6546845 ay sonra yeni bir bölüm! Aslında 'aklıma yazacak hiçbir şey gelmiyor' cümlesi benim bahanemdi. Gerçeği söylemek gerekirse sadece yazmıyordum. Düşünecek kafa yoktu bu aralar bende. Yazmayı o kadar çok özlemişim ki. Ne bileyim değişik bir bölüm oldu iyi mi kötü mü bilmiyorum ama kısa olduğundan bende şikayet ediyorum lakjsdls .Zaten birkaç kişi okuyordu eminim ki onlarda okumayı bırakmıştır. Çok geç yüklediğim için gerçekten üzgünüm. Artık daha kısa zaman aralıklarla yeni bölüm gelecek ve biraz uzatmaya çalışacağım, diğer boyxboy' lardan daha uzun bir hikaye yapmayı düşünüyorum.
NOT: Her zamanki müziklerden öneremeyeceğim ama bunu yazarken tek bir dinlediğim şarkı vardı. Onu da arkadaşıma söyleyeceğim MultiMedia' ya koyacak. Eğer bu hikayeyi okuyan hala varsa, okuduğunuz için gerçekten çok teşekkür ederim. Sizi seviyorum birkaç kişilik okuyucularım! lkjalskdjg
****
Karanlık... Gördüğü tek şey karanlıktı esmer kralın. Ve duyduğu tek şey ise hızlıca alıp verdiği nefesiydi. Sinirinden kusacak gibi hissediyordu. Baş düşmanının zindanında yalnız başına yenilmiş bir şekilde oturuyordu.
Evet, yenilmişti. Askerleri ölmüştü. Halkı zarar görmüştü ve kaçırılmıştı. O an kör olduğuna şükretmişti esmer kral. Eğer o anı görseydi, neler olacağını bilemiyordu. Belki de herşey daha değişik olabilirdi. Askerleri daha güçlü olabilirdi, kaçmak yerine savaşa girebilirdi ve en önemlisi baş düşmanıyla tek başına savaşabilirdi.
Ama olmamıştı. Kaderi bu yönde yazılmamıştı. O yenilmiş olandı. Hem de en ağır şekilde yenilmiş bir kral.
Annesi ve kız kardeşleri ne yapıyorlardı? Onları da öldürmüşler miydi yoksa? İşte ona dayanamazdı esmer kral. Canından bir can daha giderdi.
Ağlayacaktı esmer kral. Ülkesinin haline, askerlerine, halkına, ailesine ve kendine. Onu durduracak kimse yoktu. Kimse ona artık 'Yapma! Krallar ağlamaz' demeyecekti.
Ve olan oldu. Esmer kral küçük bir çığlıkla ağlamaya başladı. İşte bu küçük çığlık, içindeki tüm kötülüğün dışarıya çıkmış haliydi. Doğduğundan bu yana yaşadığı tüm kötülüklerin.
''Tanrım! Neden ben?'' Sözünü bölen bir hıçkırık kaçmıştı ağzından esmer kralın. ''Neden?''
Ve düşündü esmer kral. Körler de ağlayabiliyorduysa, kalbi olmayanlar da sevebilirdi.
***
Ne yapıyordu sarışın kral? Zain' e sarayının zindanında işkence ederek öldürdükten sonra rahat etmeyi mi planlıyordu? Nasıl böyle şeyler düşünebilirdi? Niall bu kadar cani olamazdı. Olmamalıydı. Ama onun da canını çok yakmışlardı, hiç düşünmeden hemde. O da bunu yapsa olmaz mıydı? Minik bir intikam almak... çok mu kötü bir şey olurdu?
Merdivenden inerken hıçkırık sesleri duyunca irkildi sarışın kral. Birileri mi ağlıyordu? Çok içtendi bu hıçkırıklar. Kim böyle ağlayacak kadar üzgün olabilir? diye düşündü. Hıçkırıkların sesini takip etmeye çalıştı. Ses zindandan geliyordu.
Düşündüğü şey olabilir miydi? Ağlaması ona zevk vermesi gerekirken neden kalbinde bir ağrı yapmıştı sarışın kralın? O kadar içten ağlıyordu ki... bunu kendinde hissetmişti.
Yavaş adımlarla ilerliyordu Niall. Ona doğru yaklaştıkça sesler artıyordu. Mırıltılar işitiyordu fakat anlayamıyordu . Sonunda parmaklıkların karşısına gelince gördü onu. Yere oturuyordu ve küçük pencereden gelen ay ışığı onun yüzüne vuruyor, göz yaşlarını parlatıyordu. Çok... dağılmış görünüyordu. Eskisinden de dağılmış.
Konuşmak istiyordu ama diyecek birşey bulamıyordu Niall. Ne diyebilirdi ki? 'Merhaba. Yeni yerin-' Bu olmazdı. 'Ne yapıyorsun?' bunu söylemeyi düşünebilmiş miydi? Niall düşüncelerinin arasında sıkışmışken bir burun çekme sesi duydu ve ardından biri fısıldadı;
''Kim var orada?''
Ne diyecekti? Nereden görmüştü onu? Artık görebiliyor muydu? Görseydi böyle bir soru sorar mıydı?
''B-benim'' Neden boğazı düğüm düğüm olmuştu? Kısa bir küfür etti içinden sarışın kral.
Elleriyle bir şey arıyor gibi görünüyordu esmer kral. Etrafta küçük pencereden çıkan zayıf ışıktan başka aydınlatıcı bir şey yoktu. Yavaş adımlarla kilide doğru yaklaştı ve göğsündeki cebinden çıkardığı anahtarla kapıyı açtı. İçeriye girmeyi düşünmüyordu fakat içinden gelen bir ses ona buraya girmeyi emretmişti. Söz vermişti, çizgiyi aşmayacaktı ve onu kısaca tehdit edip dışarıya çıkacaktı. Yanına oturdu ve derin nefes verdi. Bunu yapabilirdi.
''Beni öldürmeye mi geldin? Bu kadar çabuk yapacağını düşünmezdim'' Daha yeni ağlamış sesi hala kendine güveni varmış gibi çıkıyordu. Ne cevap vereceğini bilemiyordu sarışın kral. Yüzüne bakamıyordu.
''Seni öldürmeyeceğim.'' dedi fısıldayarak sarışın kral. Ona karşı yumuşamak üzereydi. Sesi.. çok yumuşaktı.
''O mektuplarımın seni bu kadar kızgınlaştıracağını bilseydim göndermezdim. Senin bu kadar şey olacağını hiç düşünememiştim, üzgünüm'' Dalgacı çıkan sesi sarışın kralı iki saniyelik duygu değişimine sokmuştu. İşte şimdi sinirleniyordu.
''Bu kadar ney olacağımı düşünmemiştin?'' diye sordu sarışın kral.
''Kırılgan'' dedi ve sırıttı esmer kral. Sarışın kral hışımla ayağa kalktı ve ayakta sinirlice bir tur atıp önünde dikildi. Zain ona oturduğu yerden bakıyordu, hiç hareket etmeden.
''Sana kimin kırılgan olduğunu göstereceğim. Korkak ucube'' dedi ve esmer kralın karnına tekmesini geçirdi sarışın kral. ''Kör olduğun sana acıyacağım anlamına gelmiyor. Burası senin ülken değil. Artık benim kölemsin, anladın mı? Az önce ağladığını duydum. Şimdi ise hiçbir şey olmamış gibi devam etmeye çalışıyorsun. Hala kral gibi davranmana gerek yok. Ne senin krallığın kaldı, ne ailen, ne de ülken.'' Sarışın kral yanına çömeldi ve esmer kralın uzayan saçlarını çekiştirdi.
''Şimdi, ya burda ölümünü beklersin ya da benim dediklerimi yaparsın. Anladın mı beni?'' diye yüzüne kükredi. Kafasını sallamasını bekliyordu ama tam aksine esmer kral sarışın kralın yüzüne tükürdü.
Niall' ın sinirleri son seviyeye gelmişti ve elini daha da sıkarak çektiği saçlarının daha çok eline gelmesini sağladı. Boşta olan eliyle sol gözüne sıkıca bir yumruk savurdu ve çekiştirdiği saçlarını serbest bıraktı. Zain' in kafası yere hızlıca çarparken Niall çoktan ayağa kalkmıştı bile. Şimdi tükürme sırası ondaydı. Tüm siniriyle esmer kralın üstüne tükürdü ve çıkmadan önce son kelimelerini söyledi.
''O iş öyle olmaz. Böyle olur.'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Forbidden Love | Ziall Horlik |
FanfictionBirbirine düşman olan iki ülkenin kralları. Biri Pakistan kralı Zain Javadd Malik, diğeri İrlanda kralı Niall James Horan. Ülkeleri için canlarını verecek durumda olan bu krallar, büyük bir anlaşmazlık sonucu savaş başlatma kararı alırlar ve büyük b...