Üniversitenin ilk günü garip bir tesadüfle tanışacak olan iki genç.
Ayla Yıldız ve Eray Toprak.
Arkadaşlıkla başlayacak olan bir hikaye sizce nereye gider dersiniz?
*
"Nasılsın yavru?"
"Yavrum mu? O ne öyle be, sarkıntılık eden sapıklar gibi."
"Öyle...
Bol bol yorum yapar mısınız? Geçen gün sayesinizde birinci sıraya yerleştik fakat hemen sıralamadan düştük.
Yükselmemizde katkılarınızın çok büyük olduğunu lütfen unutmayın.
Artık her hafta Cumartesi bölüm günümüz olacak.
Cumartesi gününü heyecanla bekleyecek olan okurlarımı görebilir miyim?
Bölüm şarkısı Pinhani Dön Bak Dünyaya
İyi okumalar 🔮
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ama bunlar nasıl lezzetli. Şükürler olsun sana yarabbi, Meliha Sultanın ellerinden öpüyorum."
Kıkırdadım. Çok tatlı gözüküyordu.
"Tamam çok yedin, onları sakla. Canın ev yemekleri çektikçe yersin."
"Gözün benim yemeklerinde mi kızım annen de bu kadar güzel yapmasaymış ne yapayım bırakamıyorum." dediğinde güldüm.
"Annemi bu kadar övmüş olman çok hoş lakin senin için söylüyorum." dediğimde eline bir sarma daha alıp ağzına attığında açık olan sarma kutusunu kapatmış ve lokmasını da bitirerek konışmuştu.
"Ben bunları oda arkadaşlarımdan nasıl saklayacağım asıl mesele o."
Haklıydı, aynı odada onlarında canı çekecekti fakat onlara verirse de kendisi az yemiş olacaktı.
Bir öğrenci için bu çok zor bir durumdu.
"Sanırım paylaşman gerekecek."
"Konuyu kapatalım ben bi mutsuzlaştım." diyen Eray'ın sözleri kahkaha atmama sebep olmuştu.
"Sen nasıl istersen Eraycımcım."
Kaşlarını çattığında yanlış bir şey söylediğimi düşünerek bir an kendimi kötü hissettim.
"Eraycımcım ne kızım? Bak hala hıyarcık ndediğini de unutmadım ayrıca."
"Aaa içimizden geldiği gibi de mi konuşamayacağız artık." diyerek şakaya vurduğumda gülmüştü.
