Serhat'tan
Çiçek'in dedikleri aklımın içinde dönüp duruyordu.
"Ben bu yaptıklarını hakedecek ne yaptım abi.Beni bu kadar mı sevmiyorsun?"
Haklıydı.O benim yaptıklarımın hiçbirini haketmemişti ama ben...
Boşuna demiyorlardı içki bütün kötülüklerin anasıdır diye.Bende içkiye kanıp yapmıştım tüm bu olayları.Ama Çiçek'in o bakışı...Sanki, sanki yaşam enerjisi çekilmiş gibiydi.
Sıkıntılı bir nefes verip yattığım yerden hafifçe doğruldum.Ben ne ara bu kadar acımasız ve kötü olmuştum?Ya da ne ara kardeşimi kendimden nefret ettirecek kadar zıvanadan çıkmıştım hiç bilmiyorum ama bildiğim bir şey varsa o da Çiçek'in gönlünü almam gerektiğiydi.
Yattığım yerden tamamıyla doğrulup kapıya ilerledim.Acilen Çiçek'le konuşmam gerekiyor.
*
"Oğlum nereye?"
Duyduğum sesle hızla arkama döndüm.Annem elleri belinde çatılmış kaşlarıyla bana bakıyordu.
"Çiçek'le konuşmaya"
"Aferin oğlum, konuş şu inatçı keçiyle de aklını başına toplasın.Sayesinde yeterince rezil olduk zaten"
Sahte bir gülümsemeyle karşılık verip arkamı döndüm ve koridorda ilerlemeye başladım.
Çiçek bu olanları annemlere anlatmadığı için şanslıydım.Hoş, anlatsa da bir şekilde yalanlardım ama şimdilik konu bu değil.
*
Kapının üstündeki çiçeğe bakıp gülümsedim.Çiçek bunu daha 5. sınıftayken çizmişti benim de yardımımla.
İç çektim.Eskiden ne de güzel anlaşırdık, şimdiyse benim yaptığım saçma bir hata yüzünden aramızda uçurumlar oluşmuştu.
Derin nefesler alıp yumruk yaptığım elimi yavaşça kapıya vurdum.
Ses yok.
Bir kez daha vurdum.
Yine ses yok.
Kaşlarım çatılırken bu kez daha sert vurdum yumruğumu kapıya.
Hâlâ ses yok.
"Çiçek"
Yine ve yine ses yok.
Kahretsin.
Kaçmış olabilir mi? Cesaret edemez.
Kendine zarar verdiyse? Odasında kesici alet yok ki.
Bir kez daha vurdum kapıya yumruğumu.
"ÇİÇEK, hadi abicim aç şu kapıyı"
"Kapı açık"
Sesi o kadar kısık çıkmıştı ki zar zor duymuştum.Hemen kapının koluna uzanıp aşağı indirdim ve yavaşça odaya girdim.
Tahmin ettiğim gibi Çiçek yatağında bacaklarını kendine çekmiş ve kollarıyla yüzünü kapatmış ağlıyordu.
Yanındaki boşluğa oturup ona döndüm.Ağlamaya devam ediyordu ama sesi çıkmıyordu, sadece sessizce gözyaşı döküyordu.Kollarımı kaldırıp ona sardım.Oysa beni şaşırtmayarak hızla kendini kollarımın arasından çekti.
"Abicim neden ağlıyorsun?"
Kocaman açtığı yaşlı gözleriyle bana döndü.Birkaç saniye gözlerimin içine baktıktan sonra gözlerini tekrar duvara çevirdi.
Ona öğretildiği gibi davranıyordu, aciz ve işe yaramazmış gibi.
Acı bir tebessüm yerleşti dudaklarıma.
Böyle olmasında en büyük rolü ben oynamıştım.Onun tüm güvenini ondan alarak.Ama...o hâlâ ilk doğduğu günkü gibi masum ve temizdi benim gözümde.Sadece bunu ona belli edemiyordum.
"Çiçek"
Bir şey söylemedi.Muhtemelen tiksiniyor benden.
Haklı da.
"Abicim ben özür dilerim.Tüm yaptıklarım için ve sana attığım o tokat için"
Alaycı bir gülüş oluştu yüzünde.Öyle bir gülüş ki alayın gölgesine sığınmış sorunlar, alayın sesine sığınmış çığlıklar akan.
"Özür diliyorsun"
Dudaklarımı birbirine bastırıp başımı salladım.
Hafifçe gülümsedi.Ama mutluluk değil buram buram alay kokanından.
"Peki sence bir özürle benim sana olan güvenim geri gelir mi?"
Bir şey diyemedim.Demeye yüzüm olmadı.Sadece başımı eğip diyeceklerini, hayır hayır dışarıya vuramadığı acılarını dinledim.
"Ya kaybettiğim masumiyetim geri gelir mi, üzerime yapışan kirler geçer mi bir özürle?"
Derin nefes aldı.
"O görüntüleri silebilir misin zihnimden, her aynaya baktığımda oluşan o hissi geçirebilir misin, benim yok olan abimi geri getirebilir misin asıl?"
Susmakla yetindim.
Yapamazdım.Onda yarattığım bu enkazı istesem de temizleyemezdim.
"Yapamazsın"
Düşüncelerime tercüman olan sesle ona döndüm.
"Saydıklarımın hiçbirini yapamazsın değil mi?"
Başımı olumsuz anlamda salladım.
"O zaman bendeki seni daha fazla yok etmeden odamı terket"
Her kelimesi kalbime hançer gibi saplanırken usulca başımı sallamakla yetindim.Dolan gözlerimi silip yataktan kalktım.Son kez Çiçek'e baktım.
Boş bakışlarıyla karşısındaki duvara bakıyordu.
Bir kez daha lanet ettim kendime.Daha 17'sindeki bir kızın yüzündeki gülüşü çalmıştım ben.Artık ne yaparsam yapayım o eski adam olamayacaktım.O çocukluğunun kahramanını çoktan öldürmüştü içinde.Bana düşense üzerine toprak atmaktı.
❇
Öbür bölüm çok minnoş oldu ya.Tahmin edin kimden?
Nasıl bölümü beğendiniz mi?
Bir duyuru yapacağım:Artık haftada bir kere kesin yeni bölüm gelecek.
Hepinizi çok seviyorum 🖤
Sevgiyle kalın 🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Kanatlı Melek
ChickLitKirli ellerin uzandığı temiz bir beden ve mahvedilen bir hayatın öyküsü...