G|29

2.9K 231 268
                                    


Medya: Batu, Erdem, Can Karan | Tuğkan - Kusura Bakma

-

247 beğenme, 5 yorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

247 beğenme, 5 yorum.

gecegunees: 💙🌼

...

Her ne kadar evde kalmak istediğimi söylemiş olsam da Batuhan ve Erdem beni uzun ısrarlar sonucu ikna etmiş, Emre'nin sahne aldığı kafeye getirmiştiler.

Hep beraber yine aynı masaya oturmuş, Emre'nin çıkmasını bekliyorduk.

Ya da bekliyordular.

Çünkü ben henüz onunla karşılaşmaya hazır değildim. Hiç beklemediğim bir şeydi. Nasıl olurdu da bu kadar aptal olurdum? Nasıl oldu da hiç farketmedim? Nasıl?

Bir bardak kırılma sesiyle derin düşüncelerimden sıyrılıp sesin geldiği tarafa baktım. Servis yapan garsonlardan biri boş bir bardağı yere düşürmüştü. Onlar hızla parçaları toplamaya çalışırlarken ben de önüme dönmüştüm.

Batuhan geldiğimizden beri elinden düşürmediği telefonu ile ilgileniyordu. Ne yaptığını merak etsem de ona Emre hakkında henüz hiçbir şey anlatmamıştım ve bu yüzden de bir şey sormak istemiyordum.

Gözlerimi ondan ayırıp Mert'e çevirdiğimde ne olduğunu bilmediğim bir içeceği içerken, boş gözlerle etrafı izlediğini gördüm. Bunlar neden bu kadar sessizdiler ki? Çoğu buluşmalarımızda Mert sürekli sorular sorar, eğlenceli sohbetler açardı ve Erdem de ona katılırdı. Ama şimdi öyle değildi.

Canım sıkılırken gözlerimi Erdem'e çevirmiştim. Tabii ki pişmiş kelle gibi sırıtarak beni izliyor olmasını beklemiyordum. Bugün kırmızı renkli bir bandana takmıştı ve her ne kadar sinir olsamda sırıtınca çok tatlı oluyordu.

Tatlılığını göz ardı etmeye çalışarak 'Ne var' anlamında başımı salladığımda daha çok sırıtıp başıyla sahneyi göstermişti. Refleks olarak hızla başımı çevirdiğimde Emre ile göz göze gelmiştim.

Şey, ne zaman çıkmıştı ki?

Gözlerimiz bir süre ayrılmadan yalnızca birbirlerini izlerken; sanki kalbim, göğüs kafesimi delip çıkacakmış gibi hissediyordum.

Derince yutkunurken gözlerimi ondan kaçırmaya çalıştım. Yerimde hafifçe kıpırdandığımda, onun yüzünde hafif ama içten bir gülümseyiş belirmişti.

Arkasında kalan arkadaşı elini onun omzuna atınca, gözlerini ayırıp arkadaşına dönmüştü. Derin bir nefes alıp bende bakışlarımı ondan ayırdığımda yine ama bu kez daha tatlı tatlı gülümseyen Erdem ile göz göze gelmiştim. Beni de hafiften bir gülüş sararken sahneden sesler gelmişti ve tüm kafe sessizleşmiş, dikkatini sahneye vermişti.

GEÇMEMİŞ | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin