{2}
Bölüm şarkısı: Lewis Capaldi-Someone you loved..
Merhaba! Sizin için çok sevdiğim bir şarkıyı medyaya koymak istedim..
Arada böyle Türkçe, arada İngilizce ya da diğer dillerden ve tarzlardan da koyacağım şarkıları...
Sevdiğiniz şarkılar varsa, dm'den bana söyleyin, belki bir sürprizle koyarım medyaya...~'~'•°•°•°
|A.L.|
...
Gözlerimi yaklaşık bir yılın sonunda rahat ve kabussuz bir uykunun ardından mutlulukla aralamıştım...
Esneyip kendime geldikten sonra dünü hatırladım, söz vermiş ama gitmemiştim.
Aslında buna çok fazla takılmayacaktım ama içime bir kurt düşmüştü.
Sonuçta yeni bir eve taşınmıştım ve çok fazla iş vardı. 'Ev sahibim beni anlayacaktır' diye düşündüm.Kalkıp kısa ama beni ve enerjimi tamamen yükselten bir duş aldım.
Aç hissetmiyordum ama bir yerlerde bayılmak da istemiyordum, bu yüzden bir şeyler atıştırdım. Evde yemek yapmama yetecek kadar malzeme yoktu.Evin eksiklerini almak için markete gitmem gerekiyordu ve daha sonrasında da üniversiteyle ilgili işlerimi halletmem lazımdı...
İkinci sınıfa gittiğim için her şeye ayak uydurmaya başlamıştım. 'Mütercim tercümanlık' ikinci sınıfı okuyordum ve staj işini de şimdilik ikinci planda tutuyordum..
Üzerime dolapta ilk gördüğüm iki parça kıyafet alıp giydim ve evden çıktım.
Önce bay David'e uğramak istiyordum. Dün için kısa bir özür dilemek ve soracağım soru hakkında bilgi almak için..Arabama binip en yakın marketin önünde durdum. İçeri girdim ve alışverişimi yaptım. Aldıklarımı arabama koyduktan sonra, arabama binip bay David' in evine sürdüm.
***
Yaklaşık yarım saat, kırk beş dakika sonra gösterişli bir malikanenin önünde durdum.
Daha önce hiç evine gelmemiş, hep
telefondan iletişim kurmuştum.Ama bu evinin güzel olduğu gerçeğini değiştirmiyordu tabii ki.
•°•°•°
Arabadan inip evin önüne geldim, kapıyı çalmadan önce üzerimi düzelttim ve kapıyı çaldım.
Bir süre bekledikten sonra kapıyı, orta yaşlarda, düzgün giyimli, bir kadın açtı.
"Im, merhaba. Kime bakmıştınız?" kadının hafif aksanlı konuşması hoşuma gitmiş, istemsiz bir sempati duymuştum."Şey, ben bay David Highwood'a bakmıştım. Kendisi ev sahibim olur. Bir konu hakkında konuşacaktım. Kendisi evde mi?" dedim.
"Hayır, evde değil. İşte. Geldiğinde haber veririm ben." dedi gülümseyerek.
"Şey, siz hiç uğraşmayın, bana iş yerinin adresini vermeniz yeterli olur." dedim ben de aynı şekilde gülümseyerek...}{°•°•°•°• }{
Bir buçuk saatin sonunda kocaman bir holdingin önünde durdum. Hizmetli kadının verdiği adreste burası yazılıydı. Navigasyondan son kez kontrol ettikten sonra arabadan indim ve holdinge doğru ilerledim. Biraz değişik hissediyordum. Sanki boşuna gelmişim gibi...
Zaten bu adamda beni rahatsız eden bir şeyler vardı..İçeri girip, resepsiyondaki kadına David'i sorduğumda, " bay David toplantıda. Randevunuz var mıydı acaba?" diye sorduğunda kendi aptallığıma lanet ettim. Nasıl da düşünememiştim. Randevum yoktu tabii ki! "Ah! Hayır yok, ama siz 'bayan Annie Lonetson geldi' derseniz beni kabul edecektir." dedim kendimden emin emin bir sesle..
Bir süre sonra, "hanımefendi, bay Highwood sizi bekliyor.." dedi kadın.
"Tamam teşekkür ederim." dedim ve odasına doğru ilerledim.Kapıyı tıklatıp bir süre bekledikten sonra, David'in "gel!" dediğini duydum.
Kapıyı yavaşça araladım ve içeri girdim.
"Neden gelmedin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kehanetin Kadını
Mystery / ThrillerAskıya Alındı Kehanet çoktan belirlemişti kurbanını, kaderi zayıf olan kehanete kurban giderdi. Çünkü kehanet kaderin içindeydi... Gözlerimiz birleştiğinde yalan söyledi aklım, senden nefret etmiyordum. Ben seni deli gibi seviyordum... |A&D| Ve o z...