Hissettiğim korkuyla yatakta doğruldum. Kulağıma gelen anlamsız fısıltılarla kaşlarımı çattım ve fısıldadım. "Neler oluyor?" Kapıların kapanıp açılma sesleriyle yatağımdan hızla kalktım.
Pencerem aniden açılıp içeriyi rüzgarın boğucu sesiyle doldurduğunda odamın kapısına asıldım. Rüzgar kapıyı açamayacağım kadar güçlüydü. Zorlukla kapıyı açtım ve hızlıca çıktığımda arkamdan çarpmasına izin verdim. Evin içinde herhangi bir ışık ararken ayağım yerdeki ıslaklıkla hafifçe kaydı ve yere düşmemi sağladı. Korkuyla yerden kalktım ve yerdeki sıvıya baktım. Karanlıkta sıvının ne olduğunu çıkaramadığımda sıvının geldiği yönü takip etmeye çalıştım. Gözlerim yavaş yavaş karanlığa alışırken sıvının geldiği yerin Asil'in odasının yönünde olduğunu gördüm ve hızla merdivenlerden aşağısını kontrol ettim. Titreyen ellerimle duvara tutundum ve ıslak yerde kaymamaya çalıştım. "Asil!"
Kapıların açılıp kapanma sesleri yayıldığında zorlukla bağırdım. "Kim var orada!?" Asil'in odasının önüne geldiğimde sessizce içeriden geçen karartıyı izledim. Yavaş adımlarla odaya girerken zorlukla konuştum. "K-Kim var orada?" Ses gelmediğinde zorlukla içeri girdim. Odada karanlıktan hiçbir şey göremiyorken aniden pencere açıldı ve odayı aydınlattı.
Gözlerim odanın ortasında yatağında kanlar içinde olan Asil'le buluştuğunda çığlığım bütün evde yankılandı. Ellerimi ağzıma zorlukla yerleştirirken yatağından süzülen doluca kana baktım. "Asil!" Korkuyla yanına yaklaştığımda kulağıma dolan fısıltılar gittikçe uzaklaştı. "Asil!" Elimle kanlı vücuduna baktım ve boynundaki yarayla karşılaştım. "Asil lütfen uyan!" Titreyen ellerimle Asil'in telefonuna ulaştım. Koşarak odadan çıktım ve zorlukla merdivenlerden indim. Kapıyı açıp bahçeye çıktığımda sabahın ilk ışıkları yükseliyordu. Kanlar içindeki ellerime bakıp hızla telefonu elime aldım ve ambulansı tuşladım. Telefon çalarken arkamdaki kapı hızla çarptı. Bahçeden korkuyla yola çıktım ve yoldan araba geçmesi için dualar yağdırdım. Telefon inatla açılmadığında tanıdık yolda elimden geldiğince hızla koştum ve tanıdık kapının önüne geldim. Defalarca zile bastım ve kapıyı tıkladım.
Titreyen vücudumla öylece yere çömerken kapı açıldı ve Açelya bana korkuyla baktı. "Neler oluyor?" Gözlerimden akan yaşlarla zorlukla konuştum. "A-Asil.. Ben ne olduğunu bilmiyorum," zorlukla nefes aldım. "K-kanlar içindeydi." Şaşkınlıkla beni içeri çekti. "Ne diyorsun? Neler oluyor?!" Titreyen ellerimi zorlukla koluna koydum. Ve olanları anlattım. "Uyandığımda evden sesler geliyordu," yutkundum. "Kalktığımda her yer kan içindeydi... " Derin bir nefes alıp zorlukla konuştum. "A-Asil'i odasında kanlar içinde buldum. Telefonunu aldım ambulansı aramaya çalıştım ama çalışmadı."
Panikle konuştu. "Tamam sakin olmaya çalış," Mutfağa koşup bir bardak su doldurdu ve uzattı. "Şimdi ben ambulansı arayacağım ve oraya gideceğiz tamam mı?" Özge korkuyla merdivenlerden inerken konuştu. "Neler oluyor?" Açelya telaşla konuştu. "Asil... Asil'i kanlar içinde bulduğunu söylüyor."
Gözleri şaşkınlıkla açıldı. "Ne?" Açelya hızla ceketini üzerime bıraktı ve kapıyı açıp hızla çıktı. Özge montunu giyinip koluma girdi ve konuştu. "Her şey çözülecek, korkma." Evden çıkıp hızlı adımlarla evin önüne geldiğimizde Açelya çoktan içeri girmişti. Özge korkudan titreyen vücudumu sardı. "Biz burada kalsak iyi olur."
"Her şey düzelecek. Asil'i hastaneye götüreceğiz. Ambulans yakında burada olacak."
Ambulans ve polis evin önüne geldiğinde Açelya evden çıkıp polislerle konuştu. Ardından yüzünde korku dolu bir ifadeyle yanımıza yaklaştı ve zorlukla konuştu. "Asil... evde yok."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Best Mistake • gxg
Cerita PendekKaçıp kurtulabilirdim, ama içimde hissettiğim küçücük bir his, o hissi dinlemek istedim. Tamamlandı.