2 Hafta sonra...
"Gelin Hanım hangi tonları kullanalım?"
"Bence dağınık bir topuz gider bu modele ,"
"Size nude tonlarda bir makyaj yapmayı düşünüyorum.Ne dersiniz?"
Başımda bir dünya insan,herkes koşuşturmaca içinde ,ablam organizasyonu yapanları kontrol ediyor,bahçe dekorasyonunu inceliyordu,ben yatak odamızı bir gelin odasına çevrilmiş olarak başımda bir ton insana saç ,makyaj yaptırıyordum.
Annem geçen hafta Fikret'i getirmişti,onunla ikisi de bahçede ablamın yanındaydılar.Bana sorulan soruların hiçbirini heyecandan duymamıştım ,makyöz aynı soruyu iki defa sormak zorunda kaldı.
"Serracım,doğal tonlarda bir makyaj yapalım diyorum,"
"Ben de öyle istiyorum,"
"Tamamdır,Ceren sen de gelinin saçını yapmaya başla ,"
Saçımı yapacak bayan da başıma geldi .
"Topuz mu yapsak ,açık mı bıraksak? "
Ona istediğim modeli tarif ettim.
"Dağınık bir topuz istiyorum,makyajım da nude tonlarda olacak ,ona göre bir model olsun,"
"Peki,"
"Seher şuradan spreyi ver !"
Herkes telaş içinde bir o yana bir bu yana giderken Seval annem odaya girdi ,
Gözleri dolu doluydu.
Kuaförler benimle uğraşırken annem de omuzlarımı sıvazladı,aynadaki yansımama bakarak konuşmaya başladı."Çok güzelsin kızım, inşallah hep mutlu ol,"
Oturduğum yerden kalkıp ona sarılmak istiyordum,hatta kalkmaya yeltenmiştim ki adının Ceren olduğunu öğrendiğim kadın ,saçımı yapan kuaför ,beni oturttu.
"Oturun lütfen ,"
Annem yanıbaşımda beni hayranlıkla izlerken Haluk babamı sordum.
"Anne babam nerde ?"
Seval annem etrafa baktı ,"Caner'i hazırlıyorlardır,"
Gülümsedim.
Biz konuşurken odanın kapısı açıldı ,içeri Haluk babam girdi."İyi insan lafın üstüne gelirmiş ,biz de tam seni konuşuyorduk."
Babam bir anneme baktı ,sonra bana baktığında onun da nutku tutulmuştu.Büyüttüğü kızını şimdi gelin ediyordu,"bir baba için en büyük aşk kızıdır" derler , babamın aşkı da bendim .
"Serra'm çok güzel olmuşsun bitanem.".
Babam da dolmuş gözleriyle beni süzdü,o sırada saçım ve makyajım yapıldığı için hareket edemiyordum,ikisine de kocaman sarılmak istiyordum şuan .
Onlardan ayrılalı 7 sene olmuştu, üniversiteyi okumak için İstanbul'a gelmemin ardından 7 sene geçmişti,İstanbul'a ilk geldiğimde 18 yaşındaydım,şimdi 25 yaşındayım.
Zaman gerçekten su gibi akıp geçti ,ailemden 7 sene önce ayrılsam da bu ayrılık başkaydı.
Onları çok özleyeceğime adım gibi emindim."Teşekkür ederim babacım, beğendin mi ?."
"Beğenmek ne kelime ,hayran oldum."
"Gelin hanım bu gece duygusal anlar yaşayacak ,en iyisi göz makyajımızı waterproof malzemelerle yapalım,yoksa simsiyah olacak yüzün."
Gözlerimden birer damla yaş süzüldüğünü makyajımı yapan kadının esprisiyle fark etmiştim.
Normalde fazla sulugöz olmasam da bugün benim için çok anlamlı ve güzel bir gündü.
Babamın da ağladığını gördüm.Onu ilk defa ağlarken görüyordum.