• +18 fazla içerik vardır. •
Nefeslerim erkekliğine düşerken herhangi bir harekette bulunmayıp, sadece dudaklarımı hafifçe değdirdim. Gri eşofmanından belirginleşen büyük organı, dudaklarımla daha fazla büyürken buna tanık ve aynı zamanda sebep olma...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Anthony Roosvelet)
Saatlerdir karşısında can çekiştiğim televizyonun kumandasını bıkkınlık ile elimden bıraktım. Zaten biraz daha tutsam üç haftadır ayrılamadığımızdan japonlar yapıştırıcalarını çaldım zannedip ülkeye savaş açacaklardı.
Göz kapaklarımı yorgunlukla açıp kapatırken üç haftadır sadece tuvalete gitmek için gözlerimin önünden ayrılan Tony'e çevirdim.
Önündeki sehpada her işini görüyor, gıkını nile çıkarmıyordu. Hatta ona gitmesini söylemiş olsam da o daha da inat etmişti. Pekala zaten bende sadece bir kere söylemiştim. Ne demiş atalarımız? Teklif var ısrar yok. Onun güzel yüzünü görmek kanal 7 deki himt dizilerini izlemekten bile daha güzeldi.
Heyecanlı müziğin girmesi ile kafamı televizyona çevirdim. Bir türlü adını öğrenemediğim erkek ve kız oldukça yakınlaşmışlardı. Bu üç haftada daha çnce izlemediğim dizinin neredeyse 10 bölümünü izlemiştim ve her şeye hakimdin. Heyecanla öpüşmelerini beklerken Tony'in sesini duydum.
"Reklam girecek."
Kafam ona dönerken ona bilöiş bilmiş konulup sadece bir kaç dakika önce girdiğini söyleyecektim ki insanı kalkıp oynatırabilecek reklam jeneriği kulaklarımı doldurdu. Kafasını kaldırmadan söylediği şey yüzünden oldukla şaşırdığım ve aynı zamanda hayal kırıklığı yaşadığım için gözlerimi kırpıştırdım.
Tony ben ne kadar işe dalıp gittiğini düşünsemde sadece mırıltılarımı bile dikkate alıyor hatta Müge Anlı'yı izlerken göz ucuyla izleyip kimin yaptığı ile ilgili tahmin de bile bulunuyordu ve şimdi üç olayın ikisini bilmişti.
Ağlamaklı filmleri izlerken yanıma yaklaşıyır burnum aktıkça peçete uzatıryordu. Komik filmlerde işlerini bırakıyor filmi bile izlemek yerine gözlerini bana dikip öylece bakıyordu.
Bana dünya daki en önemli varlıkmışım gibi davrandığı için şımarmaya yüz tutmuştum rresmen.
Gözleri yüzümü inceledikten sonra kafasını hafifçe omzuna doğru eğdi.
