Yarın Köydeki Herkez Ölecek
Hastaneden çıktığımda eskisehirin yıkık dökük binaları ve aynı nostajidesüslenmiş sokaktaşlarına herzamanki gibi hayret ve sevgiyle bakarak evine doğru ilerliyordum ki sokakta herzamankinden çok insan vardı, ben kalabalığın arasından geçerken npc'ler ve oyuncular bir arada sokakları süslüyordu anladığım kadarıyla bir festival yada parti vardı ben yavaşca hazırlık yapan insanların arasından geçerek evime doğru ilerliyordum.
Evinin sokağına geldiğimde sokak süslenmiş ışıklandırılmış ve güzelleştirilmiş olduğunu gördüğümde ağzım açık bakıyordum ki arkadan bir kaç kişinin konuşmasını duydum "Bu o şeytan değilmi" "ahh evet" "bence ölmeliydi" bu tür konuşmaları nirmalde dikkate almam ama busefer çok dokunmuştu sokağımın süslenmesinin verdiği sevkin yerini hüzün'e bıraktığında başımı yere eğerek evime doğru yürümeye devam ettim.
Odamda yatağın üstünde uzanırken sokaktaki insanların bdnim hakkında konuştuklarını düşünürken geceki adamın teklifi geldiğinde sağ kolumla gözlerimi kapatı "Seni istemeyen insanlarmı? Yoksa Sana saygı duyulan bir dünyamı?"diyerek boğuklaşmış sesimle tekrarlarken aniden mesaj amlemim yanmaya başladığında çıkardığı o gıcık ses dikkatimi dağıtmıştı kolumu gözlerimden çekip uzandığım yerde oturur vaziyete gelip iççektim ve mesajı okumaya başladım.
Gönderen:Mutlu
Burak hastaneden çıkmışsın neden bize haber bile vermedin? ,nerdesin şuan?Mutlu'ya evde olduğumu söyleyip mesajı kısa kestiğimde odanın açık camından sokaktaki neşeli sesler geliyordu oturduğum yerden kalkıp odamdan çıkıp mutfağa gittim. Mutfakta hazırladığım sütlü kahvemi fincana döküp balkona çıktığımda masmavi gök yüzü ve pufuduk beyaz bulutlara bakarken tanıdık bir ses bana seslendi "Buraak" sesin geldiği yöne baktığımda marie aşşağıda bana yanına gelmem için işaret veriyordu iç çekerek içeri girdim.
Kapıdan çıktığımda marie "Buraak" diyerek boynuma atladığında hemen sevimli sevimli konuşmaya başladı
"Burak iyimisin hastanedeyken gelemedim özür dilerim gerçekten özür dilerim"dediğinde onu kendimle aramda kısa bir mesafe koyduğumda konuşmaya devam etti "Ama kendimi affettireceğim güçlü loncalarla beraber size hoşgeldin partisi hazırlamaya başladık akşama hazır olur ve saat 8 de büyük ağacın oraya gel"dediğinde konuşmama fırsat bile vermeden uzaklaştı bende tekrar evime girip biraz dinlenmeye başladım.
→→→→→→→→→→→→→→→→→
Saat 8'i gösterdiğinde hazırlanmış (hazırlanmış dediysem kırmızı lacivert karışımı kapşonlu kazan,kırmızı pantalon ve siyah ve kırmızının hakim olduğu botlarımı giymiştim" bir vaziyette evden çıktığımda süslenmiş sokağımla karşılaştığımda şaşırmıstım "Gece daha güzel görünüyor"diye fısıldadığımda yavaşça üstümü düzeltip dünya ağaçına doğru yürümeye başladım.
Ağaca yaklaştıkca sokaklarda yankılanan şarkı ve kalabalığın sesi beni sevindirirken dünya ağacının olduğu sokağa dönüp nasıl bir manzarayla karşılaşacağımı merak ediyordum. Dünya ağacını gördüğümde şaşkınlıktan ağzım açık kalmıştı npc insanlar ve oyuncular bir arada eğlenirken havayi fisekler ve ışık olarak kullanılan aydınlatma balonları büyük sahnedeki sarkıcı ve orkestra'yı ortaya çıkartmışlardı şaşkınlıktan birazda olsa kurtulup kalabalığın arasına karıştım.
Kalabalığın arasında gezinirken insanların gerçekten çok iyi vakit geçirdiklerini gördüğümde sevinmiştim tüm gece farklı insanlar sırayla şarkı söylemiş performanslarını sergilemişti sahneyi izlerken arkadan birisinin çarpmasıyla dikkatimi ona çevirip baktığımda kızıl saçlı siyah dar elbisesiyle bana bakan birisini gördüğümde yüzüme bakmadan özürdiledi daha sonra bana baktığındaki yüz ifadesi çok komikti ki "Sen sen hastanedeki çocuksun"dediğinde ukala bir tavırla başımı evet anlamında salladım fakat bu onu şaşırtmamıştı onu biraz süzdükten sonra konuşmaya başladım.
"Adın Niles'di sanırım"
"Evet"
"Ben burak"
"Evet biliyorum"
"Ne tesadüf sabah hastanede akşam eğlencede karşılaştık"
"Evet"
"Yoksa benimi takip ediyorsun?"dediğimde yanakları hemen kızardı ve kaşlarını çatıp gözlerime bakarak "H-HAYIR"dediğinde gözlerimi kısarak ona baktığımda büyük bir of çekerek benden uzaklaşmaya çalışıyorduki daha birkaç adım atmasına rağmen yerdeki taşa takılıp düşecektisi belinden tutarak düşmesini engellediğimde yanakları kızarmış bir şekilde bana bakıyordu herkezin dikkati bize döndüğünde onu bırakıp yavaşça kalabalıkta kayboldum.
Davulların çalmasıyla sahneye Marie çıktı ve ona odaklanan ışıklar altında konuşmaya başladı
"BU AKŞAM BIZIM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ BİRİSİNİ CANİ PAHASINA KORUYAN KİŞİLERİN ADINA BİR PARTİDİR İZNİNİZLE HEPSİNİ YANIMA ÇAĞIRMAK İSTİYORUM"dediğinde herkez pür dikkat marie'yi dinliyordu "EDA,MUTLU,LEO VE BURAK YANIMA GELİN"dediğinde herkez kalabalık içinden çıkacak kişileri izlerken oturduğum yerden kalkarak masaya bardağımı bırakarak sahneye doğru yürümeye başladım.
Sahneye çıktığımda mutlu'nun yanına gidip beklemeye başladığımda marie herkezin önünde teşekkür ederek izleyenlerden alkış akarak bize sevimli sevimli bakarken bağzı kişiler benim hakkımda "Geber,Şetan"gibi şeyler konuşurken sahneden yavaşça inmeye başladığımızda mutlu kolumdan tutup bir köşeye çektiğinde şaşkınca ona bakıyordum fakat o beni azarlamaya başladı
"Hastaneden çıktığında neden haber vermedin? ,neden durduk yere soğuk davranmaya başladın bize "dediğinde bir süre susup daha sonra konuşmaya başladım "Unuttum ve soğuk davranmıyorum sadice"dediğimde eda gül ve leo ile yanımıza gelip sözümü kesmişti "Burak geçen gün dediklerim için üzgünüm biliyorsun üzüldüğümde insanların kalbini kırıyorum"dediğinde başımı ikiyana sallayarak "sorun deil sonuçta kimse bana bayılmıyor"dediğimde hepsi birden itiraz etmişkerdi bir süre birlikte takıldıktan sonra sahneye Mia ve Ted çıktı ve sevdiğim şarkıyı söylemeye başladı
Şarkı Multimedia'da
Gece yavaş yavaş biterken herkezin tavrı aynışekilde beni dışlıyorlardı ki buna katlanamayıp eve doğru yürümeye başladım. Evimin sokağına gelip evin kapısını açtığımda hastanede bana birlikte gelmemi söyleyen adam karşımda duruyordu kapıyı yavaşça kapattığımda o sinsice gülerek konuya girdi "Ne düsünüyorsun Benimle gelip dışarda seni istemeyen insanlardan ayrılıp sana saygı duymalarınımı istersin yoksa Sana herzaman bir şeytan gibi mi davranmalarını istersin?"dediğinde tedirgin bir sestonuyla 'Şeyy'dediğimde dahada çok üzerime gelmeye başladı "BAK BURAK SENI ISTEMEYEN SANA PISLIK GIBI DAVRANAN SENDRN NEFRET EDEN INSANLARIN ARASINDA YASAMAKMI MUTLU EDER YADA SANA SAYGI DUYULMASIMI O ARKADAŞIM DEDIGIN INSANLAR BILE SENI ISTEMEZKEN NEDEN KENDINI ZORLA ARALARINA GIRDIGINI VE SENI SEVGIKLERINI DUSUNUYORSUN?"dediğinde cevabımı söyledim "Ben burda kalmak istiyorum" bu cevabı vermeme kızan adam evimden çıkarken söylediği söz endişelendirmişti "Yarın Köydeki herkez ölecek ve sen bu işe karışırsan senide öldürürüm"dediğinde kapıyı hızla kapatıp gitmişti

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elder Tale
FantasyElder Tale eski ama etkili bir oyundur ve bu sefer işler ilginçleşmeye başlar.