10. Bölüm

153K 5K 7.8K
                                    

Merhaba,

Yeni ve uzun bir bölümle beraberiz.

‼️Ne kadar fazla o kadar çabuk ‼️

Bol bol oy ve yorum atmayı unutmayın.

❣️

|İkna|

❣️

Tony'in kolları arasında derin nefesler alırken dün gece söylediği şeyi düşünüyordum. Saçlarım yokken beni görmesini bile istemezken, belirginleşen kemiklerimi görerek sevişmek istiyordu. Bu ihtimal beni korkuturken aynı zamanda onunla neden bu kadar cinsel ilişki kurmak istediğimi düşündüm.

Pek bir yanıt olmasa da elle tutulu tek cevap, onu istememdi. Ve tabi belki ölecek olmamdı. Sanırım ölü bedenin ruhunun masumiyeti, bedenininkinden daha önemliydi. Üstelik Tony'in bana olan davranışları, ağlamama normal dışı tepkisi ve beni iyileştirmeside büyük bir etkendi.

Dudaklarımı dişledim. Onunla seks yapmak istediğimi kendi kendime kararlaştırdım. Sanırım bu hastalık beni delirtiyordu. Ya da şuan da ona bu kadar yakın olmam buna sebep oluyordu.

Onu kararından vazgeçirmeye çalışacaktım. En azından hayatımda bir kere tutku denilen o duyguyu tatmak istiyordum.

Kolları sıkıca bana sarılmış olan adamın uyanma saatinin yaklaştığını bildiğimden ellerimi ona sarıp uyuyor numarası yaptım. Birkaç dakika sonra alarm kurmuş gibi hareket ederken bir an durdu. Bedenimdeki kolları gevişerken derin bir nefes aldı. Saçlarımın kısa hareketi beni heyecanlandırırken o çekilip yatakta oturdu. Gözlerimi açmadan yaptığı hareketlere odaklandım banyoya girip kapısını kapatınca doğruldum. Üstümde her zaman hissettiğim yorgunluk olsa da gerinliğimden aklıma gelmiyordu.

Planım basitti. Yeni uyanmış gibi yapıp o çıkacağı anda bende banyoyaya giriyormuş gibi yapacaktım. Gerisini doğaçlama yapmayı düşünürken su sesinin kesilmesi ile saçlarımı biraz dağıtıp ayağa kalktım. Kapıyı açıyormuş gibi yapacaktım ki planım tıkırında ilerledi ve bir anda karşıma Tony çıktı. Fazla hızlı açılan kapı ile ileri giderken onun göğsü ile karşı karşıya kalmıştım. Akan sular bedeninden dökülürken bunu hesaba katmadığımı da fark etmiştim.

Topla kendini Safir. Senin değil, onun etkilenmesi lazım.

Derin bir nefes alıp gözlerimi yüzüne çıkartınca onun da bana baktığını gördüm.

"Günaydın."

Kısık sesime karşın kafasını salladı. Ben konuşmanın bittiğini düşünüp içeri girecekken o da aynı anda dışarı çıkınca kapıda ona yapışık bir şekilde kalakaldım. Havlusu bacaklarıma sürtününce yutkunup gözlerinin içine baktım. Ondan her daim etkilenmem normal miydi?

Daha sonra ise bunun güzel bir fırsat olduğunu düşünüp küçük bir şey yapmaya karar verdim. Gözlerimi özellikle bedeninde tutarken bana oldukça yakın durduğundan elimden birini kaldırıp karın kaslarının bitiş noktasına doğru koydum. Havluya neredeyse değecek olan elime gözlerini çevirince, kasılan kaslarından doğru yolda olduğumu anladım. Elimi biraz daha indirsem mahrem bölgesine dokunacaktım ve kendimi açık etmek istemeyerek onu geriye doğru ittim. Gözlerine bakamadan banyoya girip kapıyı kapattım.

Allah'ım umarım bu gidişle utançtan ölmem.

Elimi yüzümü yıkadıktan sonra onun kokusu dolan banyodan çıktım. Onu odada göremeyince kahvaltı için indiğini anladım. Aşağıya inerken merdivenleri düşünerek iniyordum. Başka ne yapabilirdim ki?

Safir(+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin