31.bölüm

150 8 5
                                    

Hıçkırmalarim azalmışti onun yerine Bora'ya iyice sinip sessizce ağlamaya basladim . Olanlara degil olucaklara ağlıyordum . Korku butun bedenimi bastan aşağıya sariyordu .

Goz kapaklarim bana iyice ağırlık yapmaya başlayınca onlari rahat bıraktım ve gozlerimi yumdum . Kisa süre sonra etraf sessizlesti ...

**
Gözlerimi açtığımda artik yavas yavas kendime gelmeye çalıştım . Omzuna yattigim kişiye baktığımda Uzay oldugunu fark ettim . Suan ise arabadaydik ama ben hic bir seyi anlamıyordum . Hem yeni uyandığım icin hemde o kadar cok agladim ki galiba bir süre boyle aptal gibi gezecegim ortalık da .

Uzay :
- uyandin mi , mia bella ?

Uzay'a bakmadan kafami olumlu anlamda salladim . Daha sonra etrafa iyice baktigimda arabanin icinde sadece bizim oldugumuzu anladim .

Ceren :
- noldu ben uyudukdan sonra ?

Uzay :
- okuldan çıktık hemen . Simdi abimler ve ablam bize ufak bir canta hazırlıyorlar , Ordu'ya gidiyoruz . Bu arada Bora ve Melis de geliyor aileleri ile beraber . Aslinda Bora seninle gelmek cok istiyordu ama abimlerden çekindi galiba .

Ona kafami salladim ve tekrar basimi omzuna yasladim . Boralarin gelmesine şaşırmamıştım sonuçta biz birlikte büyümüşüz , büyümüşüz diyorum cunku ben hatirlamiyorum cok küçüktüm yani . Aklimda bugun olanlar vardi . Simdi ne olucakti , onu da kaybedecektim... bu sefer ne yapacaktim ben . Artik aglamak istemiyordum . Aglamak bana fayda degildi . Ayrica ben ağladıkca abimleri ve ablami da üzüyorum . Bu yuzden ağlamayacağım daha fazla , güçlü durucam . Bunu yapabilirim . Yani umarim ...

Emre abim ve Burak abim arabanin bagajını açmıştı ve ellerindeki cantalari oraya yerleştirmişlerdi . Suan elimizdeki en genis araba nin icindeydik . Yani 6 mizda rahatlikla sığıyordık . Arka da 5 kişilik onde ise 3 kisilik yer vardi . Kisa bir sure sonra abimler bizim oldugumuz yerdeki kapiyi actilar ve yerlerine oturdular . Burak abimin gozleri direk beni bulurken Emre abim elindeki telefondan kafasini kaldirmiyordu .

Burak :
- abim , iyisin dimi bitanem ?

Konusmak istemiyordum . Konuştukça tuttugum goz yaslarim daha da isimi zorlaştırıyordu o yuzden omuzalarimi silkmekle yetindim . Bir 10 dk sonra da Arda abim ve Aylin ablamda arabaya binmislerdi . Arda abim sürücü koltuguna gecerken , Aylin ablamda yanindaki koltuga geçmişti .

Onceden güle oynaya gittiğimiz yere simdi suratımiz mermer taşı gibi soguk ve duygusuz bir sekilde gidiyorduk . Ne ile karşılaşacağımızı asla bilmiyordum . Korkuyordum . Ama icimden bir ses iyileşecek diyordu . Başaracak . Umarim icimdeki ses dogruyu söylüyordur .

Araba çalıştıktan sonra Emre abimde kafasini telefondan kaldirdi . Daha girdiği ortamin yeni yeni adapte oluyordu ve beni yeni fark ediyordu

Emre :
- meleğim , gel yanima

Abimin beni çagırmasıyla yanina gectim ve açtığı kollarinin arasina girdim . Hepimizin suan belki de aklinda tek bir korkunc senaryo vardi ama kimse buna inanmak istemiyordu buna bende dahil .

Emre :
- üzme artik kendini ! Eski toprak bizim dedemiz oyle kolay kolay gider mi bu diyardan ! Deli Mehmet o , dedem bizi bile gömer kizim .

Demesiyle yuzumde hafif bir tebessüm oluştu . Ordu'da da , Tokat'ta da bizi tanimayan yoktu . Herkes bizi dedelerimiz sayesinde tanirdi . Biz Deli Mehmet'in torunlarıydık . Abim haklıydı o bizi bile gömerdi .

Uzay :
- hele şükür yaa sonunda yuzunde gülümseme gördük

Diye dalga geçince bu sefer onu duyan herkeste buruk bir tebessum oluştu . Emre abim tekrar telefonuna dönünce merakima yenik düşüp konustum

YERYÜZÜNDEKİ TAKIM YILDIZI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin