"ahh~ hnng~" Midoriya, içine köklenen şeyle inlemesini tutamazken, içkinin etkisiyle görüşü bozulan gözleriyle karşısındaki adama baktı. Adamın kim olduğunu bilmiyordu ama bu harika hissettiriyordu:
"bunu sevdin mi? Hmm?"
"ahhhg!!"
Midoriya irkilerek yataktan doğruldu ve ağrıyan başını tuttu. Dünkü olaydan dolayı kafası hala karışıktı zaten
*FLASHBACK*
"bu saçmalıkta ne Eliza? Ne hamilesi?"
"senin 2 ay önce geldiğin savaşta.. Beraber olduk ve senden hamileyim.."
"yalan atma.. Ben seninle beraber olmadım.. Hem biriyle olacaksam seninle mi olurdum ha??" sonra gizlenerek onları dinleyen Midoriya'ya baktı:
"ben minik severim..." Midoriya, Bakugou'nun kendisine bakmasıyla odaya kaçtı ve yatağına yattı. Bir askerle bir prenses mi? Bu nasıl mümkün? Kral duyarsa Bakugou'nun kellesi gider diye düşünürken uyuyakaldı.
***
Askerlere kılıç talimi yaptırırken Bakugou'nun oraya gelmesiyle herkes durup eğildi. Midoriya, Bakugou'nun omzuna vurdu:
"hoşgeldin. Naber?" herkes şaşkınca Midoriya'ya bakarken, Bakugou gülümsedi:
"iyiyim. Sen?"
"hahhh bugün erken kalktım çok... Yorgunum o yüzden.." Bakugou, Midoriya'nın sırtını sıvazladı. Midoriya da gülümsedi ve sonra kafasını eğdi:
"seninle birşey konuşacağım.."
"hm? Elbette.. Dinliyorum"
"burada değil.."
"peki.. Gel gidelim" Bakugou, askerlerin başına birini koydu ve Midoriya'yla uzaklaştılar:
"evet anlat bakalım.."
"sen dün.. Prenses Eliza'yla konuşuyordun.. Yani.. İstemeden kulak misafiri oldum.."
"duydun yani?"
"istemeden oldu.. Tam oradan geçiyordum"
"ee?"
"sen onu.. Hamile bırakmışsın?"
"bu bir yanlış anlaşılma.. Benim onunla her hangi bir temasım olmadı.. O sadece yaptığı hatayı üzerime atmaya çalıştı"
"a yani.. Ben seni suçladığımdan demiyorum tabiki.. Bu duyulursa başın belaya girer diye dedim.. Yalan olsa bile.."
"başım niye belaya girermiş?"
"e... Kral kelleni uçurur.."
"kral bana birşey yapamaz ki.."
"ha.. Neden?" Midoriya anlamayarak Bakugou'ya bakarken, Bakugou hafif sırıttı:
"bunca zaman anlamamana şaşırdım doğrusu. Zeki birine benziyorsun.."
"... Hala anlamıyorum.. Kralla kanka falan mısın ne?"
"hayır şapşal.."
"e ne o zaman konuyu u-"
"ben kralın bizzat kendisiyim.."
"... Ha?"
Evet buda bitti. Buraya birşey yazamiyom hala. Keyifli okumalar~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lost In The Kingdom ~BakuDeku~
Hayran KurguMidoriya İzuku, tanımadığı bir adamla yaşadığı talihsiz olaydan sonra uzun bir süre kayıplara karıştı. Birkaç sene sonra kasabaya gelen şovalyeyle tanıştı. Şovalye onu, kralın koruması yapacağını söyledi ve Midoriya'yı krallığa götürdü. Ama aslında...
