Doctor |KNJ

-26-

"Umm, Jay?" Parmaklarını elinin üzerinde gezdiriyor, asla yüzüme bakmıyordu. Jeon Jungkook, karşımda duran adam kesinlikle Jeon Jungkook değildi.

Hiçbir şey demeden direkt odadan çıktım ve gardiyana döndüm. "Bu adam Jeon Jungkook bile değil. İşinizi doğru düzgün yapamaz mısınız siz?!" Hızlı adımlarla hapishaneden çıktım ve bizimkilerin yanına adımladım. "Jungkook, yakaladıkları adam Jungkook değil" avuçlarımı alnıma bastırdım.

"Ne demek Jungkook değil?" Joon kaşlarını çatarak sorduğunda ellerimi alnımdan ayırıp saçlarıma geçirdim. "Bilmiyorum, ama Jungkook diye getirdikleri adam, Jungkook değil"

Jimin telefonunu çıkarıp bir şeyler yaptı, ardından kulağına götürdüğünde, bir numara tuşladığını anladım. Birkaç saniye sonra "Telefonu kapalı" diyip elindekini geri, cebine soktu.

"Ne yapacağız?" Yoongi'nin sorusuyla hepimiz birbirimize boş gözlerle bakmaya başladık. Nerelerdesin Jungkook? Ne yapıyorsun şu an?

"Bizimkilere haber verin, benim evimde buluşuyoruz" Jimin konuştuğunda reddetmeden onaylayıp gruba yazdık. Tekrardan arabaya bindiğimizde bu seferki istikametimiz Jimin'in eviydi. Herkes yaklaşık bir saat sonra geleceğini bildirdiğinde Jimin'in evine gelmiştik bile.

Sonraki bir saat içerisinde farklı zamanlarda kapı çaldı ve sonunda tekrardan beraberdik. Jungkook yoktu tabii, ama onun da aramıza en kısa zamanda tekrardan katılacağına dair en ufak bir şüphem yoktu. Salonda birazdan ayin yapacak bir grup insan gibi başlarımız yere dönük bir şekilde oturuyorduk. Herkes bir şey düşünmeye çalışıyordu fakat kimsenin aklına mantıklı bir şey gelmiyordu.

"Polislere haber versek?" Hoseok'un fikrine güldüm. "İşlerini yüzlerine bulaştırdılar, daha doğru adamı tutuklayamamışlar, gerçekten onu bulacaklarına inanıyor musun?"
Hoseok üzgün bir şekilde yeniden bakışlarını yere yönelttiğinde iç çektim. Böyle giderse Jungkook'u bulmamız tahmin ettiğimden de uzun sürecekti.

"Jungkook'un herhangi bir aile üyesini tanıyan var mı?" Yönelttiğim soruyla Taehyung kafasını sevinçle kaldırdı. "Abisini tanıyorum" diğerleri de Taehyung'a döndüğünde devam etti, "Bir yıl önce abisi Seoul'e gelmişti ve Jungkook'ta kalıyordu, orada tanışmıştık"

Yoongi gözlerini kıstı, "Jungkook'un evine niye gelmiştin ki?" Esmer çocuk kısa bir süre bekledi, "PES oynamak için hyung" Yoongi dudaklarını birbirine bastırıp önüne döndüğünde sehpanın üzerinde duran Taehyung'ın telefonunu gösterdim, "Numarası var mı?" Başını olumlu anlamda salladığında saate baktım, "21.30"

Jin "Arayabiliriz" dediğinde hafifçe başımı salladım ve yine Taehyung'a döndüm. O ise çoktan numarayı bulmuş, aramayı hoparlöre vermişti bile.

İkinci çalışında açılmıştı, "Selam!" Kardeşi hapisteydi, yani değildi aslında, fakat sonuçta haber alamıyorduk ve gerçekten bu kadar neşeli miydi? "Selam!" Dedi Taehyung da hiçbir şey olmamış gibi. "Şey için aramıştım, Jungkook nerede biliyor musun?"

Konuya bodoslama girmeseydin iyiydi be Taehyung. Jimin yuhlar surat ifadesiyle karşısındakine bakarken onun hiç umrunda gibi görünmüyordu.

"Evinde değil mi? Bana öyle yazdı" abisinden gelen ses kaşlarımı çatmama neden oldu. "Yazdı" mı? Jungkook'un telefonu yanındaydı ve ailesini endişelendirmemek için onlara mı yazıyordu? Ayağa kalkıp Taehyung'ın telefonunu elime aldım. "Merhabalar, şu an çok fazla çeken bir yerde değiliz, hatta size ulaşabilmemiz bile bir mucize oldu. Acaba Jungkook'a şimdi diyeceklerimi yazıp altına da 'Danbi'den' yazar mısınız?"

İlk başlarda kem küm etse de sonrasında ikna olmuş ve söylediklerimi yazmaya başlamıştı. "Güvertedeyken ünümüz vardı, en nezaketli doktorlar, en sağlamlarıdır. İntikam nedir? Çok ızdırap kötüdür. Arsızsın, rahat takılma, ışığı kullan"

Kimse ne dediğime anlam veremese de Jungkook'un bunu anlayacağından emindim. Abisi mesajı Jungkook'a gönderdiğinde gülümsedim ve teşekkür edip kapattım.

"Haha çok komik. Rastgele kelimeler söyleyip Jungkook'u buraya çağırabileceğini mi düşünüyorsun gerçekten Danbi-ah?"

Avucumu alnıma vurup açıkladım, "Söylediğim kelimelerin baş harflerine biriniz bile mi dikkat etmediniz?"

Joon yavaş yavaş "Güvendesin, çık artık" dediğinde diğerlerinin de gözleri büyümüştü.
"Akıllıca fakat Jungkook bunu nasıl anlayacak?" Hoseok konuştuğunda gülümsedim. "Anlayacağından eminim"