30.bölüm

359 8 3
                                    

Hepimiz sakinleşmiş. zeynep ağlama krizini atlatmış sessizce oturuyorduk. Boğazımı temizleyip toprağa baktığımda bana kafasıyla sen konuş der gibi işaret yaptı. 

''Zeynep... Bize neler olduğunu anlatacak mısın ya da biz kendimiz mi öğrenelim. ''

''Esra hanım çok utanıyorum.''

''Zeynep. Daha fazla sabrım kalmadı ya anlatırsın ya da seni kapının önüne koyarım. ''

Önündeki sudan bir iki yudum içip akan göz yaşlarını sildikten sonra 

''Toprak bey bilir. Benim bir kızım var 2 yaşında. Ben hamileyken eşimi bir trafik kazasında kaybettim. Ona tek başıma bakıyorum. Ekrem bey bu şirketteyken bana çok yardımı olmuştu. Evlenirken evimizi hazırlarken eşimi kaybettiğimde doğumda doğum sonrasında hep yan-''

''Devam etmeden seninle neden bu kadar ilgileniyordu ki?''

''Çünkü ben onun uzaktan hem akrabası sayılıyorum hem de onun sayesinde okuyabildim elim ekmek tutabildi.''

Toprak-''Lafı eveleyip geveleme de doğru düzgün anlat.''

''Benim annem ile babam ben küçükken vefat ettiler. Beni  alıp bir yurda yetiştirdiler. kaldığım yurtta çocuklar olduğumuz için iki bina vardı kız yurdu ve erkek yurdu. belli bir yaşa geldikten sonra sadece kız yurduna ya da erkek yurduna gönderiyorlardı. Neyse o zamanlar bahçede otururdum tek başıma sonra Ekrem abiyle  tanıştım. o benim abim oldu bende onun kardeşi. sonra o benden bir kaç yaş büyük oluğu için o bir kaç sene sonra başka yurda gitti. ben o gittikten sonra bir daha görüşemeyiz sanıyordum. Benim de yurdum değişti haliyle. sonra  bir gün okul çıkışı karşıma çıktı. 18 yaşını doldurunca yurttan ayrılıyorsun. bir senesi olduğunu ve yurttan çıkınca ev kiralayacağını beni de yanına alacağını beni asla bırakmayacağını dedi. çünkü onunda bir kız kardeşi varmış ama çıkan yangında babasıyla kardeşini kaybettikten sona annesi de intihar etmiş. o da beni kaybettiği kardeşi yerine koymuştu. Ben 18 yaşıma gelip yurttan ayrılana kadar hep görüştük. yurttan ayrılınca da beni alıp evine götürdü. o hem çalışıyordu hem de  üniversitede okuyordu çok zekiydi çalışkandı. ben ilk sene kazanamadım bende eve katkım olsun diye hem sınava hazırlandım hem de çalıştım. zaman böyle akıp giderken  birbirimize hep destek olduk. ve bir bana evleneceğini söyledi çok zengin bir kadınla. hep yoksulluk içindeydik ve hep hayalimiz zengin olmak iş sahibi olmaktı o da bunu annenizle evlenerek yapacaktı. evet gözünü hırs bürümüştü ama sanki bir yerlerde de ona ona sevisi vardı. seviyordu annenizi. tabi evlendi zengin oldu derken bana daha iyi bir ev tuttu. İşten çık sadece okuluna odaklan ben sana bakarım dedi. ben okulumu bitirdim ve Ekrem abinin yanında işe girdim. Senden başkasına güvenemem benim her şeyim olacaksın derdi. Bu sektörlerde güven çok önemli derdi hep. sonra ben aşık oldum evlenmek istediğimi söyleyince düğünümü bile o yaptı. Hep yanımdaydı bir ailemi kaybetmiştim ama bir aile daha edinmiştim. Sonra hamile kaldım eşimi kaybettim o dönemde de hep yanımdaydı. Eşim bir takım borçlar yapmış vefat edince onlarda bana kaldı eve hacizler derken Ekrem abi beni onlardan da kurtardı yeni bir sayfa açtım hayatımda. Ama sonra hiç aklıma gelmeyecek bir şey istedi benden .'' 

Zeynep anlatırken tebessüm de ediyordu ağladığı da oluyordu. zor bir hayat yaşamıştı. hangimizin ki kolaydı ki zaten. son cümlesini söyledikten sonra daha çok ağlamaya başladı. önündeki suyu ona uzattığımda toprakta masasındaki peçeteliği uzattı 

Toprak-''Ee ne istedi.''

Derin bir nefes alıp devam etti ''Bana şirketten para çalmamı söyledi. Olmaz yapmamam anlaşılırsa ben biterim kimsenin yüzüne bakamam deyince üstelemedi. Ama ben pes etmeyeceğini tahmin edebiliyordum. Çalışmak zorunda olduğum için kızımın bir bakıcısı var o bakıyordu. İşten çıkıp eve gittiğimde ne bakıcı varı ortada ne de kızım.''

KUTUP YILDIZI*2*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin