"Tony, iyi misin!?" diye bağırdı Natasha lavaboya doğru. Tony'nin yarım saatte üçüncü kusuşuydu. Artık fazla olmaya başlamıştı ama Tony hala hastaneye gitmeyi reddediyordu.
"İyi-yim!" diye bağırdı ama bağırdığında bile öğürüyordu.
"Şu hastane işine tekrardan bir göz gezdirsek, Fury hala aşağıda bekliyor!"
Ağzı gözü buruşarak çıkarken "Gerek yok" dedi, bunu bugün kaçıncı diyişiydi o bile hatırlamıyordu.
"Adam belki gelmez, o kadar da yüzsüz değildir herhalde."
Natasha eve adım attığı anda Tony ona herşeyi anlatmıştı, benim babam yaşıyor demesi ne kadar bir saatini alsa da en sonunda söylebilmişti.
"Sende yüz de yüz emin olamıyorsun. Eğer onu görürsem güzel şeylerin olacağını sanmıyorum."
Tekrardan yorganın altına girdi, boncuk boncuk terlemişti. Natasha elinin tersini Tony'nin alnına götürdü, ateşi biraz düşse de hala yüksekti "Hala ateşin var."
"Sen dokunduğun içindir" demesiyle Natasha'dan omzuna tokat yemesi bir oldu "Edepsizsin!"
Ağızından çıkabildiği kadar kahkaha attı, "Rüyanda beni gör yazmışsın" dedi konuyu değiştirerek.
"Seninkiler neydi öyle?! Beni ne kadar korkuttuğundan haberin var mı?! Hasta olmasaydın gerçekten kavga etmiştik!"
"Tamam özür dilerim, kafam bozuktu sadece, seni kaybetmekten korktum. O yüzden yazdım onları."
"Bu sözleriniz hoşuma gitmedi de değil yani. Ama yine de bir daha böyle şeyler yazma. Yazarsan da cevap ver!"
"Gerçekten özür dilerim. Bir daha sana böyle birşey yaşatmayacağımdan emin olabilirsin."
"Umarım" dedi Nat iç çekerek. Yeni bir bez alarak Tony'nin alnına koydu.
"Sabah Peggy den özür diledim-" Dikkatle dinlemeye başladı Natasha "-Ona iyi ki annemsin dedim. Çok duygulandı, sarıldık öyle."
"Barışmanıza çok sevindim. Peggy gerçekten seni çok seviyor, Fury de öyle. Belki hastaneye gitmek istersin diye işten izin almış, aşağı da bekliyor."
"Sen de beni çok seviyorsun o zaman-" 'ne alaka' der gibi baktı Nat "-Sen de bana bakmak için okulunu astın."
"Konumuz bu değildi!" diye çıkıştı Natasha. Sinirli ama bir o kadar da sevimli bir bakış attı.
"Konumuz neydi?" diye sordu Tony de. Yaramaz çocuğu oynuyordu.
"Konumuz senin çok güzel bir aileye sahip olmandı, benimle hiç bir alakası yok konunun."
"Ben konunun sana gelmesini istiyorum. Şu hasta çocuğun isteğini gerçekleştirmeyecek misin?"
Tony daha cevabını alamadan midesini tutarak tekrardan lavaboya koştu. Natasha ise bu haline sadece gülmekle yetindi.
"Tony artık itiraz istemiyorum, hazırlan hastaneye gidiyoruz."
"Nat.... Lütfen...." konuşmasını bitiremeden yeni bir kusma seansına girdi.
"Fury!" diye bağırdı "Tony hastaneye gitmek istiyor!"
"Sonunda!" diye bağırdı Fury de aşağıdan.
"İstemiyorum!" Bu sefer bağıran Tony'di. Bir tek Peggy'nin sesi çıkmıyordu. Sakince merdivenleri çıkıp hala lavaboda ki Tony'nin yanına gitti. Rahatlaması için sırtını sıvazladı.
"Tony sana söz veriyorum o adam ile bir daha karşılaşmayacaksın" diye başladı "Şimdi izin ver de seni bir doktora gösterelim. Durumun iyice kötü olmasın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DARK PARADISE {IRONWIDOW}
Teen FictionGözlerimi Kapattığım Her An Every time I close my eyes Karanlık bir cennet gibi It's like a dark paradise ✨ |TAMAMLANDI|