Lily ve Çapulcular

Hogwarts 4, 1974 (5-4)

@Prongss713 birazcık geç oldu, dün atmaya uğraştım ama yarım yamalak olsun istemedim. İyi ki doğdun!

23.Gün

Ders bitkibilimdi. Sınıfta Profesör Sprout'un bitkibilim heyecanını paylaşan kimse yoktu. Belki, bir iki Hufflepuff çocuk vardı tamam.

Sirius, önünde atlar tepişse de fark etmeyecek kadar dalgındı. James'in verdiği kitabı büyük bir ciddiyetle okuyor, her kelimeyi aklına kazımak için uğraşıyordu.

Masanın diğer tarafında oturan Lily kendini oyalamak için bir şeyler ararken ultra ciddi Sirius'u gördü. Artık Sprout'un dediği tek kelimeyi bile işitmiyordu.

Bir kağıdın üzerine ot yiyen bir inek resmi çizdi. Sprout'u arkası dönük yakaladığı an Sirius'un tam önüne fırlattı.

Sirius, kağıdı bir kenara itip okumaya devam ederken Lily şoktan bayılmak üzereydi. Elini hafifçe sağa sola sallayarak Remus'un dikkatini çekti ve kaşlarıyla Sirius'u işaret etti.

Remus gülümsedi, dudaklarını oynatarak 'McGonnagal' dedi. Lily tekrar önüne döndü, konu McGonnagal ise uğraşılacak bir durum yoktu.

".. ve bunların hepsi dönem sonu sınavında detaylı olarak sorulacak." Lily elini yavaşça alnına vurdu. Bir kere ders dinlemeyesi gelmişti ve onda da sınav için önemli bir şey söylenmişti.

Mükemmel!

Sprout anlatımına devam ederken ders bitti. Lily, eşyalarını toplayıp Remus'un yanına yürüdü.

"Remus!" Remus güldüğü arkadaşlarından ona döndü.

"Efendim?"

"Not tuttun mu bu ders? Sınav falan dedi ya, ben biraz dalmışım ne dediğini duymadım bile." Remus elindeki kağıtları karıştırdı.

"Sınav falan bir şey yazmadım ama James baya bir şeyler yazıyordu. Onda varsa alır veririm sana."

Lily, James'in ders dinlemesine sürekli şaşırıyordu halbuki bu konuyu çoktan aşmış olması lazımdı artık. Remus, bu şaşkınlığı yüzünden anlamış olacak ki güldü.

"James, Frank ile de iddaya girdi. Bitkibilimde James daha yüksek alırsa Frank üzerinde 'JAMESE AŞIĞIM' yazan bir kazakla gezecek. Eğer Frank kazanırsa da James saçlarını kestirecek." Lily şaşkınlıkla iç çekip güldü.

"James ve saçları mı? Tanrım bu nasıl benim aklıma gelmez?!" Remus güldü.

"Lily." Remus ve Lily aynı anda sese döndüler. Severus elinde kitaplarıyla Lily'i çağırıyordu. Lily ona el sallayıp tekrar Remus'a döndü.

"Kütüphaneye gidiyoruz, geliyor musun?" Remus duvar kenarında birbirlerinin üstüne atlayan arkadaşlarını işaret etti.

"Bizim ders rutinimiz biraz farklı." Lily gülümsedi.

"İyi çalışmalar Rem."

"Sana da Lil's." Lily son kez gülümsedi ve Severus'un yanına yürüdü.

Lily ona doğru yaklaşırken Severus James ile göz göze geldi. James sırıtarak hareket çekti ve yanına gelen Remus'un omzuna atladı.

"Gidelim mi?" Severus bir şey demeden yürümeye başladı. Sessizce yürüyorlardı.

Koridorun daha sakin kısmına geldiler. Büyük duvarların arasındaki tek ses, Lily'nin kendi kendine, taşların çizgilerine basmamak için, atlayıp zıplamasından geliyordu.