Sonra ne mi oldu?Bırakalım sonrayı.
Catherine uçurumdan kendini atmadan öncesine hatta sürgün köşke gelmeden öncesi sarayda O katil ile buluştuğu ana gelim.
Etrafdan bütün el ayak çekildikden sonra katil harekete geçerek kendini saraya attı.Hector hala aklında Catherine ya karşı soru işaretleri barındırıyordu bu yüzden de kendini içkiye verdi.Salondan çıkmıyordu.Anastasia da hiç bir zaman gerçek bir evlilik olmayan bu evliliğini daha da zora sokmamak için yine sustu.Bu evlilikte Kraliçem Catherine hep bir gölge olmuştu.Aralarından çıkmayan bir gölge.En son ne zaman yatmıştı Anastasia, Hector ile hatırlamıyordu bile.En iyisi yine uysal bir kadın gibi davranıp kocasının üstüne gitmemekti.Koridordan yavaşça geçerken Catherine nın odasının önünde durdu.Biran içeri girip ona tüm nefretini kusmak geldi içinden ama sonra Hector un huysuz tavrı ile karşılaşmakdan korkup odasına geldi.Üzerini değiştirip yatağına girdi ve yine herzamanki pozisyonunında yüzü koyun yattı.5-6 dk D sonra kapı açıldı.Gelen katildi.Tüm odaları bir Hizmetkar edası ile dolaştı ve Hector un n bu gece odaya gelmeyeceğini anladı.Anastasia da Hector un geldiğini sandı ve hiç kıpırdamadan.Katil usulca Anastasia ya yaklaşıp elini kadının ağzına götürdü.Böylece Anastasia yardım isteyemeyecekti.Anastasia deri eldivenli bir elin ağzını kapadığını görünce korkuya kapılıp debelenmeye çalıştı ama fayda yoktu.Katil üstüne çıktı ve cebinden çıkardığı bıçağı Anastasia nın sırtına defalarca sapladı, sapladı.Taki kadın hareketsiz kalana kadar.İşi bitince de kapını yüz üstü çevirip üzerini örttü.Herşey şimdi çok normaldi.Eserine son kez daha baktı katil ve sonra odadan çıktı.Koridorda hızla ilerleyerek Kraliçenin odasının önüne geldi.TAK TAK TAK TAK TAK
5 kere vurdu.İşte şimdi işareti de verdi.Tamamdı işi.Gecenin bu koyu karanlığında elleri kana bulanan katil sarayı terk ederken bilmiyordu ki 2 tane insanı gömdüğünü.
Hector hala salondaydı.Sabah çoktan olmuştu.Bütün bir gece odasına gitmedi.Kafası hala çok karışıktı.Ancak kararını verdi.Tüm sorularının cevabı bir tek insan da gizli, Catherine.Onda açık açık herşeyi soracaktı.Hışımla oturduğu sandalyeden kalktı ve kraliçenin odasına yol almaya başladı.Kapıda 2 tane muhafız vardı.Demek ki Cat odada değil
"kraliçe nerede?" dedi hemen yaklaşırken
"dün gece gitti.Çocukları ziyaretiymiş sanırım"dedi yaşlı olan.Demek gitti.Sır gibi sakladığı yere gitti hemde bir gece yarısı.İlginçti.Sahi gerçekten de ilginç mi?Hayır değil çünkü bu klasik Catherine hareketi.
"Grandük hazretleri yetişin"dedi bir hizmetçi Hector.Hector ne olduğunu anlamadı.Ne oluyordu böyle, ne bu telaş?Cevap vermek yerine kadına soran gözlerle bakmaya başladı
"Bayan Anastasia"dedi nefes nefese.Ne olmuştu ona?Acaba bu sabah ne yaptı, yine?
"ne yaptı yine?"dedi Hector elini ensesine atarak.Sıkılmıştı iyice karısının bu hallerinden.Ve aynı zamanda çok yorulmuştu.Bir yandan onunla uğraşıyor bir yandan onun saçmalıklarını Catherine dan saklıyor.Ne büyük bir sınavdı bu böyle.
"şey odaya girdim.Klasik işler için.Sonra sonra bir garipti.Ben ben ona seslendim.Cevap vermedi"dedi kadın Heyecanla.Hector sıkılmıştı.Klasik Anastasia sabahları işte.Kadının sözünü keserek
"ne yani onu uyandırmamı falan mı istiyorsun?Yeter artık bir sabah da olay olmasın.İstediği kadar uyusun.Sende girme odaya"dedim ve yürüyüp bahçeye yöneldiğim sırada hizmetçi arkamdan bağırdı
"ölmüş"dedi.Ne,nasıl,kim,kim yaptı?Hemen kadının yanına koştu.
"ne dedin sen?"dedi kadınını omuzlarından sarsarken
"ben hareketsiz uyurken.Yanıma yaklaştım.Göz altları mordu.Üşüdü sandım.Üstünü örtecekken ellerim tenine deydi.O çok soğuktu.Nefes almıyordu"dedi ve son kelimeyi söylerken Hector çoktan odasına koşmaya başlamıştı..
Odaya geldiğinde Anastasia yüzüstü yatıyordu.Garipti gerçekten.Hemen kadının yanına koştu.Buzdan farksızdı.Elleri ile nabzını yokla
"Hekim çağırın bakmayın öyle"diye bağırıyordu bir yandan da.Nabız atıyordu ya da atmıyor.Bilemiyordu.Çok geçmeden hekim geldi.Herkes dışarı alındı.Hector da tabi.Dışarıda yoğun bir kalabalık vardı.Kimisi şaşkın kimisi korkmuştu.Bir sarayda 2 gece 2 ölü.Olaylar çığırından çıkıyor.
Hekim dışarı çıkınca yanına yaklaştı
"Grandük hazretleri benimle gelin lütfen "dedi ve odaya geri döndü.Hector odaya girdiğinde yatağın içinde sırtüstü yatan Anastasia yı gördü ve şok geçirdi.Kadının sırtı delik deşik.
"bu da neyin nesi? " dedi hayretle.Hekim biraz durdu ve
"cinayet " dedi sakince.
"ne cinayeti?Nasıl olur? " dedi Hector hayretle.Sadece 1 gece yanlız kaldı.
"bilemiyorum ancak gece olmalı.siz dün gece odada değildiniz sanırım " dedi şüphe ile.
"hayır değilim.Beni uyku tutmadı.Salondaydım."dedi Hector önündeki cesede bakarken.Bu sırada içeri lord David girdi.Hekim onu saygı ile selamladı.Lord elini Hector un omzuna koyarak
"acı bir kayıp" dedi.Hector arkasını dönmeden kafa sallamakla yetindi.
"Tanrı biliyor ya pek sevmezdim ancak bu sarayda kraliçe Catherine nın canını en iyi yakan oydu.İşini de fena yapmıyordu."dedi gülerek.Baktı ki Hector dan cevap yok devam etti
"ne tuhaf bir yer oldu bu saray böyle.Önce Tom simdi Anastasia.Korkarım ki sırada kim var acaba?"dedi yine aynı sıcak ses tonu ile.Artık Hector un canına tak demişti
"korkarım ki bu gidişle sıranızı öne çekeceksiniz"dedi ve dışarı çıktı.Arkasında ise bir ceset ve donmuş bir suratla bir adam bıraktı.
Öğlene kadar oda temizlendi.Ceset kraliyeti mezarlığına götürüldü.Hector tek bir damla bile yaş dökmeden.Etrafta durmadan şüpheli arayışları başlamıştı.Bir yandan da herkes Catherine nın yokluğunu sorguluyordu.İkisinin de anlaşamadığını bilmeyen yoktu.İkisinden biri ölecekti bu kesinde ancak görünüşe bakılırsa kraliçe hızlı davrandı.Bu gerçek insanların aklının bir köşesinde hep vardı ama makamı gereği kimse dillendiremiyordu.Onun yerine Anastasia nın kötü huyları arkasından söyleniyordu bu şekilde insanlar ölüyü yadediyordu.Akşam olduğunda Hector bütün ingilterede ki eşi ölen kocalar gibi matemle odasına giderken birden Catherine nın odasının önünde durdu.Muhafızlar ne yapacağını severken Hector ileri atılıp odaya girmeye çalıştı.Tam muhafızın biri karşı çıkacakken Diğeri engelledi.Adamım acısı vardı ve ne yaptığını bilmiyordu diye yorumladılar.
Hector odaya girdiğinde biran nefessiz kaldı.Ne vardı bu odada böyle:
Abisinin ruhu mu
Yoksa
Sevgilinin kokusu mu
Ya da ölen Tom un ruhu mu?
Çok şey vardı bu odada aslında.Dili olsa bunları anlatmazdı bile duvarlar.Yatağa attı kendini genç adam.Yorgundu.Ne kadar sevmese de Anastasia nın ölümüne sarsılmıştı işte.Kim yaptı acaba?Sahiden de Catherine mı?O değilse nereden çıkmıştı bu ziyaret peki?Birden niye gitmişti?Ne güzel bir gece geçirdikten sonra felaketler yine peş peşe geldi.Tom un ölümüne büyük yanlışlar ile doluydu.Catherine kısa bir süre uzak kalmadı ki Tom un yanında.Hem kendi dedi sevmediği bir adamdı O.Evlilikleri bile büyük bir karmaşaydı.O gece niye çıplaktı?Off yine bir sürü soru doldu kafasına.Yataktan kalktı ve ellerini başının arasına aldı.Ne yorucu birgündü.Dün bir olan içti ve gün içinde pek de birşey yemedi.Birden boğazının kuruduğunu farkedip kafasını kaldırdı.Odada mutlaka bir içki vardır.Masada bir şarap şişesi buldu.Hemen ayağa kalktı ve kadehe şarap doldurmaya başladı.Sonra tam kadehi ağzına götürürken gözüne bir mektup ilişti.Kadehi ağzından çekip mektuba baktı:
KRALİÇEM,
Bakıyorum da yokluğum sizi hiç endişelendirmedi halbuki en çok siz tedirgin olmalıydınız çünkü ben sizin en büyük sırdaşınızım öyle ya.Her neyse geçelim bunu.Ben şuan sizi pekte ilgilendirmeyen bir yerdeyim.Ancak bu önemsiz çünkü sizin için önemli olan siz bu mektubu okurken nerde olduğum.Evet sanırım siz bunu okuduğunuz zaman ben çoktan sarayda olurum.Sizden istediğim şu ki biz sırdaş olarak artık ortak sayılırız.Ee zaten sizinle olan bu sırdalığımız artık resmi olmalı bence.Yarın hemen işlemlere başlayınız sevgili KARICIĞIM.Sizi, hasret ile öpüyorum ve kavuşacağımız günü iple çekiyorum...SEVGİLER TOM
