Artık 1 yıl geçmişti ,Süreyya yeni hayatına alışmış , İstanbul'a alışmıştı.
Hatta yeni bir iş bile bulmuştu.
Bir hukuk bürosunda avukatlık yapmaya başladı.
gününün çoğunu iş yerinde ,geri kalanını ise evde ya da Serra ve arkadaşları ile dışarıda gezerek geçiriyordu.
Süreyya'nın Anlatımıyla
"Tamamdır ,o dosyayla bizzat ilgileneceğim ."
Serhat Beyin odasına doğru ilerledim. (Aslında bayağı samimiydik ama iş yerindeyken ona Serhat Bey diyordum .)
Kapıyı çaldım ve içeri girdim.
Gülümseyerek ona baktım
"Beni cağırmışsınız"
Serhat ,bir an affalladı hemen sonra
"A evet ,otur lütfen "
"Süreyya , işe girdiğinden beri çok çalışıyorsun , performansın çok güzel ,bize senin gibi avukatlar lazım ,umarım hep böyle olursun,"
Böyle övgü dolu sözler duyunca böbürlenen değil aksine utanan bir insandım .
Acaba ne diyecek ,ne isteyecek diye dikkatle dinlemeye devam ettim.
Bir süre duraksadı ve ardından devam etti :
"İş ile ilgili değil ,biliyorsun Bahar'ın doğum günü var ayın 12 sinde ve ona fark ettirmeden bir organizasyon yapalım diyoruz ,sen bu işi başarırsın diye düşünüyorum ."
"Tabii ,organizasyonu ben yaparım ,benim aklımdan çıkmış ya ,nasıl unuttum Bahar'ın doğum gününü "
Deyip kendi kendime sitem ettim.
Serhat da bana bakarak gülümsedi .
"Olur öyle ,işin başından aşkın ,unutman normal ,yalnız az zaman kaldı ,sana güveniyorum"
Deyip bana göz kırptı.
"Güvenini boşa çıkarmayacağım , güzel bir doğum günü olucak "
Deyip ben de göz kırptım ve odadan çıktım.
Saat kaç olmuştu kim bilir.Sabahtan beri çalışıyordum .
Serra'nın bana doğum günümde hediye ettiği saatime gitti gözüm.
"21.00 "
Normalde diğer hukuk büroları 19.00 da günü bitirirken biz ,bu saatlerde anca bitiriyorduk.Hele ki İstanbul gibi bir yerde.
Odama geçtim ,askılığa astığım siyah montumu giydim.Masanın üstündeki eşyalarımı ve çantamı aldım ,odamdan çıktım.
Temizlik yapan hizmetliye "kolay gelsin " deyip aşağı indim . Kırmızı Mini Cooper arabama atlayıp ,eve geçtim.Tabi bu İstanbul trafiginde uzun sürdü .
Eve geldiğimde çantamda anahtarımı arayadururken dengemi kaybedip neredeyse merdivenden yuvarlanacaktım.
Allah'tan biri beni tutmuştu.Kim olduğunu görmek için başımı sola çevirdim .
Tanımadığım bir yüzdü.
"Dikkat et ,tutmasam düşüyordun ,Allah korusun "
Diye gülümsedi bu tanımadığım kadın .
" Çok teşekkür ederim ,anahtarımı ariyordum dengemi kaybettim "
"Rica ederim ,yorgunsun belli"
'Öyleyim "
"İyi akşamlar "
"İyi akşamlar "
Tanımadığım bu kadın ,sanırım yeni komşumuzdu .Bir üst kata çıktı.
'Aman neyse ne 'deyip kendimi direkt eve attım.
O kadar yorgundum ki ayakkabılarımı nasıl çıkardım ,kendimi eve nasıl attım hiç bilmiyorum.
Koridorun ışığını açtım ,boş koridora doğru seslendim .
"Serra !"
Ses yok
"Serra "
Yine ses yok .
En sonunda direkt odasına daldım.
Işığı açmamla sandalyesinden doğruldu ,başını masanın üzerine koymuş ,belli ki çizimleriyle uğraşırken uyuyakalmıştı.
"Sen mi geldin " dedi bana bir yandan da esnerken .
" Evet canım ,hadi kalk da yatağına yat ,baksana gözünden uyku akıyor ,sen biraz yat uyu ,bugün akşam yemegini dışarda yeriz .Ben ısmarlayacağım.Bugün bendensin ."
Dedim elimi omzuna atıp.
O da bana gülümseyip ,yerinden kalktı ,yatağına uzandı.
Işığı söndürüp , kapıyı kapattım.
Kendi odama geçtim ,vaktim olmadığı için dolabına rastgele attığım eşofmanımı ve tişörtümü buldum .
Pembe tişört ,siyah eşofman .İkisi de çok sevdiğim renklerdi.
Hemen üstümü değişip ,yatağıma oturdum, biraz telefonumu kurcalamaya karar verdim.Bir mesaj geldi ,merakla WhatsAppa girdim ,mesaj Serhat'tandı.
"Oo avukat hanım ,kaçmışsınız bakıyorum da ."
Kıkırdadım .
" Kaçtım Serhat valla ,benden bu kadar ,yoruldum ,yordunuz beni ."
" Çok özür dileriz avukat hanım ,inan bir daha olmaz "
" Umarım .Yani umuyorum.Sen tutmasan da ben yine çalışırım akşama kadar biliyorsun sjsjsjsjsj" ."
"Ee o zaman bizi suçlama ."
" Yok ben gayet memnunum halimden , işimden .Sanki dünyaya avukat olmak için gelmişim gibi "
" Ona ne şüphe "
Serhatla yazıştıktan sonra müzik dinledim.
Huzurlu bir müziğin ardından gözlerimi ve bedenimi uykunun kollarına teslim ettim ...
