-20-

7K 716 736
                                    

YİRMİNCİ BÖLÜM

"ZAMAN HİÇBİR ŞEYİ DEĞİŞTİRMEDİ"

Not: Medyayı bölümü okuduktan sonra mutlaka açın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Not: Medyayı bölümü okuduktan sonra mutlaka açın.

*******

-Kim Taehyung-

Jeon Jungkook bu dünyada gördüğüm en güzel adamdı.

Fakat tam bir aptaldı.

Sabrının onu körelteceği kadar soğukkanlıydı, kendinden bir haberdi, fazla iyi niyetli ve kendine zarar verecek düzeyde fedakardı. Aptaldı çünkü burnunun ucundakini bile göremeyecek kadar kör oluyordu sevince ve tamamen hislerine kaptırıyordu kendini.

Ben mi? Ben ondan çok ama çok daha aptaldım.

Bir de kendimi bildim bileli deli aşıktım ona.

16 yıl önce, daha dokuz yaşında küçücük bir çocukken bile beni ilk karşılayan, dünyanın bütün kötülüğünden habersiz bakan masum gözlerine vurulmuştum onun. Yedi yaşındaydı ve buna rağmen tek bir bakışıyla bütün hissettiklerimi gözlerimden görebilecek kadar, benim için tehlike arz eden gözlere sahipti. Ancak iyi niyeti yüzünden bunu bir defa bile bana karşı kullanmayacak kırgın bir çocuktu o. Yalnızdı. Onun minicik kalbindeki yalnızlığı, benim bile kalbime yansıyıp ağrısını hissedebileceğim kadar ağırdı.

O kırgın çocuk benim her şeyimdi.

Ben ise onun hayatındaki en büyük yanlışlıktım.

Nasıl mı?

Aslında bu basit bir iddia ile başlamış ve tabağımdaki yemeği bitirmezsem, ablalarım beni bir kız gibi süsleyeceğini söylemişti.

Yemeğimi bitiremediğim gibi, onlara karşı da çıkmamıştım çünkü ikisinin de birden benimle ilgilenmeleri hoşuma gidiyordu. Annem de, eğer ben izin verirsem bunun bir sorun olmayacağını söylemiş ve böylece başlamıştı Taeyeon'un hikâyesi.

Ama ondan önce kendimden bahsetmek istiyorum çünkü eminim fark etmişsinizdir ki, ben Taeyeon'dan nefret ediyorum.

Babam Güney Kore'li genç bir tüccardı ve annem ile Fransa'da bir şarap tadımı sırasında tanışmıştı. Annem gibi bir kadını nasıl olduysa deli divane aşık etmişti kendine, hem de ülkesini ardında bırakmaktan korkmayacak kadar. Babam her zaman anneme olan tutumunun aşkla başlamadığını ama aşka evrildiğini söylerken annem başından beri onu sevdiğini söyler ve şakacıktan kırılırdı bu sözlerine. Ancak hepimiz, babamın annemi bizden daha çok sevdiğini bilirdik oysa ki. 

Annemdi o, dünya üzerinde sevilmeyi hak eden en güzel varlıktı. Melek gibiydi, tatlı dilliydi ve güneş gibi parlardı. Kızgın halini hiç görmezdik, çünkü kızdıracak bir şey yapamayacak kadar düşkündük ona. 

Mr.Fortune | Taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin