12•

123 1 0
                                    

Sevmek bir duygu,
Sevilmek ise mucize.
***

Koltuklarda birbirine hem yakın hem uzak bir ikili vardı. Ayşin ona bakan Görkem'in tersine, bugüne kadar duvarda göremediği izleri görüyordu. Kendisine sakin olması için tembihliyordu.

Görkem boğazını temizler gibi ses çıkartıp konuşmanın zamanı olduğunu belirtti.

"Şey...Ayşin?"

Seslenişi ile ona dönen Ayşin,gözlerini ona çevirdi.

"Efendim?"

"Şey boynun ıslak gibi saçını tam kurutamadın herhalde? "

Elim onun cümlesi ile boynuma dokundu, makyajdı,elbise derken saçımı kurutmaya unutmuştu.

"Ah!Evet,yeni duş almıştım. Kurulamaya pek vaktim olmadı."dedi Ayşin.

Görkem karşılıklı koltukdan ayağa kalktı ve Ayşin'in yanına ikili koltuğa geçti.

"Hasta olursun böyle."

Sesini sevgi ve yumuşak tutmaya özen göstermişti.

"Önemli değil."dedi.

Görkem kafasını salladı.

"Ayşin,ben sana ilk gün de söyledim ve şimdi de söylüyorum. Yirmi sekiz yaşındayım şuan ve sevdiğim tek kız sensin. Bunu o iki günlük klişe ilişkiler gibi kullanmıyorum. Anlamanı istiyorum ben çünkü ben sende olan kalbimle başka birini sevemem ki."

Gözleri ne ara dolmuştu Görkem'in. Canı yanıyordu ve gözyaşlarını elinin tersi ile silse de yenileri ekleniyor ve tuzlu suyun tadına varıyordu.

"Ben altı yaşımdan beri gözlerinin içine aşkla bakarken nasıl olurda sana yanlış yapabilirim. Beni sevmediğini biliyorum. Nişanlılık dönemimizde sen benden kaçarken çabaladım bir şeyleri yerine oturttmak için ama anladım ki kimi seve bileceğimize biz karar veremiyoruz. Akışına bırakmaya çalıştım yine olmadı çünkü seni görmeden duramıyordum. Seni seviyorum derken gerçek duygularımı sana anlatmıştım."

Görkem Ayşin'in elini avcunun içine aldı. Ayşin gözleri dolmaya yakın karşısındaki adamdan kendisinin nasıl sevildiğini dinliyordu.

"Siz taşındığınızda benim başka arkadaşım olmadı ki. Kağan buraya geldikten sonra tam arkadaş olmuştuk. Kimseyi istemiyordum yanımda. Sanki onlar başka bir yapbozun birer parçası ve ben onları içime alamıyordum. Gözüm hep seni aradı. Yemek yememeye başlamıştım. Özlüyordum seni. O kadar zayıflamıştım ki babam beni doktordan doktora sürüklüyor ve ben halsizlikten bayılıyordum. Küçük bir çocuktum ben sen buraya taşınınca ve ben o yaşlardayken senden ayrı olamazken nasıl olurda seni bile isteye incinmene neden olabilirim ki?"

Ayşin artık önünü göremiyordu akan gözyaşlarından dolayı.

"Gözlerime bak Ayşin. Siyahlarını benden uzak tutma. Benim onlara delice ihtiyacım var."

Ayşin sarılmak istiyordu ona ama sanki yerinde mıhlanmış gibi hareket edemiyordu.

"Ben seni hiç aldatmadım canım ta kendisi. O kadını bile tanımıyorum. Sadece senin mesajınla oraya gittim ve o kadın oradaydı. Üstüme döktüğü kahveden dolayı gömleğimi indirmek istemesem de o zorla indirmişti sonra ben adamlardan bir gömlek istedim ve o gömlek gelene kadar bekledim ve o kadınla yalnız bile değildim. Tunç diye biri de vardı. Gömleğimi alır almaz dışarı çıkacakken sen geldin. Yemin ederim olanların hepsi bundan ibaret."

Ölümsüz Yıldızlar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin