DI-35 ⭐

140 15 368
                                    

Bölüm - 35

Bölüm şarkıları;

Mamuş Baba- Evlerinin Önü Yonca
Işıl- Çözümü Yok
Kahraman Deniz- Doğal Afetim
Gökhan Türkmen- Büyük İnsan
Mavi Gri- Altüst Olmuşum
Yaprak Çamlıca- Yüce İnsan

Ölümü ve yaşamı kaç kere tadabilirdi bir ruh? Kaç farklı şekilde, kaç kere farklı yerde can verebilirdi? Ben artık ölümlerimin sayısını unutmuştum. Saymıyordum. Ama ne zaman doğduğunu çok iyi biliyordum. Batıray'ın beni kollarının arasına aldığı ilk gün benim doğumumdu. Ben bunu o zamanlar ne kadar fark edemesem de. O benim hayatımdı.

Onun kollarında yeniden hayata tutunmuştum ben. Onunla yeniden yaşamaya başlamıştım. Ve neredeyse onun kollarında can verecektim. Ama hâlâ beni ölümle yüz yüze getiren planımdan pişman değildim. Yine de artık kendi hayatımı öylece ortaya süremeyeceğimi çok iyi biliyordum. Hayatım değerliydi hem de benim tahmin ettiğimden daha fazlaydı bu değer.

"Batıray'ı nasıl oldu da dışarı çıkmaya ikna ettin?" Diye sordu Gülce keyifle.

"Bana sinir krizi geçirtti resmen evdeki tava ile kovaladım onu," diye homurdandım. Ki yalanda değildi. Bu sabah gerçekten onu tavayla kovalamaya kalkmıştım ama tabii ki işe yaramamıştı bir de üstüne tartışmıştık. Resmen kahvaltı hazırlamama bile laf ediyordu.

"Sen mi Batıray'ı tava ile kovaladın?" Diye sordu Elif inanmayan bir şekilde.

"Evet yani kısmen," diye homurdandım. "Ben de senin Batıray'a tokat attığını duyunca böyle tepki vermemiştim."

Gülce benim bu halime gülerken bende elimde olmadan güldüm ve sevgilime tokat atan arkadaşıma baktım. Çok mutsuzdu. Ne kadar gülse de gözlerinde ki acı ve öfke gün gibi ortadaydı. Arda onu bu sefer baya kızdırmış olmalıydı.

"Hadi ama Elif abartma bu kadar. Arda o kızla yatmadı ki," dedi Gülce Elif'in yanına otururken.

"Hangi kızla?"

"Senin haberin yok değil mi hâlâ? Arda beni Çağla adında bir kız ile aldattı," dedi Elif. Ben onun dediği şeyi sindirmeye çalışırken Gülce sinirle gözlerini devirdi ve konuştu.

"Aldatmadı Elif ayrıca unutuyorsun ama o kız ve Arda olmasa biz Dilay ve Batıray'ı asla kurtaramazdık.'

"Tamam, ona bir şey demiyorum ama kızı baştan çıkarması gerekiyor muydu Gülce? Gerçekten buna gerek var mıydı? Doğuş böyle bir şeyi yapsa bunu sindirebilir miydin? Ben kaldıramıyorum tamam mı?"

"Elif Allah aşkına saçmalama tamam mı? Arda'dan bakir olmasını falan mı bekliyorsun? Anlamıyorum ki! Kızla öpüşmemiş bile! Kıskançlığı bir kenara bırakıp düzgünce düşünürsen ne kadar saçma davrandığını anlayacaksın," dedi Gülce Elif'e dik dik bakarak.

"Burada ne olduğunu bana da anlatmak ister misiniz?" Diye sordum sakince. Son günlerde yaşadığım şeyler bana alamadığım bir sakinlik vermişti. Belki de yeniden Batıray ile olmak, yuvama geri dönmek beni sakinleştiriyordu bilemiyordum.

"Hani sen yokken biz sizi tam zamanında bulmuştuk ya? İşte biz seni nasıl bulduk biliyor musun? Batıray bize haber vermeden yalnız başına gelmiş senin yanına. Allah'tan Arda Çağkan'ın senin ile olan bağlantısını çözmüşte kardeşini kullanarak Çağkan'a ulaştı ve senin yerini bulabildi."

"Ya demek Çağkan o yüzden benim meyve suyunu içmemi istemedi. Gerçekten Arda'ya iki can borcum var. Bebeğimin de sevdiğim adamında hayatını ona borçluyum," dedim düşünceli bir şekilde. Ellerim bebeğim dememle birlikte karnımı bulmuştu. O çok daha iyiydi şimdi. Eve geleli bir hafta olmuştu ve sabah bulantılarım dışında hiçbir sorunum yoktu. Ama ben sabah bulantılarını bile sorun olarak saymıyordum. Bebeğimi hissettiren her şeyi seviyordum.

Dolunayın IşığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin