Onüç

36.1K 2.1K 1K
                                    

13.11.2020

***

Selamlar... Uzun bir bölümle geldim. Yorum ve vote bırakmayı unutmayın lütfen.

Keyifli okumalar :)


''Mahkeme ne zaman?'' Yemek yerken sorulan soruyla Yılmaz abiye baktım.

''3 hafta var abi''

''Allah kurtarsın evlat.'' Başımı salladım gülümseyerek.

''Çıkmama ihtimalin var mı?'' dedi diğer abi.

''Annem ifade verecek. Diğer şahitler de ifade verirse büyük ihtimalle çıkıyorum.'' dedim.

''Annenin ifade vereceğine emin misin?''

''Tabi ki de... Neden vermesin ki?'' dedim. Mert ordan atladı hemen:

''Madem ifadesiyle çıkıyordun neden şimdi burdasın?'' dedi gülerek. Söylediklerine sinirle göz devirdim.

''Kadın hastanede canıyla cebelleşiyordu. Nasıl ifade versin?'' 

''Peki diğer şahitler?'' dedi Yılmaz abi. Sinirim bozulduğunu anlamıştı.

''Komşular. Babamdan korktukları için ifade vermemişlerdi. Şimdi hastanede olduğu için bir şey yapamayacağını biliyorlar.

''İnşallah bir sıkıntı çıkmaz oğlum.'' Ona içten bir gülümseme gönderip: ''İnşallah abi'' dedim. Mert ağzında: ''İnşallah bir an önce gidersin burdan'' diye homurdandı. İt herif. Senin derdini biliyorum ben.

Yemekten sonra masada oturmuş bulmaca çözüyorduk yine.

''Doğuştan var olan ve hayat boyunca deneyimlerle gelişen problem çözme gücünün olmaması.''

Yılmaz abi hepimize baktı. Aklıma gelenle gülümseyerek suratına baktım.

''Zihinsel engelli'' Suratıma tekrar sinirle baktı.

''C-cevap abi cevap.'' Yakamı tutup:

''Melih abicim sen bir şey mi ima ediyon?'' dedi. Kafamı hızla iki yana salladım. Herkes gülmemek için dudaklarını ısırıyordu.

Yüzüme doğru yaklaştığı an yutkundum. Kafa mı atacak lan bu!

Koğuş kapısının açılmasıyla oraya döndüm. Kadir bize bir bakış attı. Yılmaz abi anında elini çekti.

''Yürü Melih.'' dedi. Hemen ayaklanıp koşar adımlarla koğuştan çıktım. Arkamdan kahkaha sesleri geliyordu. Derin bir nefes alıp Kadir gardiyana döndüm. Beraber yürürken ona bakıp:

''Siz neden yardım ediyorsunuz Uğur'a.'' Bana iğrenç bir şeymişim gibi bakıp:

''Borcum var diyelim. Yoksa izin verir miyim köşe bucak yiyişmenize'' dedi. Kendimi savunmak istercesine: ''Her şey annemi arayabilmek için'' dedim. Bana alayla gülüp: ''Bunun için illa bedenini satman mı gerekiyor?'' dedi. Bir yerde haklıydı.

''Hayır olan sana olacak. Sen de o salak Mert gibi acı çekeceksin.'' dedi. Mert'in adını duymamla sinirlenmiştim. Geçen ki görüntüsü aklıma gelmişti.

''Neden? Neden ben onun gibi olayım? O aşık o adama.'' Bilmiş bir ifadeyle bana baktı. Histerik bir gülüş çıkardı ağzından.

''Merak etme sende aşık olursun yakında.''

''Öyle bir şey olmayacak. Uğur kim ki ona aşık olayım. Bence siz onu bir tarafını kaldırmışsınız kendini bir bok sanıyor.'' Söylediklerimle beni duvara itti.

MAHKUM | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin