SAVAŞ TANRIÇASININ MÜHÜRLENİŞİ || ATHENA (18+)

🏛Olimpos mahkemesi🏛

Fragman hemen yukarda 🏹

Olimpos / Tanrılar diyarı

Ölümsüz ve sonsuz bir güçe sahip olmak, her ne kadar olağanüstü gibi görünse de, tanrılar ve tanrıçalar için böyle değildi. Athena , savaş ve barışın tanrıçası, kudretin temsilcisi ve bir o kadar da yalnız bir tanrıçaydı. Zeus'un kızı olsa da her zaman arka plandaydı. Atina şehrinde yalnız bir yaşam sürer ve kendi mabedinden ayrılmazdı. Ta ki o güne kadar.

Amcası Poseidon, Medusa ile Athena'nın mabedinde birlikte olur ve bunu gören Athena, güzelliği dillere destan olan Medusa'yı lanetleyerek Gorgona, yani: saçlarını yılana, gözleriniyse baktığı her şeyi taşa çeviren lanetli bir yaratığa dönüştürür. Bu laneti Athena'dan başka hiçbir güç bozamazdı. Amcası Poseidon öfkeyle çarpan kalbini intikam ateşiyle dindirmek ister. Olimpos mahkemesi kurulur ve olayları kendi leyhine anlatan Poseidon Athena'yı tanrıların gözünde suçlu olarak tanıtır. Zeus, kendi kızı olsa da, bu durumun cezasız kalmayacağını belirtir. Athena her ne kadar bunun iftira olduğunu ve gerçekleri babasına anlatmaya çalışsa da işe yaramaz.

Bir süre tanrılar kendi aralarında fısıldaşmaya başlar ve sonunda Athena'nın kaderini değişecek karar duyurulur.

"Biz Tanrılar, böyle bir suçu karşılıksız bırakamayız. Hak ve adalet bizim için her şeyden önce gelir. Eğer Medusa'yı eski haline getirirsen...Poseidon seni affedene kadar güçlerinden azad edilerek Atinada yaşamaya devam edeceksin."

Elbette bunu kabul etmeyecekti Athena. Suçsuzken suçlu durumuna düşmüştü. Böyle haksızlığa boyun eğemezdi. Babası zaten onu önemsemiyordu . Tıpkı eski zamanlardaki gibi. 95 yıllık hayatında her zaman babası haklı olduğu konularda bile onun sözlerini umursamamıştı. Bu durum onun gözlerini yaşartsa da güçlü biri gibi görünmekten başka şansı yoktu. Onun cevabı her şeyi değişecekti.

"Asla !" dedi bir Poseidona bir de babası Zeus'a bakarak. Bütün tanrılar şaşkınlıkla Athena'ya bakarken bir çift mavi ateş topuna benzeyen gözlerle bakıyordu Poseidon.

"Kardeşim Zeus, iznin olursa onun cezasını ben vermek istiyorum." Muzipce gülümseyerek gözlerini Athena'dan çekmeyerek imtikamını almayı iple çekiyordu taş kalpli tanrı. Athena kıstığı gözleriyle onu izliyor, ondan iğrendiğini tüm mimikleriyle dışarı yansıtıyordu. Zeus derin bir iç çekerek hüzün ve öfek dolu gözleriyle kızına daha sonraysa kardeşine baktı ve başıyla onu onayladı.

"Ben Denizler tanrısı Poseidon, suçsuz birini lanetleyip kuralları hiçe sayan hırçın tanrıçayı kanatlarından, tanrılarla olan bağından ve Olimpostaki yaşamından azad ederek bundan böyle dünyada yaşamasını istiyorum."

Sesindeki öfke dışarıdaki suları şaha kaldırırken, tüm tanrılar bir anda fısıldaşmaya başladılar yeniden. Athena babasına umutsuzca bakarak içinden bunu kabul etmemesini diliyordu .Gözleri kapalı bir şekilde yutkundu boğazındaki acıyı gidermek için.

Karar için herkes sustuğunda Zeus, Athena'dan başka her yerde gezdirdiği kederli gözleriyle duygularını saklamaya çabalıyordu. Bu kararı her şeyi değiştirecekti. Hiçbir zaman doğru düzgün babalık yapamamıştı ama her zaman adaletli bir tanrı olmaya çalışmıştı. Bu sefer kabul ederse kızını, etmezse 28 yıllık tahtını kaybedecekti. Gözleri ciddiyete bürünürken Athena'ya baktı. O suçluydu ve cezalanmalıydı.

"Ben Olimposun kralı, yer yüzünün tanrısı Zeus, Athena'nın işlediği günahı Poseidon'un uygun gördüğü cezayla cezalandırıyorum. Bu olay buradaki herkese ibret olacak ve bundan sonra hiçbir tanrı ve tanrıça Olimpos kurallarını çiğnemeyecek!"