47.bölüm

143 1 1
                                    

Giydiğim elbiseyi üzerimde düzelttikten sonra kainin perdesini açıp dışarı adımımı atınca Emir bundan önce denediğim 21 elbise de olduğu hemen dekoltelerime bakmaya başladı 

''Bunun da yırtmacı var. Fazla derin.'' 

''Kapattırabiliriz hayatım.'' 

''Olsun renk olarak seni açmamış.'' 

''Emir yemin ederim bu gün sondu bir daha seninle alışverişe falan çıkmayacağım! Aşkım bu 22. elbise hala beğenemedin farkında mısın.'' 

''Olabilir. Onlarda düzgün elbise yapsınlar.'' 

''Sevgilim zaten evde olacak nişan bu kadar takılmasan mı.'' 

yaşadığımız ufak tartışmadan sonra aramızdaki yanlış anlaşılan konuları konuşup her şeyi yoluna koyunca o gün akşam eve gidip anneme nişan günü için aklında bir tarih var mı diye sormaya gitmiştik. Emir, Lale teyzenin buna takılmayacağını ona sadece hangi tarihte olacağını söylersek yetermiş o kalanını kendi başına halledeceğini söylemişti.

Annem ''Madem kararınızı verdiniz 15- 20 gün sonra olsun.'' deyince biz iki hafta sonraki cumartesi akşamı yapmaya karar verdik. 

Zaten asıl mevzu bunların hiç biri değildi. Biz tarihi belirleyince Lale teyzeyle Haluk amcaya da gidip durumu açıklayınca ikisi de mutlu olmuş ne zamane olduğunun bir önemi olmadığını söylemişlerdi. 

Bir kaç gün sonra annem Emirleri yemeğe çağırmış neler yapılacak adetler nelerdi konuşulup Lale teyzeler üzerlerine ne düşüyorsa tek tek yapacaklarını dile getirmişti. Allahtan iki aile birbiriyle iyi anlaşıyorlardı da bizi bu konu zorlamamışlardı. 

Şimdilik her şey Emire ve bana soruluyordu. Bohça olsun takı olsun aklınıza ne geliyorsa. Hatta bazı şeyler fala soruluyordu. Mesela daha dün akşam evde yapılacak olan nişan için ayarladığım organizasyon şirketi  büyük bir telaşla beni aramış ve ellerinde uçuk pembe  rengi çiçek kalmadığı için acilen başka bir renk seçmemi söylemişlerdi. Onları durumu bu kadar abartmayıp ne renk varsa absürte kaçmadığı sürece her şeyin olabileceğini söylediğimde ilk defa böyle bir geline karşılaştıklarını dile getirdiler. 

Şimdi asıl mevzuya gelelim. Emirin Babannesi. Fatma teyze ! Bilidiğiniz gibi kendisi birazcık sinili bir yapıya sahip odluğu için ona sormadan böyle bir kararı verdiğimiz için kızmıştı. Hatta rest çekip ben o nişana gelmem benim işim gücüm var sormadan iş yaparsanız böyle olur deyip bize trip atmıştı. Bu duruma en çok üzülen kişi ben olarak Haluk amca onu ikna edeceğine söz vermişti. 

Şimdi de iki gündür bakmakta olduğumuz nişan elbisem için Emir bir türlü beğenemiyordu. Benim beğendiğimi o, onun beğendiğini ben beğenmiyordum. 

''Ben çok yoruldum daha fazla elbise denemeyeceğim. Önce oturup bir şeyler yiyelim.'' 

''Tamam ben dışarda bekliyorum.'' 

içeri girip üzerimdeki elbiseyi çıkardıktan sonra kıyafetlerimi giyinip Emirin yanına gittim telefonla konuşuyordu 

''Hayır sadece fikir edinelim istedik.'' 

''Tamam Babanne söylerim. Bak Esranında sana selamı var.'' 

''Söylerim tab-''

''Telefonu kapattı boşuna numara yapıp konuşmaya devam etme.'' 

''Ben ne yapacağım bu kadınla.'' 

''Ne diyor.'' 

''Siz yanınızda bir büyük olmadan nasıl elbise bakmaya gidersiniz! Bizim hiç mi fikirlerimizi önemsemiyorsunuz!''

KUTUP YILDIZI*2*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin