Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın!
finale az kaldı (;
Sabah kalktığımda Savaşın yanındaydım. Onu uyandırmadan kalktım ve mutfağa gittim. Kahvaltı için simit yada poğaça almayı düşündüm. Savaşa kısaca mesaj attıktan sonra dışarı çıkmış ve yolda yürümeye başlamıştım.
Sonra birden telefonuma mesaj gelmişti. Savaşın olduğunu düşünüp sevinmişken bilinmeyen bir numaradan geldiğini gördüğümde yüzüm düşmüştü.
"Benim yerine onu seçtin"
"Seni seviyordum ama sen bana ihanet ettin"
"Seni izliyorum çatılı kaşlarınla telefona bakman çok tatlı"
Okudum mesajlara bakarken korktuğumu hissettim. Bu o sapıktı. Ben olduğum yerde kalırken savaşa yazdım ama cevap vermemişti.
Hızla yürürken onu aradım. Açmıyordu. Arkamdan adım sesleri duyduğumda koşmaya başladım ama birden tutulmuş ve yüzümde bir baskı hissetmiştim. Bezden yayılan kokuyla bilincimin kapandığını hissediyordum.
Lanet olsun
Bayılıyordum.
----------------------------------
Uyandığımda sandalyeye bağlanmıştım. Oda bom boştu ve ayaklarım çıplaktı. Hayır üstümde ki kıyafetlerde değişmişti. Düz beyaz bir elbise giyiyordum.
"Lanet herif" diye bağırdım. "Çabuk beni çöz ve serbest bırak"
Kapı açıldığında susmuştum. Ama karşımda Serkanı görmemle jeton düşmüştü. Benim sapığım bu pislikti.
"Serkan seni ruh hastası çabuk bırak beni" dedim.
O ise sakince karşıma geçmiş ve diz çökmüştü. Bir eli bacağımı ellerken ona tiksinerek baktım.
"Dokunma bana Şerefsiz" dedim.
"Ağzına yakışmıyor böyle şeyler deyip dudağıma dokundu"
Onun elini sertçe ısırdığımda geri çekilmiş ve saçlarımı tutup çekmişti. Canım acıdığı için hafif bir çığlık atmıştım.
Piç çok sert çekmişti.
"Vahşi hareketleri hiç sevmem Eftelya ve artık sen benimsin bunu unutma" dedi.
"Ben senin değilim orospu çocuğu" diye bağırdım ama o beni tınlamamıştı bile.
"Bir gündür uyuyorsun aç mısın?" dediğinde şok olmuştum.
"Nasıl saat kaç şuan" dedim.
"Saat bir ama ben seni dün buraya getirmiştim"
"Beni kaçırdın"
"Seni kaçırmadım sadece olması gerekeni yaptım Savaşı seçerek zaten en büyük yanlışı sen bana karşı yaptın"
"Ben savaşı seviyorum ve o beni kurtaracak sende hapse gireceksin"
"Tabi beni bulabilirse hiç iz bırakmamak benim en iyi özelliğimdir" dedi ve göz kırptı.
"Sanırım açsındır" dedi ve arkasını dönüp gitti.
Korkmuyordum eminim ki savaş beni kurtaracaktı.
Seni bekliyorum savaş, lütfen erken gel.
----------------------------------
Savaşın ağzından
Kaybolduğundan beri bir gün geçmişti. Ve polisler şu an onu arıyordu. Şu an fotoğrafçı arkadaşımın yanındaydım. Kendisi tembellik yapmış ve istediğim fotoğrafı düzeltmemişti. Eşer daha erken yapsaydı şu an Eftelyanın kimin kaçırdığını öğrenebilirdim.
Umarım Eftelyaya bir şey olmamıştır. Benim hatamda bu sapık olayını umursamamış ve polise bildirmemiştim. Onu koruyabilirim sanmıştım ama ben beceriksizin tekiydim.
Şu anda Eftelya için endişelenmekten başka bir şey yapamıyordum. Midem boş olmasına rağmen kusacak gibi hissediyordum gece boyu uyumamıştım ve şimdi başım ağrıyordu.
Bunların hiçbiri benim için önemli değildi önemli olan Eftelyanın sağlığıydı.
Fotoğraf tamamlandığında tanıdık yüzü görmemle sinirlenmem bir olmuştu. Serkan şerefsiziydi bu burnumun dibindeydi ama görememiştim.
Hemen resmi polise atarken onun geçen gün siciline bakmasını istediğim adam olduğunu söylemiştim.
Ne olur olmaz diye eftelyanın telefonundan serkanın numarasını almıştım. Numarayı polise attıktan sonra karakola doğru gitmek için arabama binmiştim.
Seni bulacağım Eftelya ne olursa olsun.
--------------------------------
Eftelyadan
Gittiğinden beri birkaç saat geçmişti. Kapı açıldığında serkan gelmişti elinde ise tepsiyle bana gülümseyerek bakıyordu.
"Sana yemek bulamadım bu yüzden şehre gitmek zorunda kaldım" dedi sanki normal bir şeymiş gibi.
Ellerimi çözdükten sonra bana sertçe bakıp "düzgünce yemeğini ye" dedi.
Elime kaşığı alıp çorbadan içmek için hamle yaptığımda serkan boynumu ısırmıştı. O anki sinirle tepsiyle ona vurmuştum. Sinirle doğrulup yüzüme bir tokat atmıştı. Ben ayağa kalkıp ona vururken birden beni itmiş ve yere düşmemi sağlamıştı.
Yerde yan duran sandalyeyi aldım ve serkana vurdum yere düştüğünde bir kez daha vurdum ve bayılmasını sağladım.
Az önce yaptığım şeylerde dolayı elim titrerken hızla koştum ve odadan çıktım. Oturma odasına geldiğimde dış kapıyı açtım ve ormana doğru koştum. Birkaç dakika sonra arkamdan silah sesleri gelmişti.
Ve omzumda bir acı hissetmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Aşk
Nouvelles"TAMAMLANDI" Küçükken başlayan aşk, büyüdükleri zaman aniden küçüklük aşkını gördüğünde tekrar aşkları alevlenirmiydi?