annemi gülümseyerek dinlerken konuşmasının sonunda yine evliliğe bağlamasına şaşırıp kaşlarım havalanmıştı. Meselenin uzamasını istemeyerek sandalyeyi çekip oturdum. Annemde iç çeke çeke tabaklara yemekleri koyuyordu. Ne yapayım annem... Bu işler ha deyince olmaz ki...
.
.
.

"Baba dükkana eleman bulabildin mi?" Sıkıntılı bir şekilde nefes verip konuştu.
"Yok oğlum. Gelen yok ki. Ben tek başıma da yaparım ama benim amacım hem işimin hafiflemesi hem de bir işsize iş vermek. Hayırlısıyla nasibine geleni bekliyorum..." Babamın cevabına gülümseyip başımı salladım. Umarım bulunur da hem babam rahat eder hem işi alan... Hayırlısı olsun...
.
.
.

Duamı ettikten sonra seccademi katlayıp komodinin üstünde koydum. Yarın yine okula gidecektim. Ufacık kalplerinin içinde güzelliklerin dolu olduğu çocuklarımın yanlarında olmak bana huzur veriyordu. Hep bir heyecanla giderim okula. Mesleğim benim için bir şükür sebebi. Allahım sana şükürler olsun... Besmele çekip yatağımın içine girdim. Bugünde bitmişti. Sağıma dönüp gece lambasını kapattıktan sonra gözlerimi kapattım. Rabbim hayırlı uykular nasip eyle...

Sık sık ağaçların arasında gece vakti olduğunu düşündüğüm bir yerdeydim. Ortalık karanlıktı. Ay ışığı ortamı az da olsa aydınlatıyordu. İçime istemsiz bir korku salındı. Üstelik ortamda soğuk üfürüyordu. Ortamın soğukluğuyla ellerim kollarıma gitmişti. Sonra ısınma çabam fayda vermeyince iki elimi üst üste koyup nefesimle ısıtmaya çalıştım. Isıtmaya çalıştıkça soğuk varlığını daha çok hissettiriyordu. Bu çabamdan da vazgeçip yürümeye başladım. Nereye gittiğimi bilmeden...
"Yardım edin!.." Duyduğum bir kız sesiyle yerimde sabitlendim. Tüylerim diken diken olmuştu. Sonra hızla etrafıma bakınmaya başladım. Kimse gözükmüyordu.
"Yardım et bana!.." Giderek daha fazla telaşlanıyordum. Yerimde turlayıp duruyordum. Ama yoktu. Sonra yine bir ses...
"Ben sana yakınım. Neden gelmiyorsun. Yardım et bana!.."

Yatağımda sıçramıştım. O nasıl bir rüyaydı... Yatağımda doğruluğumda terlediğimi fark ettim. Hızla yüzümü ellerimle avuçlayıp terimi sildim. Yardım... Rabbim sen hayırlı eyle...


HümaNur Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin