Elder Tale

14.Bölüm

YANLIŞ KARAR'IN
SONUÇLARI

Gözlerimi yavaşça araladığımda beyaz bir odada odayla aynı renkteki çarşaflar ve yastıkla beraber yatakda uzanırken odada kimsenin olmaması dikkatimi çekmişti, kimsenin olmaması dahada iyiydi ama mutlu veya bir baskasının yanımda olmaması biraz moralimi bozmuştu ben yattığım yumuşak yatakda doğrulup oturduğumda yatağımın yanındaki küçük sehbahanın üzerinde duran yuvarlak gözlüklerimi alıp camdan dışarıya baktım.

Hava okadar güzel ve renkliydi ki buraya geldiğimizden beri en güzel mevsimdi beyaz ve gri ile güzelleştirilmiş iki kuş camkenarına konduklarında birisi kanatlarını kaşırken dieri beni izliyordu bir süre bakıştıktan sonra sürgülü kapım yavaşça açılıp içeri tanımadığım bir bayan girdi kırmızı saçları ve beyaz kıyafetiyle çok güzel görünen bu bayan kafasındaki küçük hemşire şapkasıyla yanıma gelerek güler yüzüyle "Kendinizi Nasıl Hissediyorsunuz?"diye sorduğunda kafamı kaşıyıp "iyi sayılırım"dediğimde hemşire gülerek odadan çıkmak için kapıya doğru yöneldiğinde panikle konuştum.

"ŞEY......Takım arkadaşlarım nas-"

"Aslında eda hanım iyi mutlu ve leo denilen çocuklarda ameliyattalar ve durumlari kritik yaşarlarsa büyük bir şans"diyerek bölen hemşire ufak bir tebessümle güldükten sonra hızla odadan çıktığında içime yerleşen pişmanlıkla kafamı yere eğerek düşünmeye başladım.

Bir süre sonra odama giren iki kişi dikkatimi dağıttığından kafamı kaldırıp gelen kişilere baktım Ted ve Mia bana meraklı ve üzgün yüzle ifadeleriyle bakarken sahte gülümsememle onlara bakıp "Gelsenize"dediğimde ikiside önce çekindiler fakat daha sonra yanıma gelerek yatağın ucuna oturduklarında aklımdaki sorulara cevap aramaya başladım.

"Ted-Mia diğerleri nasıl?"

"Mutlu abi ve leo abinin yaşaması imkansız gibiymiş fakat eda ve gül abla iyiler ikiside bekleme salonundalar"

"Hmmm peki benim hakkımda ne düşünüyorlar"diye sorduğumda ikiside anlamamış bir şekilde baktıklarında başımı iki yana sallayarak "Boşverin"dediğimde oturduğum yatakdan kalktığımda yavru bir bebeğin yeni adımları gibi ezbere adım atarak ted ve mia ile beraber odadan çıktık.

Ameliyat katındaki kolidorlarda yavaş yavaş yürürken gözlerimle eda ve gül'e bakınıyordum. Onları bulduğumda hızlı denilecek kadar bir ritimde onların yanına gittiğimde ikiside oturdukları yerden kalkıp yanıma geldiler. Fakat yanıma geldiklerinde ikisindede öfke ve nefret karışımı bir gözle bana baktıklarında kısık bir sesle "Durumları nasıl?"diye sorduğumda sesim adeta bir fısıltı gibi çıkmıştı buna rağmen eda soruma karşılık olarak adeta patlamıştı

"NASILMI? NASIL OLABİLİR BURAK SENCE NASIL OLABİLİ İKİSİDE ZORDURUMDALAR KÖYDEKI EN İYİ İYİLEŞTİRİCİLER İÇERDE VE KURTULMALARININ BİR MUCİZE OLABİLECEĞİNİ SÖYLÜYORLAR"dediğinde kafamı yere eğdiğimde eda duymak istemediğim bir söz söylemişti "Hepsi senin suçun burak" bu sözü duyduktan sonra vücudum kaskatı kesilmişti zorda olsa kafamı kaldırıp eda'ya baktığımda nefretdolu gözlerle bana bakıyordu zorda olsa arkamı dönüp gittiğimde birdamlada göz yaşım kolidoran soğuk taşlarına düşmüştü

●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●

Bahçede kiraz ağaçlarının arasında bir banlkta tek başıma oturmuş eda'nın dediklerini düşünürken bir kişinin gelip yanımda oturmasıyla dikkatim dağıldı ve yanımdaki kişiye baktığımda güler yüzle bana bakan bir çift kırmızı göz gördüğümde hatırladım "Sen Sabahki hemşiresin"dediğimde güldü ve kendini tanıttı "Merhaba benim adım Niles sende burak olmalısın"dediğinde kafamı 'evet' anlamında salladığımda büyük bir iç çekerek konuşmasına devam etti "Yanlış kararlar alıyorsun sanırım kim grubuna ayrılın ve peşinizdekilerle savaşın derki senin duygusuz olduğunu söylüyorlar belkide sana bağıran beyaz saçlı kız haklıdır"dediğinde gözlerimi ardına kadar açıp ona bakıyordum ki o kiraz ağaçlarına göz gezdirerek "Yanlış Kararın Sonuçları"dediğinde yanımdan kalkıp gözleriyle aynıolan saçlarını çarak yanımdan uzaklaşmaya başladı

▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲▲

Hastanedeki odama ilerlerken kolidordaki herkez benim hakkımda konüşüyorlardı 'Duygusuz,Şeytan,Katil' ve dahada kötülerini duyarak odama girdiğimde kapımı kapatıp çamımı açtım ve yatağıma gidip uzanmaya başladım.

Dakikalar sonra camın orda birisini hissettiğimde gözlerimi açıp gözlüğümü taktım ve cama baktığım dolunay ısığında parlayan kahverengi yılan gibi gözler siyah saçlarla korkutucu görünen bu adam bana dikkatlice bakıyorduki ben konuşmadan konuşmaya başladı

"Sen iki yüzlü şeytan olmalısın diyeceklerimi iyi dinle ,Sana bir teklifim var benim klanıma katıl ve bu dünyadaki krallığımı yönetmemde bana yardım et"dediğinde şaşırmıştım "Ne krallığından bahsediyorsun"dediğimde bana pilanının bir kısmını anlatmaya başladı "Ben bu köyü ele geçireceğim sonrada diğer köyleri ve seninde benim yanımda olmanı istiyorum tabi bir karşılığı olacak"dediğinde pür dikkat onu izliyordumki sözüne donuk sestonuyla devam etti "Seni yanımda götüreceğim"dediğinde tedirgin bir şekilde tek birşey söyledim "Peki ya arkadaşlarım?"dediğimde güldü ve devam etti "Ne arkadaşından bahsediyorsun bugün o kızlar tüm suçu senin üzerine attıklarında odada yanlız uyanmanı ve gün boyu seni yanlız kalmaya mahkûm edenlere hala arkadaşım mı diyorsun"dediğinde başımı yere eğdim "sana biraz zaman vereceğim iyi düşün seni sevmeyen insanlarlamı kalmak istersin yoksa sana saygı duyulan bir gelecekmi istersin?"dediğinde kafamı kaldırıp cama baktığımda kimse yoktu