Terzin Ben Değilim| Texting

4.6

Medya: Eylül' ün giydiği elbise.

Ceyhun koridordaki aynada sırıtarak kendine bakarken "Resmen evleniyorum!" diye bağırdı.

Kafamı olumsuz anlamda iki yana salladım, Ceyhun bu akşam Irmak' la buluşuyordu ve ona çıkma teklifi edecekti. İlk buluşmasında yakışıklı görünmesi gerektiğini söyleyerek saatlerdir Bora, Arda, Ömer, Yiğit ve beni evine hapsetmişti. Sadece bizi değil de Ömer' le Yiğit' i de çağırması ilkte biraz şaşırtsa da daha sonra sebepsizce sevinmiştim. Belki de Tuğçe ve arkadaşlarıyla olan kavgada Ceyhun' un hayatını kurtardıkları içindi...

"Aynen kardeşim tebrikler ama git Allah rızası için bir şeye karar ver." diyen Ömer' le hızlıca kafamı olumlu anlamda salladım.

Bora da uzandığı koltuktan başını hafifçe kaldırarak "Harbiden abi bir de kız evi naz evi derler, elli saattir kıyafet deniyorsun lan!" diye atarlandı ancak bu Ceyhun' un çok umrunda olmamıştı. Üzerine giydiği siyah gömlek ve siyah pantolonunu aynada kontrol ettikten sonra bize döndü.

"Çok mu cenazeye gider gibi? Kıza onunla buluşmak cenazeden farksız hissettiriyormuş izlenimi vermek istemiyorum."

Tekli koltuğa zorlukla sığdırarak önüme uzattığım bacaklarıma sarılarak kendime çektim ve içimden bildiğim tüm bedduaları ettim Ceyhun' a.

"Ceyhun, canım benim, çok yakışmış valla. Bırak da gidelim." dememle Ceyhun' un sert bakışları beni bulmuştu ve bu anında susmama yeterliydi. O sırada Ceyhun' un bakışları ikili koltukta oturan Yiğit ve Arda' ya kaydı. Biri telefonuyla oynuyor, diğeri cips yiyordu. Hangisi hangisi belirtmeme gerek var mı bilmiyorum ama cips yiyen Yiğit'ti.

"Siz benim kıyafetim hakkında ne düşünüyorsunuz Arda ve Yiğit?"

İkisinin de bakışları hızlıca Ceyhun' a dönerken Yiğit "Maşallah, taş taş!"diyerek geçiştirdikten sonra hızlıca yemeğine döndü. Arda ise cevap vermeyerek telefonda takılmaya devam etti. Ceyhun sinirlenerek onun yanına gidip telefonunu elinden aldığında hiçbirimizin bunu engelleyecek enerjisi kalmamıştı. Arda panikle "Ne yapıyorsun lan?" dese de çok geçti.

"Kim için ihmal ediliyorum öğrenmeye çalışıyorum." dedikten sonra sohbetleri okumadığı belli olacak kadar kısa bir sürede "Yine mi Ece lan? Sizden aşığı mezarda herhalde, yedi yirmi dört konuşur mu iki insan?" diyerek telefonunu geri Arda' ya verdi.

Arda normalde sinirlenmesi gerekirken sırıtıyordu. "Kudur, senin sevgilin yok." Alay ettikten sonra ciddileşti. "Ayrıca saatler önce ilk giydiğin kombin de buydu geri zekalı, ben en çok siyah deri ceketle olanı beğendim."

Hızlıca "Evet ben de." dememle diğer herkes de aynı şekilde Arda' ya katıldı. Ceyhun şaşkınlıkla bize döndü.

"Hepiniz bu anı mı bekliyordunuz? Neyse bakayım bir tekrardan o kıyafetlere."

Sorusunu sorduktan sonra bizim cevabımızı beklemeden üstünü değiştirmeye gitmişti. Bizse mutfakla birleşik olan salonda her yere dağılmış vaziyette takılıyorduk. Bora üçlü koltukta uzanmış telefonda takılıyordu, Arda ve Yiğit' se ikili koltukta kendi hâllerinde takılıyorlardı. Ben ve Ömer de tekli koltuklara yerleşmiştik, Ömer televizyondaki bir programı izliyordu. Ayağının ucuyla beni dürtmesiyle ona döndüm ancak o televizyonu işaret ediyordu, gözlerim oraya kaydı. Bir yandan Ömer'in sesini duyuyordum.

"Kadın ikon resmen... Hem suçları çözüyor, hem kayıpları buluyor, hem sarışın, hem de aşırı iyi laf sokuyor! Hayalimdeki kadın yemin ederim."

Televizyona baktığımda şokla Ömer' e döndüm. "Hayalindeki kadın Müge Anlı mı?"

Ömer derin bir iç çekti ve dalgınca televizyona bakarak anlatmaya başladı. "Küçüklüğümden beri her sabah annemden önce kalkar izlermişim, annem bu merakımın suçlara karşı olduğunu düşünüp polis olmamı falan istemişti ama benim merakım Mügeciğim' eydi..."