Truth Killer || Texting

➷4➹

Marina POV

Okul koridorunda sessizce yürüyordum. Hywan hepimize 3. ders spor salonuna gitmemiz için mesaj atmıştı. Büyük ihtimalle şu sinir bozucu anonim hakkında bir şeyler yapmak istiyordu.

Sadece o değil hepimiz istiyorduk. Hayatımızı bitirebilecek bir şey biliyorken harekete geçmeden duramazdık. Onu öldürecek miydik? Belki. Veya sadece biraz korkutup sesini kesmesini sağlardık. Emin değildim. Her şekilde, bizden uzak olmalıydı.

Düşüncelere dalgın şekilde tam merdivenlerden dönüyordum ki iri bir cüsseye çarpıp geriledim. Kafamı kaldırıp baktığımda kızıl bir kafa gördüm. Uykusuzluk ve ağlamaktan şişip kızarmış gözleriyle karşımda Lean duruyordu. Şirin çocuktu aslında ama şuan sadece korkutucu duruyordu

"Selam Lean.." diye mırıldandım.

"Selam.." diye mırıldandı zar zor "Derste olman gerekmiyor mu?"

"Evet.. Ama lavaboya gidiyordum" diye uydurdum hemen

"Anladım.." dedi kafasını hafif sallayarak "Hala Joyce'dan haber almadın mı..? Hiç bişi yok mu..?" sesi titriyordu ve gözleri dolmuştu

Lean, Joyce'un erkek arkadaşıydı. Bir buçuk ay gibi bir süre önce çıkmaya başlamışlardı. Lean aslında daha uzun süredir Joyce'a ilgi duyuyordu ancak bir süre önce açılabilmişti

"Üzgünüm Lean... Alırsam söylerim dedim sana.." dedim ben de üzülerek. Her ne kadar... öldürmüş olsam da, olsak da.. Joyce benim hep en yakınım olmuştu ve onu kaybettiğim için üzülüyordum, kendimi suçluyordum yine de zamanı geri alamazdım ve bunun için kendimi bitirecek değildim. Benim için hayat devam ediyordu. Önümde bir yaşam vardı, anonim içine etmese tabii

"Tamam sağol.." dedi ardından da merdivenlerden yukarı çıkmaya devam etti. Ben de biraz durduktan ve onun gittiğinden emin olduktan sonra merdivenlerden aşağı indim.

İçeri girdiğim anda biri kafama yapıştırdı

"Nerde kaldın sen?!" dedi Rick

"Acıdı gerizekalı! Lean karşıma çıktı ondan geciktim" dedim kafamı ovalayarak. Sonra orda olanlara baktım. Hywan, Rick, Chloe, Lane ve ben. Hepimiz burdaydık. Tıpkı o gün toplandığımız gibi duruyorduk

"Ee neden çağırdın bakalım bizi Hywan" diyen Lane yine telefonla uğraşıyordu. Büyük ihtimalle Wattpad'deydi yine

"Anoni-" diye başladı Hywan ama Rick sözünü kesti

"Anonim için bir şeyler yapmalıyız, anladık onu man kafa. Planın var mı o anlamda sordu"

"Klasik kim olduğunu bul, öldür, göm dersen seni vururum Hywan. Ciddiyim, vururum"

"Kapa çeneni Lane. Başka bi planım var" dedi Hywan sırıtarak

"Neymiş?"

"Bakın şimdi.."

❃❃❃❃❃❃❃❃❃

"İmkansız.." diye mırıldandı Lane "Biz bunu yapmadan polise gider"

"O zaman o da ceza alır sevgili çocum" diyerek Lane'in kafasını tıptıplayan Hywan'a baktım.

"Sen ne dersin bebeğim?" diye sorunca öylece baktım. Dediği şey aslında mantıklıydı. Ama bir şey yanlış geliyordu

"Emin değilim.." diye mırıldandım "Yani.. Bunu akıl edebilir gibime geliyor'

"O egoist bir çok bilmiş, ben varım. En fazla içeri atılırım. Bu riski başında aldım zaten" diyen Rick sırıtıyordu. Bu çocuğun ne gibi problemleri vardı bilmiyorum ama kesinlikle psikopattı

"Ben yokum..." dedi Chloe "Asla bu işin içinde olmak istemedim.. Hayır ben bu sefer yokum"

"Bebeklik etme Chloe. Senin iyiliğin için de uğraşıyoruz burda. Yani, sen işin içinde olmazsan plan eksik kalacak. O zaman da hepimiz hop içeri atılacağız"

Chloe Hywan'ın dedikleriyle biraz durdu. Sanki 3 yaşında bi bebeğe çikolata mı yoksa dondurma mı diye sormuşsunuz gibi duruyordu. Cidden... Niye ekibe almıştık ki biz bunu? Lane o sıra ne düşündüğümü anlamış gibi eğilip kulağıma fısıldadı

"Hywan rahatlıkla kontrol edebileceği bir kukla istedi"

Haklıydı. O gün, Joyce olayının bir süre kapanmayacağını biliyorduk. Rick'in psikopat olduğu için istemişti. Lane az da olsa işimize yarardı zekimsi gerizekalıydı ama sezgileri güçlüydü. Chloe de.. Kukla olarak seçti. Saf bir şeydi ve ufacık tehdit edip üstüne biraz yük bindirsen her dediğini yapardı. Hâlâ neden bi kuklaya ihtiyaç olduğunu anlamıyordum

"Of..."

"Kendini düşünmüyorsan bizi düşün Chloe. Yani bak, bizi ortaokuldan beri tanıyorsun. Bunca yıllık arkadaşlarının hayatlarını mahvetmek ister misin?"

"Hayır.. istemem.. Of tamam" dedi istemeye istemeye. Bu kız gerçekten gerizekalıydı. Göz devirdim

"Her neyse, gidelim hadi yoksa burda toplandığımız anlaşılacak" diyen Lane tedirgin gibiydi "Ve izleniyor da olabiliriz.."

"Kamera yok burda, bizden başka kimse de içeri girmedi. O zaman izlenmiyoruz. Cidden, çok fazla telefona dadanıyorsun. Olmayan beyin hücrelerin ölcek"

Lane Rick'in koluna sertçe geçirdi. Rick ise gülüyordu.

"Sana vursam ölürsün bücür farkındasın değil mi?"

"BÜCÜR SENİN FAZLALIĞINDIR ŞEREFSİZ!"

Hywan anırıyor, Chloe ise bunlar ne yaşıyor der gibi bakıyordu. Tanrım... Joyce kesinlikle çevremdeki tek zeki insanmış.

"Yeter!" dedim 5 dakika boyunca atışmalarını izledikten sonra "Şimdi teker teker sınıflara dönüyoruz"

"Emredersiniz" dedi Rick göz devirerek "Eğlencemi bozduğun için de çok sağol"

"Eğlencene tüküreyim ben senin" diyen Lane spor salonundan ilk çıkan kişi oldu. Ardından Rick çıkıp onunla atışmaya döndü.

"Ben de gideyim"

Chloe de çıkınca sadece ben ve Hywan kalmıştık. Ben kapıya yürürken belimden tutup kendine çekti. Gülerek ona baktım

"Noldu?"

"Sadece.. Seni özledim" diyip omuz silkti

"Okuldayız Hywan.."

"Of.. Bari bi öpücük alayım. Noluuuur" gülüp yanağını öptüğümde dudak büzdü

"Ben diğerini istiyordum ama"

"Biliyorum ama sırf gıcıklığına hayır" sonrasında tekrar yanağını öpüp çekildim "Okuldan sonra görüşürüz"

"Görüşürüz güzellik"

Spor salonundan çıkıp sınıfa ilerledim. Tanrım.. Bu çocuk cidden beni deli ediyordu, iyi anlamda deli...

---------------------

Bok gibi bi bölümle karşınızdayım.

Sövmeyin

Ama bok gibiydi kabul edin şimdi