"Anlamıyor musun ? sevmiyorum seni yüzünü görünce midem bulanıyor, yaşattığın o iğrenç travmam gün yüzüne çıkıyor ne istedin benden ne yaptım niye bu hastalıklı aşkın beni buldu, niye mahvetmek için benim hayatımı seçtin niye Allah'ın belası."
...
Vera adım buydu adımın anlamı ise "kötülükten uzak" demekti. Annem ve babam Nazım ve Vera'nın aşkından etkilendiği için bu adı koymuşlardı. Gerçekten kötülükten uzak büyümüştüm muhteşem bir ailem vardı. Ben annemin ilk göz ağrısı babamın bir tanesi kardeşimin en kıymetlisiydim, annem beni hep böyle severdi. İstanbul'da yaşıyorduk ama aslen Mardin kökenliydik kardeşim ve benim daha iyi eğitim görmemiz için ben liseyi bitirdikten sonra taşınmıştık, Babam mali müşavir annem ise avukattı. Babam kendi aile şirketlerinde çalışıyordu annemin ise bürosu vardı ama şimdi emekli olmaya hazırlanıyorlardı. Birde Mardin'de bıraktığım ailem vardı onlar babaannem, amcalarım ve halalarımdı. Babaanem biz taşınırken çok üzülmüştü çünkü yıllardan beri herkes aynı evin içinde yaşıyordu bir kişi bile babaannemi bırakıp gitmeyi düşünmemişti. O da tüm çocuklarının başında olmasından çok mutluydu babam ile birlikte üç oğlu ve iki kızı vardı eşini yani dedemi genç yaşta kaybedince varı yoğu çocukları ve evi olmuştu, babaannem çocuklarına çok düşkün bir kadındır onlar için dünyayı karşısına alır onların sevdiği herkesi sever onların nefret ettiği herkesten nefret ederdi sanırım bu yüzden annemi, yengelerimi ve eniştemleri seviyordu ve tabii bizi aslında bugüne kadar bize hiç kötü davranmadı ama hep soğuk gelmişti nedenini bilmediğim bir şekilde belki de kimse ona göre yaşamadığı içindir bilinmez. Aile hayatım mükemmeldi peki ya aşk işte bu konu beni bilinmez diyarlara sürüklüyordu sürüklerken de kolumu kanadımı kırıyordu lise boyunca çocukluktan beri hiç ayrılmadığım ilk aşkım ve son aşkım olacağından emin olduğum adam ile birlikteydim neredeyse her günüm onunla geçerdi ama bu da yetmezdi bana ayrıldığım an özlemeye başlardım birbirimize bakarken gözlerimizin içi gülerdi o beni bir başka severdi... Bir çocuğun masum sevgisi gibi o beni annesinden dayak yiyip yine annesine koşan bir çocuk gibi severdi. Ben de onu sanki her şey onun için yaratılmış gibi severdim sanki evren o var diye vardı sanki herkes o güldüğü için güler o ağladığı için ağlardı o yoksa diğerlerinin olmasına gerek yoktu bazen bana bakıp " bu kadar tehlikeli sevme beni incinirsin canım yanar." Derdi lise bittikten sonra en çok üzüldüğüm şey onunla aynı şehirde olmamaktı bazen aileme arkadaşlarımla tatile gidiyorum diye yalan söyle gizlice onunla buluşmaya giderdim. Onu hep çok özlesem de üniversitem bitene kadar dayanmalıydım her şey yolunda giderken o kara gün o lanet telefon konuşmasını duymuştum babam babaannemle konuşuyordu daha önce hiç kızgın görmediğim babam babaanneme öyle bir kızıyordu ki adeta yer titriyordu başta dinlemek istemesem de adımı duyunca olduğum yere çivilendim babam kızgınlıkla "Anne hangi yüzyılda yaşıyorsun bu dediğin imkansız biz bile böyle evlenmedik Vera'dan böyle bir şeyi kabul etmesini nasıl istersin sen delirmişsin hepimiz karşıyız bu işe hem Vera başka birini seviyor bilmiyor musun ? Ben bunu kızıma yapmam hayır asla o istediği kişiyle evlenecek!" Bu konuşma kalbimin hızlı atmasına neden oldu bu heyecandan değildi öfkedendi ne yani sırf babaannem istiyor diye evlenecektim öyle mi ? hem de başkasıyla ben Ali'yi seviyordum!
Evettt girşimiz nasıldı umarım beğenmişsinizdir yorumlarınızı ve votelerinizi eksik etmeyin
Karakterleri de tanıtayım heyecanla 🤍ASAF 🤎 (Gerçek adı alessandro dellisola)
Ali 🤎 (Gerçek adı lucas aurelien)
Vera 🤎( Kızımızın adını bir türlü bulamadım bulan varsa ya da bilen yorum bırakabilir )
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLHUN(ASKIDA)
RomanceKadında cehennem ateşinden bir nefret adamın her sözcüğünde harlanan. Adamda cennetteki kutsal sudan bir aşk kadının her sözcüğünde dolup taşan. Adamın bir yanlışı kadının ona duyduğu tek duygu olan saygıyı kül etmişti şimdi canhırnaş bir acının...