Ben küçükken bilgisayar oyunlarına resmen aşık oldum..
Sabahtan akşama kadar farklı farklı oyunlar oynamak, leveller geçmek, bunlar hakkında bilgi edinmek tek hobimdi.
Lisede kendi oyumu nasıl yapacağımı öğrendim. Çok çalıştım. Oyun ve karakter geliştirmek için saatlerimi harcadım. Arkadaşlarımla dışarıya çıkacak vaktim bile yoktu. Ama umurumda değildi. Sadece kendi oyunumu yaratmaya odaklanmıştım.
Sonunda Ruminate'i oluşturdum. İlk oyunum. Gdesingner'a yüklerken çok heyecanlıydım. Birçok kez iş başvurusunda bulunmuştum kurul üyelerine. Ruminate'i yüklemeden önce ama. Sonra onu yüklediğimde, bu sefer başvurumu kabul edeceklerine emindim.
Eğer şuan karşımda bana tokalaşmak için elini uzatan çocuk oyunumun videosunu çekmemiş olsaydı...
Lee Felix'e ağzım açık bir şekilde bakmayı, onun seslenmesi ile kestim. Hemen kendime gelerek şok ifademden çıktım.
"Şey, iyi misiniz?"
"İyiyim, iyiyim. Çok iyiyim. Ben sadece... Seni- aman sizi görünce birden karşımda, şaşırdım işte."
Gülerek karşılık verdi. Şu gülüşü canlı canlı göreceğim aklımın ucundan bile geçmezdi. Bi' kendime tokat mı atsam acaba? Rüya falandır belki?
Ulan ne saçmalıyorum ben, çocuk dik dik bakıyor.
Uzattığı elini sıktım. Buna da inanmazdım normalde ama biraz geride duran kocaman kolilerde yazan 'KIRILACAK EŞYA' yazıları bunun bir rüya olmadığını kanıtlıyordu. Ciddi ciddi komşum oluyordu. Evet kesinlikle rüya değil, kabus.
Elimi bıraktıktan sonra ayağımın dibine oturan Zee'ye gülümseyerek bir bakış atıp tekrar bana döndü.
"Ben yeni taşındım da yan daireye. Yaşıtım birini görünce selam vermek istedim. Apartmanda hiç genç yok sanırım?"
Yutkunarak kafamı salladım.
"Evet, yok.""Anladım. Ben Lee Felix, memnun oldum."
Öylece yüzüne baktım. Her şey o kadar saçmaydı ki şuan, hala dün gece kötü yorumlar yüzünden uyuyamadığım için mi hayal görüyorum diye düşünüyordum.
Zee, sanki hissediyormuş gibi Felix'e hırlayarak bakarken ben aptal aptal duruyordum. Felix kaşlarını çattı.
"Şey, bu kısımda senin de adını söylemen gerek?"
Hah... Ukala.
"Aslında, kim olduğunu biliyorum. Lee Felix, 3.5 milyon abonesi olan ünlü bir YouTuber." Ben iğneleyici bir ses tonu ile konuşmuştum çünkü amacım laf sokmaktı. Ama Felix aniden gülümsedi.
"Hayran mısın yoksa?"
Ya sabır!
"Hayır, ben bir oyun geliştiricisiyim."
"Ah öyle mi? Bu daha iyi. Hangi oyunları çıkardın? Gdesingner'da var mı?"
Sıktığım dişlerimin arasından sinirle konuştum.
"Sadece Ruminate..."Aniden gülümsemesi solmuş, konuşmak için dudaklarını ıslatmıştı. Ne diyeceğini bilemiyor oluşu komikti. Dün oyunumu kötülerken ağzı iyi laf yapıyordu halbuki.
"Bak... Eleştiri yaptım tamam mı? Olması gerektiği gibi. Fazla takma."
Yüreğime saplanan acı ile yumruklarımı sıktım.
"Ne yaptığını bilmiyorsun değil mi? Her şeyi nasıl mahvettiğini?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruminate | Lee Felix
Fanfiction"Ruminate bir RPG oyunu değildi, zeka gerektiren bir bulmaca oyunuydu ve sende eksik olan şey tam da bu... Lee Felix." Dijital oyun geliştiricisi olma hayalim yaklaşık 3.5 milyon abonesi olan Lee Felix yüzünden suya düşmüştü. Gdesingner'da öyle bir...