13.Bölüm

108 17 2
                                        

Bölüm Parçası Multimedia'da

İYİ OKUMALAR...

Yardım Çağrısı

Yaralı bir ceylan gibi sendeleyerek yemyeşil ağaçlar ve çimenlerin arasında ormanın çıkışına doğru yürümeye başladığımda gül'ün uzaktaki bir taşın üstünde ağladığını gördüm. Yavaşca yaklaşmaya başladığımda gözlüksüz göre bildiğim maximum görüş alanımda görtüğüm tek kişi güldü diğerlerinin olmaması beni birazda olsa endişelendirmiştiki gül'e yakın bir mesafede vücuduma saplanan ani bir acıyla yere düştüm.

Başımı kaldırdığımda kalkmam için yardın eden gül şaşkın şaşkın bana bakıyorduki zorda olsa oturduğumda "Diğerleri gelmedimi hala"diye sorduğumda başını iki yana sallamıştı oturduğum yumuşak çimenlerden zorda olsa ayağa kalkıp yanımdaki ağaç gövdesine yaslandım gül hala ağlayarak bana bakmaya devam ettiğinde iki adım adıp durduğumda "Eda ve mutlu'yu ben bulurum sen Leo'yu bul ve buraya getir" arkamı dönmeden konuştuğumda arkamdan kısık seslede olsa bir 'tamam'duyduğumda yavaşça yürümeye devam ettim.

Birsüre sonra ağaçların arasında iki kızın hiçbir tepki vermeden uzandığını dördüğümda tekrar durduğum yerden onlara doğru sendeleyerek yürümeye devam ettiğimde artık ikisinide daha et görüyordum. 'Bizim kıvırcığa neler olmuş böyle' die düşünürken gözlerini yavaşça araladığında öksürmeye başladı öksürüklerin yerini hıçkırıklar ve gözyaşı aldığında yerden hafifce kaldırıp ağlamamasını söylediğimde sarılarak daha çok ağlamaya başladığında ben hala donuk bakışlarımla eda'nın kestane saçlarının yerini alan beyaz renk onu böyle yaralı bir halde bile güzel gösteriyordu, birsüre ağlamayı sürdürdükten sonra ayağa kalkıp bir birimizden destek alıyorduk ki eda sürekli yerde yatan pembe saçlı kıza bakıyordu birşey söylemiyor fakat bakışları yeterince konuşuyordu ki dikkati dağılması için konuşmaya başladım "Eda yaraların fazla derin değil fakat hala iyi olduğundan şüpheliyim"dediğimde kafasını bana doğru çevirdiğinde gülümseyerek "Mutlu'yu bulalım ve köye geri dönelim"dediğinde hiç bir duygu ifadesi ermeden ağaçların arasında ilerlerken yerde yatan pembe saçlı kızdan yavaşça uzaklaşıyorduk.

■■□■□□■■□□■□■■□■■□■□■□■□□□■□
Eda'nın Ağzından

Dakikalardır Burak ile birbirimizden destek alarak yürüyorduk ki burak belli ettirmemeye çalışsada oda en az benim kadar ağır yaralıydı ağaçların arasında gezinirken bir ağacın altında oturur vaziyette olan birisini gördüğümde sevinmiştim burağa bakıp "Mutlu ,mutlu orda"dediğimde burağı bırakıp mutlu'nun olduğu yere doğru koşmaya başladığımda ismini söylüyordum.

●●●●●●●●●●●●●○○○○○○○○○○○○○○○○

Burağın Ağzından

Eda'yı durdurmaya çalıştığımda beni duymazdan gelerek mutlu'nun yanına gitmişti fakat mutlu'nun yanına gittiğinde elleriyle ağzını kapatmasına rağmen acı çığlığını durduramamış ikisinin yanına gittiğimde mutlu ağaca dayanmış ve kendinden geçmiş bir durumdaydı göğsündeki büyük yarık ve vücudundaki kesik yaraları gördüğümde donuk bakışlarımı deiştirmeden eda'ya baktığımda eda ağlamaya başlamıştı ama bu sefer ne ona sarılacaktım nede teselli verecektim sonuçta mutlu ölmüş yad ölmemiş olabilirdi eda'nın hıçkırıkları arasında mutlu'yu sırtıma alarak ormanın çıkışındaki küçük kayalıkların olduğu yere doğru yürümeye başladım.

Yol boyu eda mutlu'yu hayata getirmek için iyileştirme büyülerini yaparken ben yavaş yavaş yürümeye devam ediyordum, ormanın sonuna yaklaştıkça gücüm azalmaya devam ediyordu ağaçların arasında yürümeye devam ederken gül ve o siyahlara bürünmüş ninja çocuğu gördüm biraz daha yaklaştıkca ikisininde yerde yattığını gördüğümüzde eda hızla onların yanına gitti

▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼▼
Gül'ün Ağzından

Yol boyu leo'yu taşıdığımdan yorgun düşmüstüm ki birinin bize soğru koştuğunu duyduğumda yerden kalkıp baktım. Eda başımızda bize iliyeştirme büyüsünü yaparken bir yandanda nedenini bilmedim bir olaydan dolayı ağlıyordu fısıldayarak "Neden ağlıyorsun"dediğimde başını iki yana sallayıp sadece 'Mutlu'diye bilmişti o beyaz teni ve aynı renkteki saçları uyum içinde bizi iyileştirmeye çalışırken burak sırtında taşıdığı mutlu'yu bir ağacın altına oturttuğunda bakışlarımı mutlu'ya çevirdiğimde şaşkınlıkla dona kalmıştım göğsünde kocaman bir delik ve vücudunun heryeri derin kesikler vardı ben şaşkınlıkla mutluya bakarken edanın neden ağladığını artık anlayabiliyordum gözümden akan bir damla yaştan sonra burağa baktığımda oda ağır yaralıydı fakat kıyafetleri,yüzü,saçları adeta kan yağmuruna tutulmuş gibi bir hali vardı ben burağı incelerken göz göze geldiğimizde gözlerindeki karanlığı ve donuk bakışlarını gördüğümde nefes almaktan bile korkmuştum.

□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■
Burağın Ağzından

Eda mutlu,leo ve gül'ü iyileştirmeye çalışırken ben köydekilerden yardım istiyordum.

"Nerdesiniz burak?"

"Goblin ormanı'nın girişindeyiz"

"Peki durumları nasıl?"

"MARIEEE"

"Peki tamam en yakın zamanda sağlıkcılar yanınızda olur"dediğinde içim birazda olsa rahatlamıştı konuşmayı sonlandırdığımda ağaçın arkasında diğerlerinden biraz uzak bir mesafede oturup beklemeye başladığımda tekrar kan kustum ve bu sefer içimde hissettiğim büyük bir acıyla gözlerim karardı ve yere düştüm.

Elder TaleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin