Forbidden Love | Ziall Horlik |

Bölüm 4

Sevgili olmayan okurlarım;

Eğer bu hikayeyi okuyorsanız, benden iyi ya da kötü bir yorumu eksik görmeyin. Çünkü benim sizin eleştirilerinize ihtiyacım var.

Ve doğruyu söylemek gerekirse hiç kimse birşey yazmayınca veya oy vermeyince kendi kendime yazıyomuş gibi hissediyorum. Emin olun bu çok kötü birşey. :D Herneyse,

İyi Okumalaar!

(MULTIMEDIA' DAKİ MÜZİKLE BİRLİKTE OKUNMASINI ÖNERİRİM.)

*****

Esmer kral, odasında cariyesini beklerken sıkıldı.

Karısı tarafından seneler önce zorla evlendirilmişti. İyi bir kadındı ama bir türlü sevememişti onu. Onunla sadece bir kere birlikte olmuştu ve bu onun için fazlasıyla yeterliydi. Karısını da bir ara boşamayı düşünüyordu zaten.

Her ayda bir, savaş kaybeden veya sefil olan bir ülkeden güzel olan bir kız istiyordu. Tüm ihtiyaçlarını karşılıyordu ve eğer beğenirse onu sarayına alıyordu. Karısı ona birşey diyemiyordu çünkü olanların farkındaydı.

Şu ana kadar beğendiği kızların sayısı 10' u aşmamıştı. Zor beğenen bir insandı esmer kral. Ayrıca geçen getirdikleri kızı da hiç beğenmemişti.

Aniden kapı çaldığında irkildi ve belli etmemeye çalışarak dışarıdaki her kimse gelmesini söyledi.

İçeriye sağ kolu ve kafası yere bakan sarışın kız girmişti. Zain sürpriz kızın o olduğunu anladı ve kızın ayağına gelmesini bekledi. Kız hala başı eğik şekilde kralının önüne geldi ve elbisesinin eteklerinden tutarak selamını verdi. Zain ayağa kalktı. Eliyle kızın çenesinden tuttu ve kafasını yukarı kaldırdı.

Kaldırdığı an içinde birşeyler hissetti. Kız çok güzeldi, tam istediği kızdı işte.

Gözlerine baktığında herşeyi unuttu. Nerden gelmişti bu kız, cennetten mi?

''G-gi'' kaybolan sesini geri getirmek amacıyla öksürdü ve konuşmaya çalıştı.

''Gidebilirsin Mevdut.'' Hala kızın gözlerinin içine bakıyordu.

Mevdut, kralının bu ifadesine karşın hafif tebessüm etti ve selamını vererek arkasını dönüp dışarı çıktı.

Kız ise bu yüzü hiç beklemiyordu. O diğer krallar gibi şişman, çirkin ve saçı sakalına karışmış birini bekliyordu. Bu onu oldukça şaşırtmıştı.  'Çok yazık olacak.'  diye düşündü içinden.

''Çok güzelsin'' diye fısıldadı esmer kral sarışın kızın yüzüne karşı.

''T-teşekkür ederim, kralım.''

''Adın nedir?''

''Aida.''

''Anlamı ne?'' 'Neden yüzüme fısıldayarak konuşuyor bu adam?' diye düşündü içinden yine Aida.

''Bir tür yardımcı''

''Benim de yardımcım olur musun peki Aida?'' Kız yavaşca kafasını olumlu anlamda salladı ve esmer kral Zain, Aida' nın ince belinden tutarak onun yatağa doğru yürümesine yardımcı oldu ve sonunda yatağa ulaşınca onu nazikçe itti. Sıkıcı kıyafetlerini çıkarttı ve kızın üstüne yavaşca uzandı.

Bu işten baya zevk alacağını umuyordu.

*****

''Aç mısın Aida?'' Nedense bu kızı o kadar düşünmesi gerekmiyordu. Kızı göndermek yerine yatakta birlikte uzanıyorlardı. Yaptığı iş yüzünden oldukça yorgundu esmer kral.

''Değilim, kralım. Beni size hazırlarlarken birşeyler yedirmişlerdi.''

''İyi, çünkü ben açım'' dedi gülerek ve yataktan kalktı. Kız da onun peşinden gitti ve kıyafetlerini giyinip ortada öylece durdu.

Aida, kenarda duran şerbeti farketti ve Zayn kıyafetlerini giyinirken hemen masanın üzerinde duran şerbetin yanına gitti ve iç çamaşırının lastiğinde sakladığı zehri şerbete boca etti. Normalde daha az koyması gerekirdi fakat bu krala duyduğu kin yüzünden hepsini koymuştu.

Zain, onun canından çok sevdiği kocasını öldürmüştü. Dün geceki görüntüleri aklına gelince çok üzülüyordu. Kocasının katiliyle yatmıştı.

Ağlamamaya çalışarak bardaktaki şerbeti hala giyinmeye çalışan Zain' e uzattı ve

''Sizin için bir bardak şerbet koydum. Bunu içerseniz çok mutlu olurum, kralım'' dedi ve zorla gülümsemeye çalıştı. Yaptığı oyunculuğun iyi olduğunu düşünüyordu Aida.

''Tabi, hadi ver de içeyim'' dedi ve Aida' nin ince uzun parmaklarından bardağı aldı. Kafasına dikti ve 3 yudumda bitirdi.

''Teşekkür ederim'' dedi ve Aida' nın dudaklarına bir öpücük kondurdu.

Bunu hiç kimseye yapmazdı. Görünen o ki, esmer kral Aida' dan çok etkilenmişti.

''Çok kolay bir işti'' diye içinden geçirdi Aida.

''Hadi gidelim, Aida. Yapılacak çok işlerim var'' dedi ve önden giderek dışarı çıktı. Kapının önünde bekleyen yardımcı, kızın kolundan tuttu ve gitmesi gereken yere doğru götürdü.

Bugün çok mutluydu Zain. Hayatının kadınıyla tanışmış ve onunla birlikte olmuştu. Daha başka ne isteyebilirdi ki?

Aslında Zain' in yapacak bi işi yoktu. Niall denen İrlanda kralıyla dalga geçmek dışında.