Gözlerimi, bacaklarımda gezinen ellerin varlığına dayanamayarak açtım. Sızlanarak Harry'nin ellerini ittim. Saat kaçtı amına koyayım? Uyumak istiyorum.
"Harry." diye mırıldandım. Kafasını kaldırdı ve göz göze geldik. "Günaydın." dedi gayet normal bir şekilde. Gece dört gibi uyumuştuk. Ve bu kadar uykum olduğuna göre saat daha erken sayılırdı. Ne günaydını?
"Beni rahat bırak. Uyuyacağım." dedim gözlerimi geri kapatırken. Rahat durmadı ve kafasını boynuma gömdü. Birkaç öpücük bıraktığında rahat durması için kollarımı geniş vücuduna sardım. Bu onu durdurmadı ve öpücüklerini göğsüme indirdi.
"Sen doyumsuz herifin tekisin." Gözlerimi açtım ve kafasını göğüslerimden ittim. Yüzündeki sırıtışa şahit olmuştum. "Dün gece 'daha hızlı Harry' diye inlerken böyle demiyordun ama." Koluna vurdum. Terbiyesiz.
Elini üzerimdeki tişörtün içinden geçirerek kasıklarımın üstüne götürdü. "Ağrımıyor değil mi?" Yüzümü ona yaklaşırdım ve dudağına öpücük kondurdum.
"Geçti." Dün gece banyoya kadar yürüyememiştim çünkü beni fena becermişti. Ben kaşınmıştım ama olsun, buna değerdi. Beni o yıkamıştı ve açıkçası bu tavırları hoşuma gidiyordu.
Elini bacağımın iç kısımlarına kaydırdı. "O zaman-" Eline vurdum. "Harry!" Oflayarak elini çekti. Çocuk gibiydi.
"Bari gidip kahvaltı edelim." dedi yataktan kalkarken. "Üstüne bir şeyler giyip gel." Başımı salladım ve odadan çıkmasını izledim. Sürüne sürüne yataktan kalkıp ilk önce üstüme iç çamaşırlarımı ardından şortumu ve Harry'nin herhangi bir tişörtünü geçirdim.
Telefonumu da alıp aşağı indim. Mutfağa girince Zayn ve Harry'yi masada otururken buldum. "Günaydın." dedim Zayn'in saçlarını karıştırırken. Sandalyeye oturdum.
"Günaydın mı? Sorsana bir uyuyabildik mi diye?" Ağzıma hayali bir fermuar çektim. "Ben söyleyeyim, uyuyamadım sikikler. Sebebini de söyleyeyim, sizin sikiş sesleriniz yüzünden." O kadar fazla ses çıkarmıyorduk ki! Duvarlar inceydi amına koyayım.
"Rue ile çıkardığınız seslere say amcık." dedi Harry. Yüzümü buruşturdum. Bu sahneyi hayal edemiyordum.
"Sevgilimi gece buraya getireyim de kulaklarınızı sikeyim." Kinci pislik. Bunu yapamazsın.
"İğrençsin."
"Asıl iğrenç olan şey, dün geceydi." Güldüm. Lütfen dediklerimi duymamış olsun. Lütfen.
"Bir daha aynısı yaşanırsa videonuzu çeker Pornhub'a yüklerim." Harry Zayn'e salatalık fırlattı. "Kes sesini." Zayn cevap verecekti ama Harry'nin telefonu çaldı. Açtı ve kulağına götürdü.
"Efendim?" Ağzıma bir şeyler attım. Zayn'le meyve sularımızı tokuştururken gülmüştük.
"Olur, söylerim. Görüşürüz." dedi ve telefonu kapattı.
"Kimmiş kanka?" Zayn. Sana bayılıyorum.
"Mia'nın annesi hepimizi yemeğe çağırıyormuş." Mia lafını duyunca sinirlerime hakim olamamıştım. Kaşar. Buraya geleli üç gün olmuştu ve iki gün boyunca buradaydı. O buradayken aşağı inmiyordum ve bunu fırsat bilip bir daha geliyordu. Şimdi de yemek işini çıkarmıştı.
Gelmeyeceğimi biliyordu ve böylece Harry'ye yapışacaktı. Neyse ki sevgilime güveniyordum.
Zayn bana döndü. "Gelecek misin?" Başımı hayır anlamında salladım. Açıkçası ne Mia ne de ailesi beni ilgilendiriyordu. Gidip kendimi geremezdim.