Sürgün

4.1K 216 4
                                    

Sert bir bakış attıktan sonra kapıyı da aynı sertlikle kapattı.Muhafızlarla göz göze geldik.
"Artık gerçekten de odanıza dönmelisiniz kraliçe" dedi.
Haklıydı sanırım kapıdaki adam.Az önce yani bundan 5-10 dakika önce kimse beni tınsımasa yada takmasa da bu sarayın Kraliçesiydim, ne olursa olsun öyleydim ama şimdi sürgün Kraliçesi olmuştum.Kısa bir yalpalamadın sonra tam düşecekken biri beni tuttu
"Sakin ol bakalım, herşeyin sonu değil Abim biraz sinirlendi sanırım ondan böyle dedi" dedi.
Bu sözleri söyleyen kişiye baktığımda karşımda Hector vardı.Onun kollarından kurtulup kendime çeki düzen verdim, nede olsa hala kraliçe ve hala gecelikleydim.
"Bu sürgün umurumda değil, belki iyi bile oldu onun iğrençliklerini görmek bana iyi gelmeyecek çünkü" dedim ama aslında içim kan ağlıyordu, nereye gidecektim ben!!

~~~~~~&~~~~~~

Tüm eşyalarım toplanmıştı, kısacası artık gidebilirsin diyorlardı.Dadım usulca yanıma sokuldu
"hadi kızım artık gitme vakti" dedi.
Bir hışımla ayağa kalktım
"haklısın daha fazla kalmaya gerek yok, gidelim" dedim.
Eşyalarım arabaya yüklenirken dönüp saraya baktım, sarayıma...Bir gece gizlice girdiğim bu saraydan şimdi herkesin gözleri önünde çıkış yapıyordum.Edward haklıydı yıkılmaz sandığım gururum yıkılıyordu.Kendi isteğimle gelmediğim bu saraydan yine kendi isteğim olmadan ayrılıyordum, ne acı...Muhafız arabanın hazır olduğunu söylediğinde son kez daha saraya baktım
"gidelim" dediğim sırada arkadan bir ses geldi
"bana veda etmeden mi" dedi.
Arkamı döndüğümde bunu söyleyenin Hector olduğunu anladım.Ona minnettardım çünkü bu sarayda bana tek iyi davranan oydu, hizmetçiler bile arkamdan kıkırdarken o benimle konuşmayı seçti herşey bir yana abisinden daha insandı.
"Ahh Hector sana veda etmeyeceğim tabiki de" dedim kendimden emin bir tavırla.
Biraz afalladı ama uzun sürmedi
"Neden?" Dedi hayretle
"Çünkü geri geleceğim, bu seyahat uzun sürmeyecek ki" dedim.
Herzaman ki gibi histerik bir kahkaha patlattı
"Yaa Cat bunu yapma" diyerek hala gülmeye devam etti.
Onun karşısında daha fazla dayanamayarak bende gülmeye başladım.Kahkahamı bastırabildiğim bir anda
"Neden, ne yapıyorum ki" dedim.
Artık gülmekten gözünden yaş gelen Hector
"Kendinden o kadar eminsin ki Cat" dedi.
"Eminim tabi Hec, şimdi gidiyorum ama uzun sürmeyecek sende biliyorsun bir ortaklık sonucu buradayım düşünsene sence beni ne kadar süre uzak tutacak bu saraydan ?" Dedim.
Haklıydım, bir ortaklık sonucu buradaydım.Abim yada babam sürgünümü öğrense Edward'ın sonu ne olurdu ki?
"Sana ufak bir sır.Bu ortaklık sadece evlilikle ilgili beraber olmanız yada çocuklarınızın olması ne bileyim beraber yaşamanız falan demek değil anlıyorsun dimi" dedi.
Anlıyordum, haklıydı.Sanırım Yapılacak en iyi iş şuanda arabaya binip uzaklaşmak olacaktı.
"Neyse Hec seninle kötü ayrılmak istemem ama dediğim gibi bu bir veda olmayacak" dedim ve Hector'a doğru adım attım.
Hector da bana sarıldı
"Üzülme, senin için abimle konuşacağım.Şuan seni nereye götürüyorlar bilmiyorum ama öğrendiğim zaman yanına geleceğim" dedim.
Sevinmiştim buna hiç olmazsa sürgünde arada da iş olsa bir çiçek açacaktı.Daha fazla uzatmadan arabaya binmeye karar verdim.Dadım Pamela da arabaya binince artık gitmeye hazırdık
"Seni özleyeceğim ve en kısa zamanda geleceğim o zamana kadar kendine iyi bak" diye arkamızdan bağırıyordu Hector.
Ben de sadece elimi arabanın penceresinden çıkartmakla yetindim.
Şimdi yeni bir yer yeni bir mekan beni bekliyordu

~~~~~~&~~~~~~

Araba gıcırtısı son bulduğunda gözlerimi hafifçe araladım, gelmiş olmalıydık.
Muhafızın kapıyı açmasıyla da Dadım uyandı.Muhafıza elimi uzatarak hafifçe arabadan indim.Gelmiş olduğum bu yer gerçekten de sürgün yeriydi...

EsaretHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin