rare // liskook

e l e v e n

Bölümde 18+ var rahatsız olan okumasın

Dermişim

Testi kutudan aldım ve hızlı adımlarla lavabodan ayrıldım. Mutfağa gidip Jungkook'u bulamayınca odasında olabileceği düşüncesiyle hemen üst kata çıktım.

Kapıyı çalmadan içeri girince tişörtünü çıkarıyordu. Bu durumdan utanmam gerekirken daha da sinirlendim. Elimdekini yatağa attım ve yüzüne öfkeyle baktım.

"Bu ne?" Sinirle sorduğum soru karşısında kaşlarını çatarak teste baktı.

"Hamilelik testi mi? Hemde pozitif? Kiminki bu ve nerede buldun?"

Sabır diler gibi gözlerimi kapattım. "Bilmem, sana sormak lazım. Ne de olsa evinde hamilelik testi bulunan sensin!"

"Ne bağırıyorsun kızım? Bu eve senden başka giren kadın mı var?"

"Yeri var mesela?"

Bir süre düşündükten sonra kafasını salladı. "Bak Yeri olabilir."

"Birde olabilir diyor ya!"

Bir süre oturup sinirimin geçmesini bekledim. Jungkook ile sevgili bile değildik. Ona neyin hesabını soruyordum ki? Üstelik Yeri ona aşıktı. Benimkiyse ufak bir hoşlantıydı.

Ona hesap soramamak daha da acıttı canımı. Onun hayatında hesap sorabilecek bir konumda değildim. Kız arkadaşı, sevgilisi de değildim.

"Ha sen Yeri'nin bebeğinin benden olduğunu düşünüyorsun? Ondan bu sinir?" Diyip kahkaha atmaya başladı. Gözlerim bir süre gülüşünde takılı kalsa bile kendime geldim. Resmen benimle dalga geçiyordu.

"Gülmesene." Hâlâ gülmeye devam ediyordu ve kahkahası bir hastalık gibi bana da bulaşıp gülmeme sebep olmuştu. "Gülme!" Bunu gülerek söylediğim için tabii ki ciddiye almadı.

Yatağın üstünde duran yastığı alıp ona attığımda havada yakaladı ve beni kolumdan çekerek sırt üstü yatağa düşmemi sağladı. Kendisi de üzerime doğru eğilirken kalbimin yine hızlandığını hissettim. Kalkmaya çalıştığımda kollarımı kafamın üstünde elleriyle sabitledi.

"Sen beni çok fena kıskanmışsın." Muzip sesiyle söylediği şey aslında doğruydu.

"Hayır, aptal! Sadece eğer sevdiğin bir kadın varsa-" Cümlemi tamamlamama izin vermeyen şey dudakları olmuştu. Üst dudağım dudaklarının arasında kaybolurken ona karşılık vermiyordum. Oysa bunu umursamadan beni öpmeye devam ediyordu. En sonunda dayanamayıp pes ettiğimde ona karşılık verdim. Dudaklarını acemice öpmemle hırıltılı ses çıkardı ve üzerimden kalkıp belini yatağın başlığına dayadı. Kucağına oturmamla beni kendine bastırdı ve bu sefer daha istekli bir şekilde beni öptü.

Nefes nefese ondan ayrıldığımda gözlerimi kapattım. Onun yanında kendimi huzurlu hissediyordum. Şöyle ki beni öptüğünde soracağım hesabı kenara bırakacak kadar.

"O test gerçekten kime ait bilmiyorum ama benimle ilgili değil. Buna emin olabilirsin."

"Peki ya ikinizin hatırlamadığı bir gece hiç olamaz mı?"

"Ben sarhoş olmam, Lalisa."

Kafamı olumlu şekilde sallayıp kucağından kalktım. Az önce yaşadığımız anların ardından geceyi burada nasıl geçirecektim bilmiyordum. Ben bu gece Jungkook'a karşı sınırlarımı kaldıracağım derken onunla öpüşmüştüm!

Kendimi odanın dışına atmamla evin kapısı aynı anda çalmıştı. Tedirgin olurken Jungkook rahatca yanımdan geçip merdivenleri indi. Bende onu takip ettim. Kapıyı açınca karşımda gördüğüm yüzlerle gülümsedim. Onlar da beni görünce gülümsemişlerdi.