Safir(+18)

20.Bölüm

Merhaba,

Yeni bir bölümle beraberiz.

O kadar çabuk 400 vote ulaşıp 1k yorum attınız ki şaşkınlığım hala geçmedi. Çok teşekkür ederim. Hadi bunu da böyle yapalım ki, en kısa sürede uzun güzel bir bölüm daha gelsin❤️

‼️

Ne kadar fazla, o kadar çabuk.

Beğenmeyi ve yorum atmayı unutmayın lütfen❤️

Her yorumuzu en içten halim ile okuyorum.

Ve bana olmasını istediğiniz sahneleri yazın ki istediğine göre şekillensin❤️

‼️

(+18 sahneler içermektedir)

❤️

|Korkunun Hazin Anlamı|

❤️

Ağrıyan eklemleri ovdum ve yaptığım gülücük şeklinde ki krepleri özenle tepsiye dizdim. Elime bulaşan reçeli bez yardımı ile sildikten sonra eksik var mı diye kontrol ettim.

Bir şey olmadığını düşünürken Sofia gülerek kafasını iki yana salladı ve çekmecelerden birini açıp bir tane çatal çıkardı. Onu unuttuğuma inanamazken Sofia'dan biraz çekiniyordum.

Tony dün gece o halde uykuya daldıktan sonra bende bir şekilde gözlerimi kapatıp uymuştum. Sabah gözlerimi açtığımda ise yatakta Tony'in kolları arasındaydım. Muhtemelen gece kalkmış ve yatağa yatmamızı sağlamıştı.

Şimdi ise uyuduğunu bilerek ona güzel bir kahvaltı hazırlamıştım. Onu sevdiğimi hissetmesini isterken gülümsedim ve kafamdaki badanayı düzeltip merdivenlere doğru elimdeki tepsi ile yöneldim.

Tony'e onu sevdiğimi söylemek istiyordum ancak ilk önce yeterince hareketlerimle anlamasını, değerli olduğunu hissetmesini de istiyordum.

Odanın kapısını neyseki biraz açık bırakmıştım ki kolaylıkla girebilmiştim. Tony'in hala uyuduğunu görünce derin bir nefes verdim.

Sırt üstü yatağa uzanmışken benim aksime uyurken hiç hareket etmezdi. Ben ise çoğu zaman Tony'in solunda yatmışsam sağında kalkar, solunda yatmışsam üstünde uyanırdım.

Dünün aksine oldukça düzgün gözüken yüzü yine de sanki kanına sertlik işlemiş gibi keskindi. Kapıyı kapattım ve tepsiyi şifonyere koyup dün yatarken çıkartmış olduğunu düşündüğüm tişörte baktım. Daha sonra ise gözlerimi göğsüne ve karın kaslarına çektim.

Aklıma o günki görüntüler gelirken bana ne kadar nazik olmaya çalıştığını hatırladım. Bunları düşündükçe kasıklarıma bir sızı saplandığından elimi uzatıp koluna dokunacaktım ki sadece parmağımın ucunun değmesi ile bileğimi tuttu ve beni yatağa sırt üstü uzandırıp üstüne çıktı.

Gözlerinin yüzümde gezdiğini görünce şokla aralanmış dudaklarımı konuşmak için hareket ettirdim ancak o beklemediğim bir şey yaptı ve eğilip alt dudağıma oldukça ateşli bir öpücük bıraktı.

Ben ne olduğunu anlamazken dudaklarını hafifçe çekip konuştu.

"Üç gün oldu."

Gözlerimi hafifçe araladım ancak öpücüğü ile sersemlemiş olduğum için dudaklarımın arasından 'hı?' diye bir ses çıktı.

Dudaklarıma tekrar yönelicekti ki ellerimi ağzına götürdüm. Kaşları hafifçe çatılınca hemen konuştum.