Ne kadar acı,
Son defa olduğunu
Bile bilmiyorduk.
Bilsek kıymetini bilir miydik?
***"Bu sayfaları heyecanla,aşkla,mutlulukla sen yazıp anlatırdın. Ben senin yerine yazabilir miyim? Bu hikayeyi tamamlaya bilir miyim? Oysaki yarım olan her şeyden nefret ederdin sen. Geri dönsen, seni özlüyorum. Durduk yere gözlerim doluyor. Alıştın mı ben olmadan, yabancı yerde. İyi değilim ben,uyku hapları ile ayakta durmalar,sahte gülümsemelerim. Geç kalmışlık hissi canımı çok acıtıyor. Son defa olmalıydı. Bi' şans,bi' umut. Belli etmemeye çalışıyorum ama olmuyor. Kendi ellerimle seni ittim ve gitmene yol verdim. Elini tutmak ve bırakmamak...
Geri dönsen ne olur?!"Kendi kendime içerken konuşuyordum daha doğrusu pişmanlıklarımı dile getirmeye çalışıyordum. Beceremiyordu ama. Kendimi ben affedemiyorum o nasıl affetsin. Ama yine de onunla yakın olmak istiyorum. Keşke bulabilsem seni!
Keşkeler ne çok hayatımızda kullandığımız bir kelime değil mi? Keşke bunu yapmasaydın,keşke böyle olmasaydı, keşke geriye dönebilsem, keşke sihirli bir değnek olsa,keşke son bulsa... saymakla bitmez.
Düşünüyorum Ayşin. Nasıl bu kadar kör olabildim hiç acımadan, hiç düşünmeden seni bu kahrolası evden kovdum? çok pişmanım hayatınızı yerle bir eden O adamdan hesap bile sormadan seni yok ettim kendim elimle. Yoldaki arabaların korna sesleri, fren sesleri, ufak ufak konuşmalar,hafif esinti de birbirine karışan sisler karşısında bir gölge hissettim biraz daha yaklaştı tam önümde durdu.
"Hayrola,nedir seni yola saçan mesele Görkem bey?"
Kırmızı yüksek topuklarıyla önümde durmuş konuşuyordu. Kafamı kaldırmadan konuştum:
"Git. Yalnız kalmak istiyorum."
Kaldırımda yanıma oturdu. Ben kaldırıma oturmuştum değil mi? Neden hiçbir şey hissedecek gücüm yok.
"Gitmeyeceğim. Pişmanlığını göre biliyorum Görkem,canın yanıyor ama sen kendini böyle kaldırımlarda elindekini içerken hiçbir şey düzelmiyor. Ayşin gitti ve bunu anla artık. Hayatına devam et. Yeniden sevip,mutlu olabilirsin. Kendine bir şans ver artık."
Kafamı ona doğru çevirdim.
"Bir kadını ne mutlu eder bunu bütün erkekler az çok tahmin eder ama bir kadını senden ölesiye nefret etmesini ve hayatına asla geri dönmeyecek bir şey yapmayı çoğu kişi tahmin bile edemez. Ben bunun cevabını öğrenen nadir kişilerdenim."
Sarhoş olmamıştım fakat olmak için çabalıyordum.
"Sen,vicdan azabı çekiyorsun ve bu yüzden onunla konuşmak istiyorsun."
Yüzündeki mimiklerle beni kandırmaya çalışıyordu. Bunu neden ve niçin yapıyordu aklım alamıyordu.
"Sen Ayşin'in arkadaşısın. Benim değil ve bunu bilerek konuş hatta hiç konuşma."
Mina gerçekten ne düşündüğünü asla bilemiyeceğin tiplerdendi. Bu durumu umursamasam da Ayşin hakkında söyledikleri artık canımı yakıyordu.
'O gitti, gelmeyecek. Asla seni affetmeyecek. Yeni bir hayat kurdu kendine. Yeni hayatına maf etme. Onu bulmaya çalışma,yeter...' gibi sözler. Evet, mutlu olmasını benden daha çok isteyen var mıdır? Ama onu deli gibi özlüyorum. Yemin ederim o gittikten sonra kendimi yok hissediyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümsüz Yıldızlar
ParanormalBirbirini tanımayan iki kişinin görücü usulü evlenmesini konu alıyor. Bu diğer görücü usulü evliliklerden çok farklı❗ "Belki o da zorundalıktan evleniyordur benimle. Ortada büyük bir hata var fakat o hatayı herkes gördüğü halde üç maymunu oynuyor...