Selamünaleyküm ♡
Bir günde iki bölüm 😍
hepinize keyifli okumalar 🖤İki saniye önce evlilik teklifi mi aldım ben,yoksa stresin,koşmanın etkisinden yanlış mı duydum. Biri beni cimcikleyebilir mi ? Bu adam delirmiş olmalı sanırım,adamlardan felan korkunca ne diyeceğini bilemedi herhalde.. kendi düşüncelerime ara verip gerçek hayata dönmem lazımdı. Kafamı çevirip yeşil gözlü adama dönüp gülerek " Şaka'nın hiç sırası değil." Dedim. Yeşil gözlü adama baktığımda çok ciddi bir şekilde bakıyordu hiç şaka yapar gibi halide yoktu. " Şaka yapmıyorsun,ciddi ciddi evlenelim diyorsun." Kaşlarımı kaldırmış olanları idrak etmeye çalışıyordum.
" Bu adamlardan seni korumam lazım."
Ne diyordu bu adam böyle evlenmeden de beni koruyabildi. Kaldı ki korumayada ihtiyacım yok.
" Beni korumak için evlilik gerekmiyor. Kaldı ki yardıma ihtiyacım yok,ismini bile bilmiyorum birde evlenmek diyorsun."Yeşil gözlerini devirip,eliyle anlını oyalayıp,derin bir nefes alarak konuşmaya başladı.
"Bak... Annem benim evlenmemi çok istiyor. Ben de kendime uygun birini bulamadığımdan annemin isteğini yerine getiremedim. Senin bu durumunu düşününce... Bizim böyle yan yana olmamız doğru değil. Eğer evli olursak öyle rahat davanabiliriz. Böylelikle hem senin durumunu çözmüş oluruz hem de benim. Yani bu durumda kendini sana bağlıymışım gibi düşünmeni istemiyorum. Dediğin gibi anca beraber kanca beraber."Konuşması bittiğinde ne diyeceğimi bilemez bir halde bir o tarafa,bir bu tarafa gidip geliyordum. Neyin içine düştüm ben böyle bir tarafta babamın yüzünden benimle uğraşan mafya kılıklı adamları,bir tarafta hiç tanımadığım bir adamdan aldığım evlilik teklifi.. Hiç kabul etmek istemesemde belkide bu adamla peşimi bırakırdı. Ama benim,ailem onun ailesi.. Ben beynimin içindeki tartışmaya yeşil gözlü adamın sesiyle son verip ona baktım.
"Beyninde ölçtün,biçtin neye karar verdin." Dedi.
Bu adam ciddi ciddi evlenmek istiyordu benimle.Benimle... Şuan bu durumda olmasam kahkaha atardım ama ortam müsait değil. Yeşil gözlü adama baktığımda ciddiyetle karşı tarafa bakıyordu. Ee vallahi ciddi bu adam. Ya ben rüya mı görüyorum ki...
"Bakın sizd-..."
"Evet..." Biraz yüksek çıkan sesimle yanaklarım yanmaya başlamıştı. Ben ne yaptım ya. Ürkek bakışlarla ona baktığımda yüzünde gülümseme yakaladım. Gülümseme mi?.. İstemsiz(!) bende gülümsedim. İstemsiz... Komik olma Hüma...
"O zaman ilk önce ailelerimize haber vermemiz gerek..." Söylediğiyle unuttuğum bir şeyi hatırlayarak atladım.
"Biz ailemize ne diyeceğiz?" Alnını ovalayıp ciddi bir yüz ifadesiyle konuştu.
"Birbirimizi gördük, beğendik deriz... Ancak öyle sorgulamazlar..." Kasılarak söylemişti ve ben söyledikleriyle kalbimin hızlı atışlarına engel olamamıştım. Ay bu adam ne diyor...
"Bizi birbirimizi seven iki insan olarak bilmiş olacaklar..." Sanki devam edecekmiş gibi susumuştu. Anlayamadım. Yalandan hoşlanmam. Ee bu da benim için yalan olmayacak gib-... B-ben...
"T-tamam...""Kızım bu beyefendi kim?.." Annemin bize olana bakışlarıyla daha çok gerilmiştim. Bu ne zor şeymiş böyle.
"Anne... Tanıştırayım... Mehmet. Yani anne biz evlenmeye karar verdik. Bunun içi-..."
"N-ne!.. Hüma aklını mi kaçırdın sen!.. Ne evlenmesi... Hem ne kadar tanıyorsun ki bu adamı..." Annemin tepkisine ne kadar hak versem de ona karşı düşüncesi tuhaf bir şekilde sinirimi bozmuştu.
"Mehmet. Adı Mehmet anne..." Sinirime hakim olamayıp konuşmuştum. Annemde kaşlarını havalandırıp bana bakmıştı. Hayır anne...
"Biz babanla o kadar sana demedik mi Kenan ile evlen diye. Ama sen yaşını bahane ettin anlaşılan. Hem nedir bu telaşın..." Şuan kıpkırmızı olmuştum. Ya elin oğlunu ne diye açıyorsun şuraya. Kenanmış. Ben Mehmet diyorum o Kenan diyor. Of Anne of... Mehmete doğru baktığımda kaşlarını çattığını gördüm. Niye ki... Neyse... Sinirlerimin bozulmasıyla birlikte anneme doğru konuşmaya başladım.
"Anne... Biz birbirimizi seviyoruz..." Hızla yan tarafima dönmüştüm. Ve oda bana bakıyordu. Ahh aynı anda mı döndük. Aynı anda söylemiştik bir de. 'Biz birbirimizi seviyoruz' dedik hem de... Şimdi düşüp bayılabilirdim. Annemin kahkahasıyla bakışlarımı ondan çekip anneme baktım. Sahi babam niye konuşmuyor...
"Biricik kızım büyümüş de gönlünü birine mi kaptırmış..." Şuan bir tarafım inanmalarına zil takıp oynamak isterken diğer tarafım yerin dibine girmek için yer arıyordu. Ama yapma böyle anne yaa...
"Biz bir şey diyemeyiz kızım. Senin kararın. Ee kendini tanıtı bakayım..." Babamın konuşmasıyla belli etmeden nefes vermeye çalışmıştım. Yırttım galiba...Mehmet'ten
Hüma'nın ailesine haber verdikten sonra sıra benim aileme geçmişti. Öyle böyle halledilmişti. Şimdi sıra anneme, babama söylemekte. Kesin annem mutluluktan havalara uçacak.
"Kusura bakma. Annemin tepkisi falan..." Mahcup gelen sesine gülümsemiştim. Bu kız farklıydı. Yani... Öyle işte.
"Önemli değil. Sonuçta böyle bir şey beklemiyorlardı...
"Bu arada Kenan ile aramda hiçbir şey geçmedi. Annemle babamın düşüncelerinde kaldı sadece..." Şaşkınlıkla ona bakmıştım. Nasıl bu kadar düşünceli olabiliyordu...
"Yani sonuçta olursa evleneceğiz. Her ne kadar öyle düşünmesen de sonuçta evlilik... Yanlış anlaşılma istemem..." Bu kız beni daha ne kadar şaşırtacaktı acaba. B-ben... Neyse...
"Anlıyorum. Teşekkür ederim. Benimde öyle bir şeyim yok... Yani ilk sen olacaksın..."
"Biliyorum..." Hemen atılmasıyla istemsiz kaşlarım çatılmıştı.
"Y-yani sadece tahmin..." Başımı başka tarafa çevirip yürümeye devam ettim. Yüzüm kasılıyordu. Ben gülümsüyor muydum?..Hüma'dan
"Oğlum bu güzel kızımız kim?.." Tatlı teyzenin konuşmasıyla adeta içim erimişti. Şimdi o benim annem mi olacaktı. Annem...
"Annem... Adı Hüma..." Hemen atıldım.
"HümaNur..." Dikkat çekmemek adına gülümsemiştim.
"Oyy bir de nuru mu var. Canım kızım. Ayy Mehmet'im ben bu kızımızı çok sevdim. Yoksa..." Mehmet'in gülümseyerek başını sallamasıyla bir şeye çarpmıştım. Ya da o bana... Çarpmak... Ayy bu tatlı teyzem yani annem bana sarılıyordu. Ya ben ne mutlu oldum bir bilsen... Benden ayrıldığında kaşlarını çatıp Mehmet'e bakarak konuşmaya başlamıştı.
"Oğlum gelinimi benden saklamanı hiç hoş bilmedim bilesin. Kaç zamandır sana derim, ses etmezsin. Kırıldım bilesin..." Dediklerine üzülmüş, hemen ayrılmıştım.
"Zaten çok çok önceden belli olan bir şey değildi..." İstemsiz bakışlarım Mehmet'i bulmuştu. Sıkıntılı hâlde annesine bakıyordu. Ah ben yanlış bir şey mi yaptım...
"Mehmet'im birisiyle evlenmek istemişse eminim ki sevmiştir. Hem de gönülden..." Gözlerimi kocaman açmış, ona bakmaya utanmıştım. Ve şuanki durumuma. Olabilir miydi... Saçmalama Hüma!.. Hayallere dalma hemen!..
"Yavrularım benim... Oğlum baban daha gelmedi. Babam gelince ona söyleriz. Bugün geç gelecekti. Kızımı bekletmeyelim. Ama onunla tanışmadan bırakmam bilesin..." Gülümseyerek bakmıştım. Ne güzeldi. Gerçekten güzel şeyler olacaktı. Hissediyorum. Hissediyorum ki hayatıma girecek olan yeşil gözlü adam ile mutlu olacağım anlarım olacaktı..."Kızım yeni taşındığınızı söylemiştin de mi?" Başımı sallayıp onayladım teyzeyi. Yeşil gözlü teyze... Bana neden tanıdık geliyordu ama... Daha yakın baktığımda şimdi fark etmiştim. B-bu yoksa...
"Kızım ben seni bir yerlerde görmüş olabilir miyim?.."
"Geçen akşam yanınıza gelmiştim. Bende şimdi hatırladım..." O an yeşil gözlüme yani yeşil gözlüye... Ne çabuk sahiplendim ben... Baktım... Kaşlarını çatmış, bize bakıyordu. Bence de çat... Ardından hırsız olayı... Bu konuyu hemen kapatmam lazım....
"Yine görmüş olduk birbirimizi teyzeciğim..." Hemen atılmasıyla afallamıştım.
"Teyze değil yavrum... Allah'ın izniyle annen olacağım ben..." En içten gülümsememle gülümsemiştim. Gerçekten anne..."Her şey için teşekkür ederim..."
"Ben teşekkür ederim. Allah'a emanet..." Gülümseyerek ona bakmıştım. Gözlerini kaçırıp bana bakıyordu. Gülümseyerek cevap verdim. Ve onun gülümsemesine şahit olmuştum.
"Görüşürüz. Allah'a emanet..."Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın ❤
Allah'a emanet olun,görüşmek üzer'e 🌹

ŞİMDİ OKUDUĞUN
HümaNur
EspiritualHümaNur ; Karanlık... Acılarımızı siliyor, aydınlık ise umutlarımızı yeşertiyor. Her gün, gün geceye, gece de güne dönünce biz de yenileniyoruz. Zaman denen yakı herkesi iyileştiriyor. Yeter ki umut etmesini bilelim. ( Sinan Akyüz) Mehmet ; Dünya...