Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jimin, en gençleri monitördeki videoyu izlerken iç çekti.
Dün gece şirketten geldiğinde Jungkook, kendisini tekrardan odasına kapatmıştı ve ertesi güne kadar dışarıya çıkmamıştı. Sadece yemeklerde onlara katıldığı ve Jin hyungun emirlerine sessizce itaat ettiği birkaç günün sonunda farklı olarak kimsenin onu rahatsız etmemesini istemişti.
Ve şimdi, Jungkook'un neden böyle yaptığını anlamıştı. Sabahtan beri bir şeyi bitirmeye çalışıyordu ve daha yeni bitirebilmişti. Şu an çektiği bir saatlik filmi -en uzun filmi bu olmuştu- gözden geçiriyordu.
Jimin, ikinci en küçüğün yaptığı şeyden sonra maknae ile aralarında oluşan bariyerin farkındaydı ama yine de Jimin'in içinde, Jungkook için endişelenen bir parça vardı.
Jungkook tüm eleştirileri, hayal kırıklığına uğramış bakışları, arkadaşlarından ve abilerinden gelen öfke ve inançsızlıkla dolu sözleri bir kez bile şikayet etmeden kabullendiğinde, Jimin'de oradaydı ve sessizce onu izliyordu. Fiziksel olarak yaralandığında bile, tek bir yardım bile istememişti Jungkook.
İşte o zaman Jungkook için olan duvarları teker teker yıkıldı. Jimin ilk pes edecek kişinin kendisi olduğunu biliyordu, zaten, üyeler arasında en duyarlı olan daima o olmuştu.
Ancak Jungkook'u tamamen görmezden gelen Taehyung'a göre tersti. Oğlanın bunu neden yaptığını biliyordu, bu yüzden onu anlıyordu.
"Lily, kim o? Onu tanıyor musun?" Lisa'nın tatlı sesi hoparlörden yankılanmıştı.
Jimin'in bakışları ekrana döndü ve aynı zamanda yakın arkadaşı olan kızın göğsüne bir yavru kediyi alıp kamerayı tutan adama işaret etmesini izledi.
"Bu büyük baba." diyerek ekledi Lisa, ardından güldü ve kamera biraz titredi çünkü bu sırada Jungkook'da gülüyordu.
Sahne karanlık bir otel odasında sona erdi ve değişti, ancak sadece birkaç saniye sonra, şarkı söyleyen bir sesle hafif ışık kadraja girmişti.
"Doğum günün kutlu olsun..."
Bunu günü hatırladı, Lisa'nın Kook için bu güzel sürprizi hazırlamasına yardım eden kişi kendisiydi zaten. Resmi bir çift olarak Jungkook'un doğum gününü ilk kez kutluyorlardı ve kız iyi hazırlanmıştı.
Jimin hafif bir hıçkırık sesi duyduğunda hızla başını ekrana bakan çocuğa doğru çevirdi. Jungkook'un omuzları, arkaya doğru dönmediği için tuhaf bir şekilde titriyordu.
Otuz dakika geçmesinin ardından özel film nihayet sona ermişti. Kook olduğu yerde oturarak, kıpırdamadan siyah ekrana bakıyordu.
"Bunu mahvettim..." diye fısıldadı genç, ama bu Jimin'in duyması için yeterliydi.
Ayağa kalktı ve Jungkook'un omzunu kavradı, "Pişman olduğun, ona doğruyu söylediğin, ondan özür dilediğin ve kendisini suçlamayı bıraktığı zaman kendini bu durumdan kurtarmış olacaksın."
