Sky, onu görür görmez kucağına atladı ve sıkı sıkı sarıldılar. Ardından Alex'e bakıp:
"Tanrım! Nerelerdesin sen!"
" Ufak bir iki işim vardı. Üzgünüm ama günün geri kalanında seninim. Ve ta daa! Bak sana ne aldım!"
Elindeki çikolatayı Sky'a uzattı. Sky hızla çikolatayı alıp içeri koştu. Alex unutulmuştu. Alex kafasını eğip güldü. Sky'ın koştururken çıkardığı ayak seslerini duydu. Ardından da Sky bağırdı:
" Hay! Ah! Şey, pardon ben çikolatayı görünce azcık seni unutmuş olabilirim. İçeri girsene."
Alex'in kahkahası tüm apartmanda yankılandı. Ardından içeri girdiler. Beraber biraz matematik testi çözdüler. Ardından da ikisinin de en sevdiği 'The Avengers'ı izlemeye başladılar. Filmin ortalarına doğru aniden elektrikler gitti. Sky karanlıktan korkuyordu. O akşamdan beri en azından. Ortamı Alex'in telefonundan çıkan ışık aydınlatıyordu bir tek. Ve o an fark etti ki Sky, artık bir şeyler anlatmak istiyordu dedektife. Aslında sadece sessizlikte kalmak istemiyordu.
"Alex?"
"Evet, çirkin ördek yavrusu?" Sky sinirle karnına bir yumruk attı. Alex'i pek etkilemedi ama olsun yinede hıncını almış hissediyordu.
"Şuan da ki davan ne üzerine?"
"Bunu duymak istemeyebilirsin çünkü iğrenç bir dava."
"Hadi ama lütfen!" sona doğru e'yi uzatmıştı. Alex derin bir nefes aldı ve kısaca tüm davayı anlattı.
" Demek kafası koparılıp ölmüştü, hepsi mi?"
"Evet, ama bu neden senin dikkatini çekti ?"
"Şey, ölen abimi biliyorsun değil mi?"
"Evet, ama onun olayla ne alakası var ki?"
Flashback
Aşağıdan gelen gürültü yok sayılmayacak kadar yüksekti. Yavaşça merdivenlere oturdu ve abisini izlemeye başladı. Yalpalaya yalpalaya yürüyordu. Annesi ve babası ise ona bağırıp çağırıyordu. Sky, olanları anlamaya çalışıyordu. Abisinden gelen yoğun içki kokusunu hissetti. Martini mi bu? İçkilerin kokusundan anlardı. Küçüktü fakat saf veya aptal değildi. Babasının "Seni eşşoğlu! Bu saatte eve bu içkili halinle gelmeye utanmıyor musun? Utanmaz!" diye bağırdığını duydu. Yavaşça yutkunup abisini dinledi. Fakat ses gelmedi. Ardından etin ete değiş sesini işitti. Babasın. Babası, abisine vurmuştu. Bu inanılmazdı. O her zaman muhteşem bir babaydı fakat şuan Sky'ın gözünde bir hiçti. Kim, her ne yaparsa yapsın dayağı hak etmezdi. Yavaşça ayağa kalkıp aşağıya indi ve son basamakta oturdu. Abisi ona döndü. Dudağının kenarı kanıyordu. Sky yutkunup ona yaklaştı fakat abisi sadece öyle durdu. Ardından arkasına döndü ve dışarı çıktı.
Tüm gece duyulan tek şey Sky'ın hıçkırıkları oldu. Çünkü abisini özlemişti. O abisine düşkündü. Onsuz yaşamazdı. Sabaha kadar ağladı. Sabah altı - altı buçuk gibi kapı çaldı. Annesi ve babası uyuyordu. Anlayamıyordu. Nasıl bu kadar rahat olurlardı ve uyuyabilirlerdi. Ya abisinin başına bir şey gelirse hesabını kim verecekti? Bunları düşünerek kapıyı açtı. Karşısında uzun boylu siyahî bir adam duruyordu. Ona baktı ve sordu:
" Jason Richarson sizin yakınınız mı?" küçük kız gülümsedi. Büyük ihtimalle bir yerde sızmış ardından da onu bulanlar polise haber vermişti. Şimdi abisini alması için gitmedi gerekiyordu. Gülümsedi. O iyiydi.
"Evet. Karakolda mı? Gidip alabiliriz. Annemleri uyandırmaya gerek yok. Ben kardeşiyim." Adam acı bir gülümseme bahşetti kıza. Yaka kartından okuduğu kadarıyla soyadı Clark'dı. Adam ciddileşti ve annesiyle babasını çağırmasını söyledi. Annesiyle babasını çağırdı. Aşağı indiğinde o yine evde bekledi. Onu karakola götüremezlermiş. Öyle söyledi siyahî Clark. Ardından yaklaşık iki üç saat sonra annesi ve babası yıkılmış olarak eve geldi. Abisinin öldüğünü duyduğundaysa artık gülümsemek istemiyordu. Hâlbuki o günün sabahı öğleni ve akşamüstüsü ne kadarda güzeldi. Beraber sinemaya ve lunaparka gitmişlerdi şimdiyse bir abisi yoktu.Yavaşça sustu Sky. Hıçkırıkları konuştu. Elektrikler gelmişti çoktan. Alex'de susmuştu. O dedektifti. Clark. Henry Clark. Hepsi birleşiyordu. Tam bu kızda. Burada. Bu olayda. O sırada banyodan tıkırtı geldi. Ayağa kalktı dedektif. Kızda kalktı. Alex ona oturmasını söylemek için ağzını açtı fakat kız ondan önce atıldı:
"Burası benim evim. Ve bende bu davanın bir parçasıyım. Artık."
İkisi de banyodan içeri girdiğinde donup kalmışlardı.
Kan insan için önemli bir sıvıdır bilirsiniz. Sadece at kanından bile serum yapılır. Kan önemlidir. Sky'da, Alex'de daha önce kanı farklı amaçlar için kullanıldığını biliyorlardı. Fakat asla mürekkep için kullanıldığını görmemişlerdi. İkisi de sustu. Alex konuşamıyordu. Sky kocaman aynada mürekkebi kan olan yazıyı okudu:
Oyunuma hoş geldiniz. Minik vezirlerim.
![](https://img.wattpad.com/cover/29027606-288-k428472.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Uyanış (ASKIDA)
Ficção CientíficaGenç dedektif Alexander McFly. Henüz 25 yaşında olmasına karşın başarılıdır. Her davayı muhteşem bir şekilde kapatan dedektif bu davasında başarılı olmama kaygısı yaşıyor. Kendisi bilmese bile geçmiş biliyor. Onun karşısındaki şey, tahmin ettiğinden...