29: Last Day

6.7K 524 1.9K
                                    

Son günüm.

Louis sabah uyandığı andan beri bu cümleyi söyleyip duruyordu. Stajının son günüydü, akşamki mezuniyet töreninden sonra da okulla ilişkisi tamamen kesilecekti. Harry ona hayatının geri kalanı için heyecanlanması gerektiğini söylüyordu ama nafile, Louis bunu son günü olarak adlandırmakta kararlıydı.

Kahvaltıda, yolda ve hatta hastanede de buna devam etmişti. Barkodları basarken, hasta dosyalarını düzenlerken epey duygusaldı. Öğle yemeğinde bir ara ağlamıştı bile, "Son staj günümde en sevmediğim yemeği yapmışlar!" diye sızlanmıştı. Harry kahkaha atmamak için kendini çok zor tutmuştu.

Sızlanıp üzülerek geçen son staj gününün sonunda, Harry'nin odasında çantasını toparlarken üzüntüyle etrafına bakınıyordu Louis. Harry iç çekti, "Bebeğim, abartmadın mı biraz?" diye sordu.

"Abartmak mı? Stajımın son günüydü! Cerrahi aleti kaybettim diye son kez senden azar yedim, son kez yemekhanede yemek yedim, son kez-"

"Louis, en fazla bir ay sonra burada işe başlayacaksın. Hiçbir şey son kez değil. Yani, seni son kez azarladığım kısmı doğru çünkü artık stajyerim değil bağımsız bir doktor olacaksın."

Tıp eğitimini tamamladıktan sonra iki yıl boyunca pratisyen olarak çalışma zorunluluğu vardı, bunun ardından isterse cerrahlık eğitimi alacak veya birkaç yıl daha halk sağlığı hekimi olarak çalışacak, ondan sonra tam anlamıyla doktor olacaktı. Neyse ki lisede aldığı fen dersleri sayesinde altı yıl okumak zorunda kalmamış, dört yıl tıp eğitimi alarak kendisine iki sene kazandırmıştı.

"Sence beni bu hastaneye alacaklar mı?"

"Kesin alırlar. Referans mektubu yazacağım, ayrıca Darwin de yazacak. Bir süre onun da stajyeri oldun sonuçta. O da memnun kaldı."

Louis şaşkınca ona bakarken "Ciddi misin?" diye sordu. Referans mektubunu istememişti bile çünkü Harry'nin "Ben torpil yapmam. Hak etsen yazardım ama sürekli cerrahi alet kaybedip yanlış barkod basıyorsun!" diye çıkışacağını düşünümüştü.

"Ciddiyim tabi, iyi bir stajyerdin. Hastalarla güzel ilgilendin, tedavi düzenlemeyi iyi biliyorsun, acil durum yönetimin iyi, zor oldu ama işe geç kalmamayı da öğrendin. Her gün kahvem masamdaydı. Son birkaç aydır kahvaltımı bile hazırlıyorsun."

"Çünkü birlikte yaşıyoruz. İşe geç kalmama sebebim de senin beni şafak operasyonuna gider gibi erkenden dışarı atman."

Harry gülerek omuz silkti, bilgisayarının kapatma düğmesine basıp ayağa kalkarken "Stajyer Louis'yi özleyeceğim," diye itiraf etti. Kolunu omegasının omzuna attı, onunla birlikte kapıya yöneldi. "İlk stajyerimdin ve en iyisine denk geldim."

"Gerçekten o kadar iyi miydim?"

"İyi olmasan referans mektubu yazmazdım, değil mi? Staj raporunu da övgülerle doldurmazdım. Yalnız dürüst olayım, staj raporuna sürekli cerrahi aletleri kaybettiğini ve sana zimmetli mal verilmemesi gerektiğini yazdım."

"Ne?" diye bağırdı Louis onun karnına yumruğunu geçirirken. "O kadar çok eşya kaybetmedim! Senin yüzünden CV'imde eşya kaybeden bir beceriksiz olduğum mu yazacak?"

"Kaybetmeseydin, ne yapayım?"

Louis "En anlayışsız doktorla çalıştım, bana fazladan puan vermeleri lazım." diye homurdanırken Harry sırıtarak onunla birlikte koridorda yürümeye başladı. Aralarında bir ilişki olduğu anlaşılsın istemiyordu aslında ama nasılsa artık staj raporu bile çıkmıştı, Louis resmi olarak bu hastanenin bir öğrencisi değildi artık. "Boş ver şu stajımın son günü olayını, mezuniyeti düşün. Nasıl kutluyoruz?"

INTERNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin