23. Bölüm: İnyoka

306 36 14
                                    

İnyoka'dan

"İnyoka doğru düzgün vursana şuna."

"B-ben artık yoruldum."

"Yorulamazsın! Sen benim hayallerimi gerçekleştireceksin."

"Ben bunu istemiyorum. Seni lanet herif."

"Seni nankör, ne dedin sen?

Ben bunu istemiyorum. Neden her kaçtığımda bir şekilde beni buluyorsun baba.

"İnyoka iyi misin?"

Dur biraz neden şimdi o herifin sesi bir kıza dönüştü. Tanıdık da geliyor sesi.

"İnyoka derse geç kaldık."

Kabus mu gördüm şimdi? Saat 8.30 ve Mikasa benim bu saate kadar uyanmamı beklemiş.

"Üzgünüm. Beni beklemene gerek yoktu, keşke derse gitseydin."

"Kabus görüyordun, eğer seni bırakıp derse gitseydim aklım sende kalırdı."

Bireysel arkadaşlık kurmak konusunda iyi olsam bile aynı şey kalabalık ortamlar için geçerli değil. Bu gibi yerlerde, özellikle de kızlar arasında, gruplaşmalar olduğundan arkadaş edinmek daha zor oluyor, en azından benim için. Her ne kadar Lynx olsa da kızlar yatakhanesinde çok vakit geçiriyorduk bu yüzden ister istemez insan böyle bir yerde kız arkadaş istiyordu ve ben başta çok çekingen davrandığımdan kızlar arasında arkadaş edinememiştim. Sonra Mikasa ile tanıştımı, daha tanışalı birkaç gün oldu ama gerçekten iyi bir kız.

"Sen bir meleksin Mikasa. Bunu biliyorsun, değil mi?"

"Hadi derse gidelim. Harita çıkarmayı anlatacak bu gün eğitmen."

                🌌🌌🌌   🌌🌌🌌   🌌🌌🌌

Derse geç kaldığımızda eğitmenin o sinirli bakışları işe karşı karşıya kaldık. Bu herif öteki hayatında zebani falandı herhalde, cehennemden çıkma bakışları var resmen.

"Siz ikiniz, hiç gelmeseydiniz derse."

"Üzgünüz Eğitmen Shadis. İnyoka ve ben bir daha dersinize geç kalmayacağız."

"Siz iki bok parçası bir daha dersin ortasında sınıfa gelin ve neler oluyormuş görün."

Mikasa eğitmene teşekkür edip Sasha ve Jean'in olduğu boş sıraya geçti. Eren ile Armin'in yanına geçmek istediğini biliyordum ama Mikasa'nın oturmak istediği yerde Lynx oturuyordu, Eren ve Armin'in tam ortasında. Boş yer var mi diye etrafa bir göz attığımda Annie ve Mina'nın yanı boştu. Annie ile oturmaya pek hevesli değildim ama başka bir seçeneğim yok anlaşılan.

"İnyoka bekle! Armin sen Annie'nin yanına geç, İnyoka sende Armin'in yanına geçip Louis'e yardım et. Bok parçası daha daire çizemiyor."

Armin kalkınca yavaş adımlarla Lynx'in sırasına yöneldim. Kafasını kaldırıp bana baktığında yine aynı soğuk ve tehditkar bakışlarla karşı karşıya kaldım. Gözleri aynı üvey babamınki gibiydi, acımasızdı. Ama üvey babamınkilerin aksine korkmuyordum o gözlerden. Dün ne kadar tehlikeli olabileceğini görmeme rağmen korkmuyordum ondan, bir şeyler farklı geliyordu onda.

Neşeyle eğilip Lynx ne yaptığına baktı... O ne ya! Dairenin 90 derece açısı var bildiğin. Pergel kullanmasına rağmen. Eren ile dehşet içinde Lynx'e baktık. Ben sessizce yanlarına oturduğumda Eren Louis olarak bildiği Lynx'i dürttü.

Lynx Ackerman Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin