strawberry lip balm | nomin.

!¡7¡!

"Nana bugün Jeno'nun annesi ile babası başka yerde olacaklarmış, onun evine gidip bir şeyler yapmaya ne dersin?"

"Ne gibi şeyler Haechan?"

"Imm film izlemek, beraber bir şeyler yemek, eheh belki Dodo Hyung'u kandırıp içki içmemize de izin vermesini sağlayabiliriz. Değil mi Jeno? Sen yapabilirsin bence?"

"Ne? Neyi? Ne dedin ki duymadım?"

"Jeno senin aklın bambaşka şeylerde sanırım. Bir kere de beni dinle be çocuk! Diyorum ki bugün senin evinde takılabiliriz. Dodo Hyung'u kandırıp içki içmemize de izin vermesini sağlayabiliriz diyorum. Sen yaparsın değil mi diyorum."

"Doyoung Hyung'u kandırmak mı? Ben mi? Beni dinlemez o."

"Sen onun kardeşisin aq nasıl dinlemez? Değil mi Nana?"

"Bilmem ki yani..."

"Peki peki denerim bir şeyler."

"Denemek zorundasın çünkü Nana da bizimle olacak. Üzülmesini istemezsin değil mi?"

"Ben içki içmediğim için neden üzüleyim ki?"

"Jaemin?"

"Efendim Renjun?"

"Bazen aklına hayret ediyorum. Haechan girsin bu laf sana."

"Kötü bir şey demedim ki? Yani laf sokmalık bir şey demedim."

"Nana?"

"Efendim Haechan?"

"Cidden sen fazla akıllısın. Renjun girsin bu laf sana PUHAHAHAHAHAH!"

"Ama ben kötü bi-"

"Jaemin sus bence yoksa bu daha çok uzar. Eee Haechan'ın teklifini kabul ediyor musun? Gelecek misin evime? Doyoung Hyung seninle tanışmayı gerçekten çok istiyor."

"Bilmem ki gelirim herhalde."

"Herhaldesi falan yok Nana! Bugün hep beraber Jeno'nun evine gidiyoruz!"

"Peki Haechan nasıl isterseniz öyle olsun..."

"Ulan şerefsizler zorlamayın lan çocuğu. Belki işi var, belki ders çalışması lazım. Jaemin bizim kadar boş değil. 3 aydır arkadaşız hala daha anlayamadınız amk şunu."

"Yemin ederim ben zorlamadım Renjun Reis! Hepsi Haechan'ın suçu!"

"Pezevenk nasıl da suç atıyor. Her neyse. Nanacım yanlış anlama ortada zorlama gibi bir durum yok yani ben sadece şey için demiştim. Şey için işte. Hani Jeno seni se-"

"Öhöm öhöm evet Jaemin-ah istediğini yapabilirsin. Ortada zorlama gibi bir durum yok eheh."

"Niye sözümü kesiyorsun lan Jeno puştu?!"

"Haechan bence sus. Jeno sende. Hadi zil çalacak şimdi, içeri gidelim."

"Peki Renjun Reis."

"Tamamdır başkan."

"Haklısın Renjun-ah."

"Aferin puştlar böyle söz dinleyin işte. Jaemin Aşkım sen hariç."

"Reis laflarına dikkat et istersen öhöm."

"Ay pardon ben senin Jae-"

"Ahahahah çok komiksin Renjun ahahahahaha gülmekten ölücem şimdi ahahahahah."

"Komik bir şey mi dedim aq ben?"

"Renjun?"

"Efendim Jeno?"

"Sus tamam mı? Sus!"

"Ay peki peki demedim bir şey hıh."

"DEME ZATEN İT!"

"BAĞIRMASANA BE SALAK!"

"Renjun sen çok salaksın aw. Hem Jeno'ya bağırma diyorsun hem de kendin bağırıyorsun."

"Sus lan sen. Konuşma."

"Üf tamam konuşmayacağım bir daha hıh küstüm size! Gel Nana biz önden gidelim. Seni sınıfına bırakayım ben. Bu iki salak da orada kavga etsinler."

"Ah peki gidelim."

Haechan kolunu Jaemin'in omzuna attı ve beraber onu sınıfına bırakmaya gittiler. Jeno ile Renjun ise arkadan birbirlerine laf soka soka geliyorlardı.

Böyle çok tartışırlardı birbirleriyle ve Jaemin hala alışamamıştı buna. Çok normal bir şey olmasına rağmen. Çünkü yakın arkadaşlıklar hep böyle olurdu. Özellikle erkeklerde. Sürekli tartışırlardı ama birbirlerini de çok severlerdi. Bu değişmeyen bir kuraldı erkeklerin arkadaş gruplarında. Ama Jaemin'in hiçbir zaman böyle bir arkadaş grubu olmamıştı. Doğal olarakta şaşırıyordu onların bu haline. Bizim 3 aptalda Jaemin'i kendilerine alıştırma çabasındalardı 3 aydır.

Jaemin de bunun farkındaydı. Onların çabasının yani. Açıkçası bu onun hoşuna gidiyordu. Hiç değilse sevildiğini hissediyordu. Aynı sevgiyi kendisi de onlara karşı hissediyordu ama bu sevgiyi onlara hissettirip hissettirmediği tartışılırdı. Jeno, Renjun ve Haechan'a kalırsa evet hissettirebiliyordu, Jaemin'e kalırsa bunu yapmayı başaramıyordu. Ama bunu yapacaktı. Yapmalıydı...

Haechan ile vedalaşıp sınıfına girdi ve sırasına oturur oturmaz aklına dank eden şeyle gözleri kocaman açıldı. Hemen telefonunu çıkarttı ve Yerin Teyze'yi aradı.

"Alo? Efendim Nana?"

"Yerin Teyze sana bir şey sormam lazım."

"Sor tabii."

"Babam bugün eve saat kaçta gelecek?"

"Baban bugün eve gelmeyecek Nana. İşleri varmış. Yarın sabah erkenden gelirmiş ama."

"Sen ciddi misin? İnanamıyorum! Tanrıya şükürler olsun!"

"Neden bu kadar sevindin Nana?"

"Ehm... Şey ben bu akşam eve gelemeyeceğim. Okul çıkışında arkadaşlarımla takılacağım. Ama gece orada kalmam merak etme."

"Jenolarla mı beraber olacaksın?"

"Şey evet..."

"Jaemin-ah seni uyarıyorum biliyorsun. Baban bunu öğrenirse iyi şeyler olmayabilir."

"Biliyorum Yerin Teyze... Ama onun benim üzerimde ne gibi kötü bir etkiye sahip olabileceğini bilmeden arkadaşlığımı kesmek gibi bir düşüncem yok."

"Sende haklısın Nana ama ben senin iyiliğin için söylüyorum ve babanın da senin iyiliğin için bunu yaptığını düşünüyorum. Kimse senin üzülmeni istemez."

"Neden üzüleyim Yerin Teyze? Jeno beni nasıl üzebilir ki? Ne yapabilir ki bana onun gibi iyi bir insan?"

"Bilmiyorum Jaemin-ah ama babanın dediğine göre onunla konuşmaman senin için daha iyi olurmuş."

"Pekala Yerin Teyze. Benim şimdi gitmem lazım. Görüşürüz."

"Görüşürüz Nana. Dikkat et kendine."

Jaemin telefonu kapattı ve cebine koydu. Ders kitabını ve defterini çantasından çıkartıp işleyecekleri konuya kısaca göz gezdirdi. Ardından arkasına yaslanıp derin bir nefes alıp verdi. Hemen sonra ise öğretmen sınıfa girdi. Jaemin düşüncelerini zihninden kovdu ve elinden geldiği kadar derse odaklanmaya zorladı kendini. Ancak pek de kolay olmamıştı bunu başarmak...

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
!¡Daima NCT ile kalın¡!

💚💚💚